Peki doktorlar ağrılarıyla nasıl başa çıkıyor?

Peki doktorlar ağrılarıyla nasıl başa çıkıyor?

Doktorların ağrı ve ağrı kesicilerle arası nasıl?

Ağrı herkesin ortak derdi. Hepimiz çeşitli nedenlerle ağrı çekiyor, bazen nasıl başa çıkacağımızı bilemiyor, bazen de hiç düşünmeden ağrı kesicilere sarılarak kendimize daha çok zarar veriyoruz. Peki doktorların ağrı ve ağrı kesicilerle arası nasıl? Ağrıdan korunmak ve kurtulmak için neler yapıyorlar? Farklı branşlardan doktorlara bu soruları sorduk, onların ağrı ile ilgili tecrübelerini öğrendik.

Prof. Dr. AYŞEN YÜCEL
Algoloji Uzmanı-Anadolu Sağlık Merkez
Egzersiz ve pilates yapıyorum

“Akut ağrı bir semptom olarak çok kıymetlidir ve hastayı doktora götürme özelliğine sahiptir. Kronik ağrı ise çok komplike olup, içinde fiziksel ve psikolojik bileşenleri olan bir hastalık olarak ele alınıp gerektiğinde ağrı uzmanı tarafından değerlendirilmesi gereken bir durumdur. Birçok akut ve kronik ağrı deneyimim oldu. Akut ağrılar arasında doğum, böbrek taşı, kırık ağrısı; kronik olanlar arasında ise bel ağrısı, postlaminektomi ağrısı (bel cerrahisi sonrası) ve Postherpetik nevralji (zonanın bir komplikasyonu) aklıma gelenler… Şu anda bir ağrım yok ama koruyucu önlemleri unuttuğum anda bel ağrılarım en önemli sorunum oluyor. Akut ağrılarda neden hızla bulunduğu ve ona yönelik tedavi verildiği için, ağrı şiddetli olsa da süre kısa olduğu için daha az sorun yaşadım. Yine de böbrek taşı ağrısının çok şiddetli olduğunu belirtmeliyim. Postlaminektomi ve postherpetik nevralji ağrıları beni daha fazla zorladı. Özellikle oftalmik zona geçirmiş olduğum için bu ağrının nasıl dayanılması zor olduğunu görmüş oldum. Ama gerek akut gerekse kronik ağrıda doğru tedavi ile sorunun hallolduğunu görmek çok rahatlatıcı. Ağrı kesicilere gelince; ne yazık ki nonstreoid antienflamatuvar ilaçlara alerjim var. Dolayısı ile parasetamol en önemli ağrı kesicim. Ağrı daha şiddetli olduğunda düşük doz tramadol hidroklorid etken maddeli ilaçlar hayat kurtarıcı oluyor. Özellikle omurga kökenli ağrılardan korunmak için düzenli egzersiz ve pilates yapıyorum. İlk postlaminektomi ağrılarım başladığında düzenli yüzerek bu sorunu aştım. O zamandan beri hem egzersiz hem de kilo kontrolüne dikkat ediyorum. Ağrılarım için özellikle fizik tedavi uzmanı ve ağrı uzmanı arkadaşlarımın desteğini aldığımı belirtmeliyim. Bir ağrı uzmanı olarak hastalarıma ve yakınlarıma ilaç dışı çok fazla önerim oluyor. Özellikle iskelet-kas sistemi ağrısı olanlar için yüzme, egzersiz, germe-gevşeme eğitimleri önerilerimden bazıları.”

