Gazeteci Özlem Gürses'e 1 yıl 3 ay hapis cezası
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlGazeteci Özlem Gürses hakkında 1 yıl 3 ay hapis cezası verildi. Gürses hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilirken, yurt dışı çıkış yasağı kaldırıldı. Özlem Gürses'in mahkemedeki savunması da ortaya çıktı.
Gazeteci Özlem Gürses, YouTube kanalı TV OZ’de “IŞİD yapısı, yani TSK-SMO yapısı Kürtlerin olduğu bölgelerde küçük küçük kazanımlar elde etmiş” demiş, ardından gözaltına alınmıştı.
Gürses hakkında, YouTube kanalındaki programda Suriye'deki gelişmeleri değerlendirirken söylediği sözler gerekçesiyle "devletin askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılamak" suçlamasıyla açılan davanın karar duruşması İstanbul 30. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Gazeteci Özlem Gürses, kendisine ait Youtube kanalındaki canlı yayınında Türk Silahlı Kuvvetleri'ne yönelik sözleri nedeniyle 'askeri teşkilatı alenen aşağılama' suçlamasıyla hakim karşısına çıktı. Gürses'in 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davanın duruşması bugün İstanbul Adliyesi 30. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmaya Özlem Gürses ve avukatları katıldı. Gürses savunmasında, ‘Son 4 aydır ekranda bir haritayı anlatırken söylediğim 2 cümlenin birlikte montajlanmasından oluşan bir kabusu yaşıyorum, bu kurguyla 4 aydır yurt dışı çıkış yasağım var’ dedi. Mahkeme kararında, Özlem Gürses hakkındaki yurt dışı çıkış yasağı kaldırılmasına ve 1 yıl 3 ay ceza almasına hükmetti, hükmün açıklanması geri bırakıldı.
Duruşmada savunma yapan Özlem Gürses, ‘Sayın Hakim, 21 Aralık 2024 akşamı Ankara’da bir otel odasında annemin yanından gözaltına alınarak başlayan süreç, aylar sonra bugün karşınızda bulunduğum karar duruşmam ile devam ediyor. 55 yıllık ömrümde aklımın ucundan dahi geçmeyen bu günlerin hala şaşkınlığı içindeyim. Bütün fertleri askeriyede, emniyette, istihbaratta, bürokraside ve akademide kamu görevi yapmış, Türkiye Cumhuriyeti’ne kalpten bağlı bir ailenin kızıyım. 75 dakikalık bir canlı yayının içinden seçilmiş 8 saniyelik bir videonun troller ve isimsiz sosyal medya hesapları üzerinden yaygınlaştırılması ile Türk Silahlı Kuvvetleri’ni aşağıladığım ya da hakaret ettiğim iddia ediliyor. 30 yıldır süren gazetecilik meslek hayatımda yazılı basında yaptığım tüm röportajlar, ekranda yaptığım canlı yayınlar ve son olarak kendi YouTube kanalımda paylaştığım içeriklerden birinde dahi, değil hakaret, bunu ima edecek tek bir kelime dahi bulamazsınız, yoktur. Benzer biçimde ne bir tekzip davasının muhatabı oldum, ne tek bir kişiye ya da kuruma tazminat ödemek durumunda kaldım. Adli sicil kaydım önünüzde, tümünü siz de biliyorsunuz zaten. Mesleğimin her saniyesini hayattaki tek evladım olan oğlum Uzay’ın asla utanmayacağı bir çizgide yapmaya azami özen gösterdim. Her zaman haktan, hukuktan, mazlumdan, mağdurdan, özgürlüklerimizden, anlı şanlı Cumhuriyetimiz ve değerlerimizden yana bir çizgidir bu" dedi.
