Depresyona karşı nasıl beslenmeli?

Depresyona karşı nasıl beslenmeli?
Güncelleme:

Depresyon, omega-3 yağının az tüketilmesine bağlanıyor.

Depresyona bağlı işgücü kayıpları, verimlilikteki düşüşler büyük bir ekonomik kayba sebep olmaktadır. Depresyonun komplikasyonlarından biri olan alkol ve madde kullanımı da özellikle gençler arasında hızla yaygınlaşmaktadır. Tedavi edilmemiş depresyonun bir diğer önemli komplikasyonu da intiharlardır. Genç ölümlerinde intihar Amerika Birleşik Devletleri'nde ölüm sebepleri arasında üçüncü sıraya yükselmiştir. Yapılan ekolojik çalışmalarda depresif bozuklukların ve iskemik kalp hastalığının görülme sıklığındaki artışta diyet değişikliklerinin de etkisi olabileceği öne sürülmektedir.

Çoklu Doymamış Yağ Asitleri ve Depresyon

Çoklu doymamış yağ asitleri (PUFA) ikiye ayrılmaktadır.  İnsanlarda bu çoklu doymamış yağ asitleri vücutta sentezlenmez. Bu nedenle bu yağ asitleri için bir besin kaynağı gereklidir.

• Balık ve balık yağı, keten tohumu, kenevir, kanola ve ceviz yağları omega-3 ailesinin zengin kaynaklarıdır. Besin ile alınan omega-3 karaciğerde daha dokosahegzaenoik aside (DHA) ve ekozapentaenoik aside (EPA) metabolize edilebilir. Bu dönüşüm insana özgüdür. Aşırı miktar omega-6'dan zengin yağlar ( mısır, yalancı safran, ayçiçek, pamuk tohumu) kadar yaşlılık, hastalık ve stres de bu dönüşümü olumsuz olarak etkileyebilir. Diyet ile balık ve diğer deniz ürünleri değişen miktarlarda EPA ve DHA öncüsü kaynaklarıdır.

Eski bir deyiş olan "balık, beyine yararlı bir besindir" sözü aslında gerçek bir temele dayanmaktadır. Balıkta bulunan bazı asitler beyin gelişimi ve fonksiyonları açısından önemlidir. Aslında beyin dokusu içerisinde bu yağ asitlerden yüksek miktarda bulunur. Bu yağ asitlerinin yeterince sağlanamaması durumunda beyin yaşlanmasının hızlanacağı günümüz görüşleri arasındadır.

Depresyon görülme sıklığı giderek artarken, son yüz yılda batı ülkelerinde diyetle omega–3 yağ asitlerinin alımının şaşırtıcı şekilde azaldığı görülmektedir. Bu nedenlerden en kayda değer olanı bitkisel yağlarda daha fazla omega-6 yağının bulunması ve diyete daha fazla eklenmesi omega-3 yağ asidinin alımını azaltmaktadır.

Beynin kuru ağırlığının yaklaşık olarak %20'sinin PUFA'dan oluştuğu ve santral sinir sistemindeki her üç yağ asidinden birinin PUFA olduğu bilinmektedir. Bu nedenle bu yağların önemi ortadadır. Son araştırmalar bu yağ asitlerinin, sinir sistemi fonksiyonlarında önemli rol oynadığı ve elzem yağ asitlerinin çeşitli nöropsikiyatrik bozuklukları tedavi etmede rolü olabilmesi ihtimalini düşündürmektedir.

Öneriler

Yapılan araştırmalarda yaşam şartlarının değişimine bağlı olarak psikiyatrik hastalıkların arttığı, bu hastalıklarda tedavinin giderek zorlaştığı ve yeni tedavi yöntemlerinin denendiği sıkça görülmektedir. Yaşam standartlarındaki değişime paralel olarak beslenme alışkanlıklarıda değişmektedir. Özellikle batı ülkelerinde doymuş yağların tüketiminin artması diyetle çoklu doymamış yağların alımını azaltmıştır ve çoklu doymamış yağların içeriği daha fazla omega-6, daha az omega-3 yönüne kaymıştır, ve buna bağlı olarak omega-6/omega-3 oranı artmıştır. Bu diyet ile ilgili değişikliğin hem kalp damar hastalıklarının hem de depresyonun altında yatan sebep olduğu belirtilmektedir.

Depresyon, omega-3 yağının az tüketilmesine bağlanmaktadır. Yapılan çalışmalar göstermiştir ki, düşük sıklıktaki balık tüketimi kadınlarda görülen depresyonla önemli ölçüde ilişkilidir. Diğer bazı araştırmalara göre ise, vücut dokularında bulunan omega-3 yağ asitlerinin seviyesinin düşmesi, intihar girişimlerinde risk faktörü oluşturmaktadır.

Depresyona karşı nasıl beslenmeliyiz?

1-
Haftada 2-3 kez balık tüketilmelidir.

2-Omega-3 yağ asidinin alımını artırmak için her gün 2-3 adet ceviz içi tüketilmelidir.

3-Diyette antioksidanları (A, C, E vitamini) arttırmak için sebze ve meyve tüketimi arttırılmalıdır.

4-En fazla omega-3 içeren sebze semizotudur. Mevsimi geldiği zaman sofralardan semizotu eksik olmamalıdır.

5-Doymuş yağ (hayvansal kaynaklı yağ) tüketimi azaltılmalıdır.

6-Diyet içeriği tek düze olmamalıdır, çeşitlilik sağlanmalıdır.