Dr. RAİF KONAKÇI
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı
Spora başlayınca ağrılarım azaldı

“Ağrı, vücutta yolunda gitmeyen durumların habercisidir ve hastalıklara tanı koymada en sık yardım aldığımız duygudur. Ancak tanımdan da anlaşılacağı üzere işin içine duygular girince ağrının sadece fiziksel bir durum olmadığı açık şekilde ortaya çıkıyor. Sonuç olarak ağrı, tamamen öznel bir kavramdır. Ben kronik ağrı çekmiyorum ancak bazen iş temposu, yoğunluğu ve stresi nedeniyle gerilim tipi baş ağrılarım olabiliyor. Yakın zamanda baş ve bel ağrılarım sıklıkla beni rahatsız ederdi. Ancak haftada üç gün spor yapmaya başlayınca ikisi de artık çok nadir ortaya çıkmaya başladı. Egzersizlerle beraber zihinsel olarak rahatlama sağlamak baş ağrılarımı dindiriyor. Bel kaslarım kuvvetlendikçe bel bölgesindeki spazm engelleniyor, bu da bel ağrılarımı hayli azaltıyor. Gerilim tipinde baş ağrım için, ağrının hemen başlangıcında ağrı kesici ile devreye girerek ağrının önüne geçmeye çalışıyorum. Çünkü bu tarz ağrılarda ağrının kendisi de bir gerilim nedeni oluyor. Bu kısır döngüye girmemek için ağrıya baştan dur demek en mantıklısı gibi görünüyor. Bunun dışında ağrı kesiciyi çok sık kullanmıyorum. Özellikle beklenmedik yerlerdeki ağrılarıma hemen ağrı kesici ile müdahale etmiyorum. Hastalık belirtisi olabilecek bir ağrıyı hemen başında önlemek tanıyı geciktirebiliyor. Bel ağrılarım için fizik tedavi uzmanı arkadaşımdan, baş ağrılarım için nöroloji uzmanı arkadaşımdan yardım alabiliyorum. Özellikle ağrılarıma sebep olan nedenlere yönelik yaklaşımlarda çok büyük yarar sağlıyorlar. Hastalarım arasında yeni doğmuş bebeklerden küçük çocuklara kadar olan yaş grubunda ağrıyı değerlendirmek hayli zor. Ağrılı olduğunu düşündüğümüz ve bunu ifade edemeyecek yaştaki çocuklar ve bebeklerdeki huzursuzluk, ağlama, aktivite, bacakların konumu (karına çekme, tekmeleme gibi..) ve yüz ifadesi gibi tepkilerine bakarak şiddeti bire bir olmasa da değerlendirmek mümkün oluyor. Bu durumda öncelikle muayene ile sebebi ortaya çıkarmak gerekiyor. Acil cerrahi müdahalelerin gerektiği hastalıklarda bilinçsiz ağrı kesici kullanımı tanıyı geciktiriyor. Bu yüzden hasta yakınlarından çocuklarına ağrı kesici verirken bunu hatırlamalarını istiyorum.”

Prof. Dr. NURETTİN LÜLECİ
Anestezi ve Reanimasyon Uzmanı- Emsey Hospital
Fit bir vücuda sahip olmak için spor yapıyorum

“Ağrı temelde, akut ve kronik olarak ikiye ayrılıyor. Akut ağrı anlık oluşan bir ağrı iken kronik ağrıların ise sürekliliği oluyor. Ben ağrıya karşı dirençli olduğumu söyleyebilirim. Ancak insan vücudu giderek yaşlanıyor. O yüzden, dizler ve bel gibi vücudumun en çok yük taşıyan bölgelerinde yorgunlukla artan ağrılar olabiliyor. Ama genellikle ilaç kullanacak kadar kronikleşen bir ağrı yaşamıyorum. Bir yerimi çarptığımda, bu akut ağrının geçici olduğunu biliyorum ve ancak beni bir saatten fazla rahatsız ederse bir analjezik alabiliyorum. Vücut yaşlanmasını önlemek içinse egzersiz öneriyorum. Ama aşırı ağırlık kaldırmayı, yorucu sporlar yaparak insan bedenini ve fizyolojisini bozacak takviyeler alınmasını da doğru bulmuyorum. Hastalarıma ve yakınlarıma az veya çok her türlü ağrının dikkate alınmasını öneriyorum. Hastalar en çok kireçlenme ağrısı nedeniyle bize başvuruyor. Tabii baş ağrıları da unutulmamalı… Özellikle bel ve boyun fıtıklarında ozon tedavisinin yeni bir ufuk açtığını söyleyebilirim.