Gürses savunmasının devamında "Son 4 aydır ekranda bir haritayı anlatırken söylediğim 2 cümlenin birlikte montajlanmasından oluşan bir kabusu yaşıyorum, bu kurguyla 4 aydır yurt dışı çıkış yasağım var, iki uluslararası konferansta konuşmacıydım, katılamadım. Ellerime kelepçeler takıldı, itibar suikastı için cep telefonu ile kaydedilen bu görüntüler servis edildi. Kararlar daha biz görmeden basına sızdırıldı. 52 gün ayağımda bir elektronik kelepçe ile asla kabul etmediğim, söylemediğim, ima dahi etmediğim bir kelime için evimde hapsedildim. Şüphesiz ki tüm bu süreçler biz istesek de istemesek de güzelim memleketin gazetecilik ve yargı tarihine kaydedildi. Ne ben unutabilirim, ne de tarih. Son olarak, hem hayatımı hem de mesleğimi inandığım değerlerle ve hepsinden önce oğluma bırakacağım onurlu bir miras hayaliyle yaptım, yapıyorum, yapacağım. Sonuçta benim meslekte yapıp ettiklerim bütün dijital arşivlerde duruyor, tek birini dahi silmedim, engellemedim. Hepsi orada. Eminim ki bir gün Uzay geçmişe dönüp bakacak ve annesinin nelerle mücadele vermek durumunda kaldığını herkes gibi görecektir. Tehditler, hakaretler, tek bir gün yatarı dahi olmayan bir iddiadan bileklere geçirilen soğuk kelepçeler. Hepsi geçer, sonuçta yaşamda bıraktığımız iz kalır. Umuyorum ki ve ülkesini içten seven bir Türk kadını olarak inanıyorum ki mahkemenizin vereceği karar da bu kapsamda hukuk tarihinde bir iz bırakacaktır. Kendimi Türk adaletine teslim ediyorum’ ifadelerini kullandı.
Savcılık esas hakkındaki mütalaasında, gazeteci Özlem Gürses’in 'devletin askeri teşkilatını alenen aşağılama' suçundan 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılmasını talep etti. Ayrıca Gürses hakkındaki yurt dışına çıkış yasağının kaldırılmasını talep etti.
Gürses, esas hakkındaki mütalaaya karşı yaptığı savunmada, “Süreçle ilgili şaşkınlığım bu salonda da hala devam ediyor. Yayında, bana isnat edilen suçun tam tersini söylüyorum. TSK’ya hakaret etmek bir yana, onu her zaman başımın üstünde taşımış bir yurttaşım. Benim asla işlemediğim, söylemediğim, fikri dünyamda bile yer almayan bir cümle için yargılanmama üzülüyorum. Aklımın ucundan bile geçirmediğim bir cümle. Beraatimi talep ediyorum" dedi.
2 yıla kadar hapsi istenmişti
Mahkeme Gürses için ev hapsi ve yurt dışına çıkış yasağı kararı vermişti. 52 günlük ev hapsi süresince evinden yayın yapan Gürses hakkındaki tedbir 12 Şubat’ta kaldırılmıştı.
İstanbul başsavcılığı soruşturma kapsamında Gürses hakkında iddianame hazırladı. İddianamede ‘devletin askeri teşkilatını alenen aşağılamakla’ suçlanan Gürses’in altı aydan iki yıla kadar hapsi istenmişti.
Ayak bileğindeki kelepçe çıkarılmıştı
YouTube kanalındaki programda kullandığı ifadeler gerekçe gösterilerek hakkında ev hapsi kararı verilen gazeteci Özlem Gürses'in cezası kaldırılmış ve ayak bileğine takılı elektronik kelepçe kameralar önünde çıkarılmıştı.
Ev hapsi cezası 52 gün sonra kaldırılan Gürses, cezanın kaldırılmasının ardından Sözcü TV’de sunduğu Para Politika yayınını stüdyodan yaptı.
Gözleri dolan Gürses, “Geçmez denen zaman geçer, çözülmez denen sorunlar çözülür. Heyecanımı bağışlayın. Ben yine stüdyomda işimin başındayım, Sözcü TV’deyim” diye konuştu.
Gürses şu ifadeleri kullandı:
"Geçmez denen zaman geçer, çözülmez denen sorunlar çözülür. Heyecanımı bağışlayın. Ben yine stüdyomda işimin başındayım, SÖZCÜ TV'deyim. Uzun süre sonra ilk defa sokağa çıktım, işime geldim. 52 gün boyunca dayanışma duygularıyla beni bir saniye bile yalnız bırakmayan SÖZCÜ TV yönetimine, haber merkezine, tüm dostlarıma, meslektaşlarıma, kaprislerimi, iniş çıkışlarımı çeken, bana tahammül eden teknik ekibe ve editörlerime, beni bir an bile yalnız bırakmayan konuklarıma, izleyicilerime teşekkür ediyorum."
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol