Eğitim mi dediniz?

Güncelleme:

Pazartesi yaşadığım ‘ county=yöre’ ‘de orta eğitim yılı başladı. Geçtiğimiz hafta sonu bu yörede yaşayanların çocuklarına eğitim sezonunun açılışında yardımcı olmak için bir etkinlik düzenlenmiş. Tesadüfen uğradım fakat orada rastladığım bir arkadaşım bana bu analizi yapmak için ilham kaynağı oldu.

Türkiye Cumhuriyetinin kurulduğu günden bu yana memleket için çözüm arayan nesillerin ağzına pelesenk olmuş bir klişe vardır; ‘Eğitim şart efendim’. Belki nihai hedef olarak doğru ama hiçbir zaman tanımı yapılmamış bir özlem.

Önce Yöreyi Tanıtayım:

Sözünü ettiğim yöre Montgomery County  ( MoCo). İzninizle ‘county’ nin ne olduğunu tanımlamakta yarar görüyorum. Türkiye medyasında Amerika uzmanı olarak yazanların bile tarifte zorlandıkları bir idari birimdir ‘county’.  Türkiye’nin idari şeklinde yeri olmayan bir ünitedir. Türkçeye ilçe olarak, nahiye olarak çevrilir ama tam yerini bulmaz. County’nin seçilmiş yöneticisi,  seçilmiş hâkim ve savcıları, kendi polis gücü ve kendi bayrağı vardır. Adli konular ülke çıkarlarını ilgilendirmedikçe tüm davalar yerel olarak burada görülür. Eğitim dâhil tüm sosyal konular ve sorunlarda ‘county' seviyesinde çözülür.

MoCo:

Benim yaşadığım MoCo Maryland eyaletin 24 county’sinden biri fakat en büyüğü çünkü başkent Washington’un banliyösü. Eyaletin toplam nüfusu 5.9 milyon MoCo’nun nüfusu 1 milyon. Ölçek olarak karşılaştırırsak Teksas’nın nüfusu 28 milyon ‘county’ sayısı 254. Bir anlamda Teksas’ın içinde 254 ayrı küçük devletçik var. Doğal olarak geliri düşük ve nüfusu az county’lerde hizmet kalitesi düşük olmakta. Türkiye medyasında ‘Amerikan Polisi Amerikan Polisi’ diye pazarlanan polis güçleri aslında düşük gelirli county’lerin düşük kalite yerel polisleri.

Şimdi gelelim MoCo’ya. Amerika’da eğitim seviyesi en yüksek olan yörelerden. Orta öğretim kalitesi olarak Amerika’da her zaman ilk üçte yer alıyor. Eğitim seviyesinin yüksekliği 1 milyon sakinin yaşadığı yöreyi kişi başına gelirde ABD’de her zaman ilk beşe taşıyor. Yörenin seçilmiş başkanı her fırsatta ve platformda MoCo’da 117 çeşit etnik grubun yaşadığının vurgular ve bundan  kıvanç duyduğunu anlatır.

0823141244a.jpgSayıların Dili:

Makro sistemlerin sürdürülebilirliğinin güçlü mikro sistemlerden oluştuğuna inanan birisiyim. Ekranlarda sürekli atıp tutan balon kafalara perspektif olsun diyerek bazı somut verilere gireceğim. MoCo’nun yüz ölçümü 1300 km kare (Ankara’nın Çubuk ilçesi kadar). Nüfusu 1 milyon. Toplam bütçesi $4,9 milyar dolar. Bu 5 milyar dolarının yarısı, 2,5 milyar doları eğitime ayrılmış.

Karşılaştırma olarak tüm Türkiye’nin milli eğitim bütçesinin 79 milyar lira (36 milyar dolar) olduğunu hatırlatmak isterim. Birisi 1 milyonluk nüfus diğeri 78 milyon.

Belki kurları nominal alarak tam gerçeği yansıtmıyor olabiliriz. Dünya Bankası kriterine göre ABD’de kişi başına gelir 53 bin Türkiye’de ise 13 bin dolar. ( Uluslararası satın alma gücüne göre ayarlanmış olarak) Demek ki iki ülke arasında oran 4 e 1.

O halde MoCo’un eğitim bütçesini 4 e bölersek karşımıza 625 milyon dolar çıkmakta. 1 milyon sakinin yaşadığı bölgede eğitime harcanan bütçenin Türkiye’ye koşullarına göre ayarlanmış bütçesi 625 milyon dolar. Evet, yanlış okumadınız sadece 1 milyon kişi için.

Mantalite Önemli:

Şimdi geliyorum bana bu yazıyı yazdıran fotoğrafa. Hafta sonu ziyaret ettiğim eğitim etkinliği yine aynı yörenin ön lisans üniversitesi yerleşkesinin otoparkında yapılıyordu. Eğitime, ailelere, çocuklara yönelik her türlü stant kurulmuş, atraksiyon olarak itfaiye arabaları, mobil biyoloji laboratuarı, atlı polisler vs getirilmiş. Yüzlerce aileye eşantiyonlar dağıtılıyor. Birde baktım yörenin eğitim baş sorumlusu ( Milli Eğitim Müdürü) Josh oradan oraya koşturuyor. Üzerine bir tişört giymiş altında şort elinde su şişesi. ( Bakınız Fotoğraf) Ayaküstü sohbet ettik. Buraya koymak için resmini çektim.

Josh yörenin eğitim sorumlusu olarak okul inşatlarından müfredata kadar her şeyden sorumludur. Kendisini yöre halkı tarafından seçilmiş bir eğitim kurulu denetler. Josh ve ailesini yakından tanırım. Kendisi Harvard Üniversitesinden eğitim doktorası olan son derece zeki ve makul bir eğitimcidir. 2.5 milyar dolarlık eğitim bütçesine hükmeden dostumu giydiği kıyafetle otoparkta koşuştururken görünce o manzara karşısında dayanamadım, bu analizi kaleme aldım. Allah bizim eğitim müdürlerine de nasip etsin.

Benim hafta sonu etkinliğinden çıkarımım; Eğitim sadece bir beyin yıkama aracı değil aileleri toplumla bütünleştiren ve üretimi piyasa şartlarına yönlendiren bir araç olmalı.

Diğer Yazıları
Bir Türk Kedisinin Amerika Macerası
Yüzde 0,0055
Futbol, Fenerbahçe ve Siyaset