Hamilelikte oluşan varislere dikkat !

Hamilelikte oluşan varislere dikkat !

Varisler neden hamilelikte ortaya çıkar ve tedavisi mümkün müdür?

Hamilelik sırasında; başta projesteron, östrojen hormonunun aşırı artmasıyla hormonal ve kimyasal değişiklikler, özellikle ilk üç ay süresinde deri içi ve deri altında görülen kılcal damarlar ve derialtında genişlemiş 1-2 mmlik yeşil geniş damarlar, daha kalın, kıvrımlı mavi-yeşil damarların yoksa ortaya çıkmasına, daha önceden varsa artmasına neden olabilir.

Hormonal değişiklikler aynı zamanda toplardamar duvar elastikiyeti ve yapısına etki ederek, kanın geri kaçmasına engel olan kapakçıkların çalışmasının bozulmasına ve toplardamarlarda yetmezliğe  neden olabiliyor. Hamileliğin ilerleyen dönemlerinde vücudun su tutmasına bağlı olarak doku ve dolaşımdaki sıvı miktarının artması, hamileliğin  ilerleyen dönemlerinde  rahmin büyüyerek bacaktan gelen toplardamarlara bası yapması nedeniyle bacaklarda venöz tansiyonun artması varisleri ortaya çıkarır. Bütün bu nedenler sonucunda değişik görünüş ve şekillerde varisler  ( hem kılcal damarlar hem de boğum boğum damarlar) hamilelikte ortaya çıkabilir, daha önceden var olan varislerde artma olabilir.

Tıbbi olarak varislerin neden olduğu şişlik ve ağrı dışında daha ciddi sayılabilecek sorunlara gelirsek: Boğum boğum olan damarlar içinde hareketsizlik, rahmin basısı nedenleriyle  “tromboflebit” denilen yüzeyel damarlar içinde pıhtılaşma gelişebilir. Hamilelik damariçinde pıhtı oluşma  riskini arttırır. Derinin altındaki yüzeyel damar içinde pıhtı olan bölgede dokunmadan da olan ağrı, dokunmakla, hatta elbise temasıyla artan, hassas sertlik, kızarıklık görülür. Pıhtı gelişmesi halinde bazı durumlarda kan sulandırıcı diyebileceğimiz iğneleri bazen hamilelik boyunca ciltaltına yapmak gerekebilir. Bazı durumlarda ise iğne kullanılmadan hasta takibe alınır, pıhtıda ilerleme veya buna bağlı olarak derin venlerde bir sorun ortaya çıkarma ihtimali görülürse- ki çok nadirdir, o zaman kan sulandırıcı iğne uygulamasına geçilir. Damar içi pıhtının neden olduğu ağrı ve hassasiyet hamilelikte güvenlikle kullanılabilen  ağızdan alınan ağrı kesici ilaçlarla ilaçlar (örneğin Paracetamol) ve yine hamilelikte kullanımı güvenli sayılabilecek deriye sürülebilecek kremler ile 1-2 hafta içinde kendiliğinden düzelirler ama bu dönemde sıkıntı verirler. Bu dönemde ve sonrasında doktorunuzun önereceği uygun ebat ve basınçta varis çorabı kullanmak gerekir.

Hamilelik sırasında yalnızca bacaklarda  değil genital bölge ve kasık çevresinde da varisler ortaya çıkabilir.   Kalça-leğen kemiği etrafındaki bölgedeki toplardamarlar içinde tansiyonunun artmasına bağlı bu bölgede rahatsızlık/ağrı şikayetiyle beraber “Pelvik Konjesyon Sendromu” denen durum ortaya çıkabilir. Kasık, vajende ortaya çıkan varisler hastaları korkutmalarına ve bir miktar hassasiyete neden olmalarına rağmen çok büyük bir olasılıkla ciddi sorunlara neden olmazlar. Bazen bu damarların içinde pıhtı oluşmuna bağlı ağrılar olabilir. Hamilelik sonrasında genital bölgede ve kasıklarda ortaya çıkmış bu anormal damarların büyük çoğunluğu kendiliğinden ortadan kalkar. Tıbbi kaynaklar bu şekildeki her 100 hastadan ortalama 5 ve 10 tanesinde doğum sonrası bu damarların devam ettiği belirtiyor.

Varislere bağlı dış kanama sık görülmeyen ancak görüldüğünde hastaları endişeye sevk eden bir durumdur. Artmış venöz tansiyona bağlı ciltte incelmeye yol açmış damarlardan ufak bir travmayla kanama olabilir ancak üzerine yapılabilecek basınçla bu kanamalar durur.

Tedavi seçenekleri:

Varis çorabı

Altta yatan bir toplardamar yetmezliği olmadan sadece ince kılcal damarlar veya  biraz daha kalın yeşil damarların   olması halinde bunlara yönelik olarak varis çorabı kullanımına da gerek yoktur.

