Her şey o kadar boş ki!

Güncelleme:

AYNA 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

---------------------------------------------------------

Her şey yukarıdaki gibi boşluk içinde sanki!...

Gülücükler sahte, konuşmalar hesaplı, yazılanlar yalan.

Gazeteler daha çok tiraj, gazeteciler günü kurtarma hevesinde.

Yarınlar için "umutsuzum" sözü bile menfaat kokuyor.

Köşe yazarları aslında her yazısıyla hikâye yazıyor.

Para mı, iktidar mı, hırs mı, paslanmış, birikmiş intikam duygusu mu?

Parayla düşüncesini satanlar aslında çocuklarının hayallerini satarlar.

Bir anda değişiyor her şey.

Uzaklarda birilerinin bir sihirli değneği var sanki dokunuyor oluyor. İstiyor, yapılıyor.

TV ekranlarında ahkam kesenler aslında daha iyi bir yere nasıl transfer olurum derdinde!

Her şey boş ama kimse temiz değil gibi sanki! Herkes mutasyona uğramış ve geçmişine reset çekilmiş gibi!

Aynaya bakmaya kimsenin cesareti yok. Çünkü ayna kimseye yalakalık yapmıyor, gerçeği tüm çıplaklığıyla yüzüne vuruyor.

Ayna’nın tek yüzü var, aynaya bakamayanların ise birden fazla! Yastığın bile tek yüzü var, yastığa koyulan kafalarda birden fazla.

Gördüğünüz her beyaz aslında temiz değil, belki de gördüğünüz beyazlık kirliliğin kılıfı! Sanki bir yalanı, birden fazla kişi aynı anda söylüyor gibi.

İşte o kadar karışık kafalar. Hangisi beyaz, hangisi kara, hangisi temiz hangisi kirli, hangisi doğru hangisi yanlış, belli değil.

Sözün özü, aslında her şey o kadar boş ki!

Ne okusan boş,

Ne yazsan boş,

Ne söylesen boş!

 

Diğer Yazıları
Atatürk'ün koltuğu işgal edilmesin
Bu yazıyı yirmi yıl sonra hatırlayacaksınız
TİP’e bak!
Cumhuriyet sensin
Vicdanlar kanarsa insanlık yaşar