RTÜK üyesinden Fatih Portakal'ın cezasına itiraz

RTÜK Üst Kurul Üyesi Taşçı, Fox TV’ye verilen cezaya yönelik ‘karşı oy’ yazısı kaleme aldı. Taşçı, RTÜK’ün ‘ifade özgürlüğü’ konusunda birbirinden farklı kararlar aldığına dikkati çekerek, “RTÜK Üst Kurulu’nun kararları tutarlı değil. Objektif ölçütler ışığında değerlendirmeler yapılmalıdır” dedi

Ana haber bülteninde Fatih Portakal’ın sarf ettiği cümleler nedeniyle Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından yayını üç kez durdurulan Fox TV’ye verilen cezaya karşı çıkan Üst Kurulu üyesi İlhan Taşçı, “Evrensel bir hak olan ifade özgürlüğünü kullandırtmıyorsunuz” dedi.

RTÜK, ana haber bültenini sunduğu sırada, ‘Toplumu kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ iddiasıyla Fatih Portakal’ın sunduğu bültenlere yönelik üç kez yayın durdurma kararı verdi. Fox TV’nin itirazı nedeniyle ceza henüz uygulanmazken karara yönelik CHP’nin RTÜK temsilcisi Taşçı karşı oy yazısı yazdı.

Birgün gazetesinden Hüseyin Şimşek'in haberine göre Fox TV’ye verilen cezaya karşı olduğunu, Portakal’ın hükümete yönelik eleştirilerinin tamamının ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini dile getiren Taşçı, “Portakal, Fransa’daki protesto olaylarına değiniyor, polisin kötü muamelesine yer verdiği gibi protestocuların olumsuz hareketlerine de atıfta bulunuyor. Barışçıl gösterilerin de var olduğunu ifade ediyor. Haber-yorumun devamında konuya ilişkin Cumhurbaşkanı’nın ifadelerine yer veriyor. Bu ifadeler haberi sunanın bir olay karşısındaki bakış açısını ortaya koyan değer yargısıdır. Bir değer yargısının kanıtlanmasının istenmesi ifade özgürlüğüne müdahale niteliğindedir” ifadelerini kullandı.

Uluslararası sözleşmelerde ve kanunda ifade özgürlüğünün güvence altına alındığına dikkati çeken Taşçı, ilgili yayın hakkında RTÜK uzmanının da yalnızca “tarafsızlık” ilkesinin ihlal edildiğine yönelik rapor hazırladığını ancak cezanın ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ten verildiğine dikkati çekti.

FOX TV'YE CEZA VERİLMESİNE İTİRAZ

Taşçı, Fox TV’ye verilen cezaya yönelik karşı oy yazısında itirazlarını şöyle sıraladı: “2018 yılı başından beri ‘ifade özgürlüğü ile tarafsızlık, doğruluk, insan onuru denkleminde sorunlu olma iddiasıyla’ düzenlenen toplam 35 rapordan 31 tanesinde ifade özgürlüğü bağlamında müeyyide uygulanmasına gerek olmadığı kararı alınmıştır. Bu bağlamda Üst Kurul’un bu yöndeki kararları tutarlı değildir. Objektif ölçütler ışığında değerlendirmeler yapılmalıdır.”