Olmadı, Sayın Başbakan, Mantık Hatası Yaptınız !!

Güncelleme:

Daha düne kadar DTP ile görüşmem diyen Başbakan Erdoğan, bugün DTP ile masaya oturuyor. Bu çelişkiyi açıklaması ise, mantık hataları ile dolu...

Türkiye, 25 yıldır bir terör kabusu yaşıyor. PKK’nın başlattığı “ Etnik Terör “ şu ana kadar yaklaşık 40.000’e yakın insanımızın hayatına mal oldu.

PKK teröründe en düşündürücü olan ise, hala çok sayıda kürt kökenli vatandaşımızın ve onların destekleriyle meclise giren DTP’nin, PKK’yı destekleyip, eli kanlı bebek katili Apo’yu yüceltmeleri.

DTP’nin bu terörü destekleyen tavrına karşılık, Başbakan Erdoğan’ın geçmişte “ DTP, PKK’yı terör örgütü ilan etmedikçe, Başbakan olarak onlarla görüşmem “ demesi, sağduyu sahibi herkes gibi, beni de mutlu etmişti.

Ama şimdi, nedendir bilinmez !! rüzgar başka yerden esmeye başladı.

“ Terör ile bir yere varılmaz “ diyenler, avcunu yalasın...

Elinde 40.000 kişinin kanı olan PKK, 25 yıl sonunda adım adım ilerlerken, Türkiye sürekli geri adım attı.

Ve terör örgütü PKK, sonunda çok önemli bir mevzi daha kazandı.

Artık bazı insanlar, “ Bu terörü ancak PKK ile uzlaşmak bitirir. Gerekirse Apo ile masaya oturalım “ demeye başladı.

Ne acıdır ki, böyle düşünenler, her geçen gün daha yüksek sesle konuşuyor...

Ve nihayet Başbakan Erdoğan’da bu koroya yavaştan yavaştan katılmaya başladı.

Bugün DTP lideri Ahmet Türk ile buluşup “ Kürt Sorununu “ tartışacak olan Başbakan Erdoğan, kendisine yönelik “ DTP, PKK terörö örgütüdür demeden onlarla konuşmam demiştiniz. “ eleştirisine, şu çarpık mantıkla yanıt verdi:

“ Doğru, ( DTP PKK terör örgütüdür demeden, onlarla konuşmam. ) demiştim. Ama, ben ( Başbakan sıfatıyla konuşmam. ) demiştim. Bu görüşmeyi Ak Parti Genel Başkanı sıfatıyla yapacağım. Yani ortada bir çelişki yok. “

Başbakan Erdoğan’ın bu çelişkiyi açıklarken kullandığı mantığa katılmak mümkün değil.

Teröre tavır almak için, ille de Başbakan mı olmak gerekiyor ?

Bir siyasi parti liderinin ülkesine karşı hiç mi sorumluluğu yok ?

İşine geldiği zaman “ Başbakan şapkası giymek “ işine geldiği zaman da “ Parti Genel Başkanı şapkası giymek “ olur mu ?

Bu soruya “ Evet efendim, bal gibi olur “ diyenler, o zaman şu soruya yanıt versin:

“ Eğer, bir gün Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, sivil kıyafetlerini giyer ve bir sivil toplum kuruluşunun mitingine katılır da, “ Hükümet istifa “ diye slogan atarsa ne yapacağız ? Eğer İlker Paşa, kendisini eleştirenlere ( Valla ben buraya Genelkurmay Başkanı sıfatı ile değil, vatandaş İlker Başbuğ sıfatıyla, demokratik haklarımı kullanmak için geldim ) derse, ona ne diyeceğiz ? “

Aydın Özdalga