Dt. KÜBEL ÖZKUT
Diş Hekimi-Acıbadem Maslak Hastanesi
Hafif bir ağrı bile rahatsız ediyor

“Ağrı şiddetli olduğunda bireyin günlük yaşantısını aksatabilen bir sağlık problemi... Fiziksel olduğu kesin, ancak psikolojik etkenlerin de ağrı algısını değiştirdiğine inanıyorum. Ağrı eşiğinin kişiden kişiye değişiklik göstermesi de ağrıyı bireyselleştiriyor. Herkes gibi ben de ağrı çekmekten korkuyorum. Şanslıyım ki kronik bir ağrım yok. Belki de bu yüzden toleransım yok, hafif bir ağrı bile beni çok rahatsız ediyor. Ergonomik çalışma prensiplerine uygun otursam da diş hekimi olarak çalışma pozisyonundan dolayı zaman zaman sırt ağrılarım oluyor. Önleyebilmek için düzenli sırt egzersizleri yapıyorum. Bir de tempomun yoğunlaştığı dönemlerde diş sıkmaya bağlı olarak yüzümde, çiğneme kaslarımda ağrı oluyor. Düzenli gece plağı kullanmaya başladığımdan beri bu sorunum kalmadı. Ağrıya yol açan etkeni yok edebiliyorsam veya bazı yöntemlerle ağrıdan uzak kalabiliyorsam tabii ki öncelikle bunu tercih ediyorum; yani ağrı oluşmadan önlüyorum. Ama ağrım varsa ağrı kesicimi alıyorum. Çok sık kullanmadığım için ağrı kesicinin etkisini hemen görüyorum ve yan etki yaşamıyorum. Ağrıdan korunmak için öncelikle kendime iyi bakmaya çalışıyorum. Bol bol su içiyorum ve belirttiğim gibi mesleğimin getirdiği duruş bozukluğuna bağlı ağrılardan sakınmak için spor yapıyorum.”

Op. Dr. AKIN AKYURT
Göz Hastalıkları Uzmanı-Venividi Göz Sağlığı Merkezi
Her gün yarım saat yürüyorum

“Ağrı herhalde insanoğlunun karşı karşıya kaldığı en sevimsiz durumlardan biri. Ancak ağrılı bir durumla karşılaştığımda hemen bir ağrı kesici almak yerine genellikle ağrının tipine ve lokalizasyonuna göre farklı davranmayı tercih ediyorum. Size birkaç farklı örnek vermek isterim. Yoğun ve stresli bir gün sonrasında evde veya iş yerinde başım ağrıyor diyelim. Hafif bir ağrı kesici belki beni bir süre rahatlatabilir. Ancak bu durum her gün tekrarlamaya devam ederse beni nedenini araştırmaya yönlendiriyor. Her gün uzun süre bilgisayar başında çalışıyorum ve mesleğimden dolayı uzun süre yakın okumalarım söz konusu oluyor. Bu durumda baş ağrımı ağrı kesicilerle gidermek yerine dinlendirici gözlüğümü takmayı tercih ediyorum. Böylece gereksiz ilaç kullanımını da önlemiş oluyorum. Diş ağrısı, kulak ağrısı gibi akut ağrıları kısa bir süre ağrı kesici ile idare edebilsem de vakit geçirmeden bir uzman hekime görünmeyi tercih ediyorum. Ağrının yerinin tam olarak tespiti teşhis açısından çok önemli. Şiddetli bir karın ağrısı durumu eğer bir saat içinde geçmiyorsa, acil servise gitmenin şart olduğunu düşünüyorum. Eğer fit ve dinamik bir fiziğe sahipseniz her türlü basit ağrıya karşı daha dirençli olursunuz. O yüzden ben her gün yarım saatimi yürümeye ayırıyorum. Herkese tavsiye ederim.”

Formsante
Yaprak Çetinkaya