Covid-19'la ilgili çarpıcı araştırma: En çok 30 yaş altındaki gençlere zarar veriyor

Covid-19'la ilgili çarpıcı araştırma: En çok 30 yaş altındaki gençlere zarar veriyor
Güncelleme:

Uluslararası bilim insanları tarafından yapılan bir çalışma koronavirüs salgınının ruh sağlığı sorunlarına yol açtığını ortaya koydu. Bu durumdan en çok 30 yaş altı gençlerin etkilendiği tespit edildi.

Yeni tip corona virus (Covid-19) pandemisi, dünyadaki çoğu insan için günlük yaşamı tamamen değiştirdi ve karantinaların ruh sağlığı üzerindeki etkileri endişe veriyor.  

Kopenhag Üniversitesi, Londra Üniversitesi, Sorbonne Üniversitesi, INSERM ve Groningen Üniversitesi tarafından yapılan yeni bir çalışma, Avrupa genelinde pandeminin ruh sağlığını nasıl etkilediğini araştırdı. Buna göre, 30 yaşın altındaki gençlerin yeni tip corona virüs karantinaları esnasında en yüksek düzeyde kaygı ve yalnızlık duygusuyla mücadele ediyor.

4 ÜLKEDEN 200 BİN KİŞİNİN VERİLERİ İNCELENDİ

The Lancet dergisinde yayımlanan çalışma kapsamında, araştırmacılar 2020 ilkbaharında ve yaz başındaki  ilk ulusal karantinalar arasında  dört farklı ülkeden (Danimarka, Fransa, Hollanda ve Birleşik Krallık) 200 bin kişinin ruh sağlığı verilerini topladı ve analiz etti. Dört ülkenin tamamında ise  en yüksek düzeydeki yalnızlık ve endişe oranları, Avrupa’da  vaka ve ölü sayılarının zirve yaptığı Mart ve Nisan aylarının başında gözlendi. Ülkeler kademeli olarak yeniden açıldıkça, bu sonuçlar birkaç ay içinde yavaş yavaş azaldı.

SALGINI DURDURMAK KADAR ÖNEMLİ BİR SORUN

Araştırmacılar, dört ülkenin salgını ele almak için farklı yaklaşımları olsa da, gençlerde ortaya çıkan akıl sağlığı sorunlarının benzer olduğunu  ve uzun vadeli sonuçlardan kaçınmak için önlem alınması gerektiğini belirtti.

COVID-Minds adı verilen çalışmada pandeminin özellikle 30 yaş altı gençlerin ruh sağlığı üzerinde endişe verici bir etkisi olduğu görüldü. Buna göre bu yaş grubunda bulunan insanlar, sürekli olarak işini kaybetme korkusu, kendilerine ya da sevdiklerine bir şey olacağı endişesi ile ile boğuşurken, yakın arkadaşları ve ailelerinden de destek alamadığı için aşırı kaygı ve yalnızlıkla mücadele ediyor.

ÖZEL DESTEK VERİLMELİ

Kopenhag Üniversitesi Sağlık Fakültesi Halk Sağlığı Bölümü’nden Profesör Naja Hulvej Rod, komuya ilişkin yaptığı değerlendirmede, “Akıl sağlığı sorunları, salgının oldukça önemli sonuçlarından biri. Elbette virüsün yayılmasını kontrol altına almamız ve elimizdeki bariz acil durumlarla başa çıkmamız gerekse de, potansiyel olarak zarar verici psikiyatrik problemlere de  dikkat etmemiz gerekiyor. 30 yaşın altındaki gençler ile akıl hastalığı geçmişi olan kişiler, pandeminin olumsuz etkilerini önlenmesi  için özel halk sağlığı müdahalelerinden yararlanmalı” ifadelerini kullandı.

Öte yandan, Danimarka’da geçen yıl başlatılan “'Uzakta birlikte olmak” adlı projesi, Covid-19  salgını sırasında ülkedeki ruh sağlığı durumunu ve sonuçlarını izlemek için sürekli olarak veri topluyor. Haziran 2020'den bugüne kadar toplanan veriler ise çalışmanın sonuçlarını doğruluyor: Karantinalar, kaygı, yalnızlık ve endişeyi artırarak, akıl sağlığı üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor. 

Çalışmanın yazarları, kaygının gelecekteki uzun vadeli ağır akıl hastalıkları için önemli bir risk faktörü olduğu belirterek, “Bu nedenle, karantinaların insanları nasıl etkilediğini bilmek çok önemlidir. Eğer bunu başarabilirsek, uzun vadeli sonuçları önleme şansımız daha yüksek” olur ifadelerini kullandı. Covid-19 kaynaklı akıl sağlığı problemlerinin, en az virüsü kontrol altına almak kadar önemli bir toplumsal sorun olduğunu vurgulayan bilim insanları, çalışmada özellikle yalnızlık ve kaygı yaşamaya eğilimli olarak tanımlanan gençlerin gelecekte yaşanacak sorunları önlemek için yakından takip edilmesi gerektiğini açıkladı.