Kılcal damarlar ve daha kalın yeşil damarlar için bilimsel olarak kanıtlanmış bir ilaç tedavisi olmadığından hamilelik ve emzirme döneminde bu tür varisler için ilaç kullanımına  zaten gerek yoktur.

Hamilelikte  bacaklarda varis olmadan da şişlikler olabilir. Bu durumda sadece şişliği azaltmak için de bacağı sıkarak şişlikleri indirmek  amacıyla varis çorabı kullanımı önerilir. Varis varlığında ise doktorunuzun önereceği uygun ebat ve basınçta varis çorabı kullanmak gerekebilir. Varis çorapları ayaktan yukarıya doğru çorabın uyguladığı basınç azalacak şekilde tasarlanmış özel çoraplardır:  Şişliği azalttığı gibi toplardamarlar ve dokuda göllenme nedeniyle oluşan ağrıları da azaltırlar.  Normalde varis nedeniyle dizaltı varis çorabı kullanımı öneririz ancak hamilelikte dizüstü varis çorabı kullanımını genellikle tercih ederiz.  Sabah duş, tuvalet sonrası varis çorabı giyilir ve yatarken çıkartılır. Varis çorapları kullanımları çok çok konforlu olmasa da giyildiklerinde şişlikleri ortadan kaldırır, şikayetleri azaltırlar. Kullanımları belki çok rahat değildir ancak son yıllarda varis çorapları hem daha ince hem daha sağlam yapılmaktadır. Özellikle sıcak havalarda kullanımları hastalar için sıkıntılı olabilir ancak unutmamak gerekir ki varis çorabı kullanımı rahatlama sağlayacaktır,  çoraplar derin toplardamarlarda pıhtı gelişimi ve daha ciddi sorunları önleyebilirler ve üstelik geçici bir süre için kullanılacaktır. Varis çoraplarının kullanılmamaları halinde sonrasında çok daha sıkıntılı olabilecek durumların ortaya çıkabileceği hesaba katılarak bunun için katlanılabilecek bir bedel olarak düşünülmesi uygun olur. Bazı nedenlerle hayat boyu daha fazla basınçta varis çorabı kullanması gereken hastaların olduğunu da bilmek, hatırlamak gerekir.

Diğer tedavi yöntemlerinin variste yeri var mıdır?

Telenjiektazi ve retiküler varisler(Kılcal damarlar ve onlardan biraz daha kalın yeşil damarlar) için tedaviler: Dermolazer ablasyon, radyofrekans ablasyon gibi cilde enerji verilerek damarların  dışarıdan kurutulması veya ciltaltı ve cilt içindeki damarların ilaçlarla (skleroterapi) ile kurutulması yöntemleridir.

Altta yatan bir toplardamar yetmezliğinin tıbbi nedenle mutlaka, her zaman tedavi edilmesi gerekmeyebilir. Tedavi gerekip gerekmediğine hastanın şikayetleri, muayene sırasında saptanan bulgular ve duplex ultrason inceleme ile yapılan muayene sonucunda karar verilir. Girişimsel veya cerrahi işlemler yapmak gerekebilir.

Varis hastalığına ister görüntü nedeniyle ister tıbbi nedenlerle olsun hamilelik  ve emzirme döneminde zorunlu kalınmadıkça müdahale yapılmaması yaklaşımı geçerlidir. Varislerin bir çoğunun  hamilelik bitimi, emzirme sonrası 3-4 aydan 12 aya kadar varan süreler sonunda kendiliğinden kaybolabilmeleri; varislerin tamamına yakınının acil bir durum oluşturmamaları; yapılacak bir girişimle bebeğin ve annenin sağlığını  düşük de olsa riske atma olasılığı gibi nedenlerle bu dönemde varislere tedavi uygulamaktan kaçınırız. Ayrıca tıbbi nedenle yapılacak işlemler ister  damarın çıkartılmadan lazer veya Radyofrekans gibi enerji ile kurutulması olsun ister Cerrahi (stripping, pake eksizyonu) olsun deri bütünlüğünü bozan ve bir şekilde anestezi gerektiren işlemlerdir.   Kılcal ve kılcallardan daha geniş yeşil damarlara yönelik kozmetik bir tedavi uygulansa bile hamileliğin bunları tetiklemesi nedeniyle sonuçları başarılı olmayacaktır. Üstelik düşük de olsa uygulanacak tedavi yöntemlerinin anne ve bebeğe olumsuz etki yapma olasılığı vardır. Hamile olduğunu bilmeden kılcal damarlar için skleroterapi ile tedavi görenlerle ilgili olarak tıbbi yayınlarda anne ve bebeğin sağlığına olumsuz etki olduğunu gösteren bir bulgu olmamasına rağmen varis nedeniyle tedavi için hamilelik ve emzirme süresinin bitmesini beklemek en uygun yaklaşım olarak kabul görür.

Dr. Deniz Durak
Genel Cerrahi Uzmanı