İmamoğlu İstanbul için ''kendi OHAL''ini ilan etti!

İmamoğlu İstanbul için ''kendi OHAL''ini ilan etti!
Güncelleme:

İstanbul Yardımlaşma ve Koordinasyon Merkezi'ni kurduklarını söyleyen İBB Başkanı Ekrem  İmamoğlu, "Bazı mekanlarımızı sahra hastanesi olarak kullanılması için teknik çalışmamızı yaptık" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, küresel hale gelen Kovid-19 salgınıyla ilgili açıklamalarda bulundu. Yenikapı Avrasya Gösteri ve Sanat Merkezi'nde gerçekleştirilen toplantıda belediye olarak aldıkları önlemleri ve merkezi hükümetten beklentileri anlatan İmamoğlu, yaşanan durumu, "Kader birliği" sözleriyle özetledi. Dünyanın farklı yerlerinde ve birçok kentinde sokağa çıkma yasağı uygulandığını hatırlatan İmamoğlu, "Bu sorunu, bizden daha önce yaşamaya başlayan ülkelerin tecrübeleri bize bunu gösteriyor. O nedenle bu günler, hiç birimizin asla hafife alamayacağı kadar ciddi. Her geçen gün virüsün yayılacağı, vaka sayılarının ve kayıplarımızın artacağı; toplumsal psikolojinin derinden etkileneceği günler. Bu günler, aynı zamanda kamu adına karar verenler için daha sorumlu kararlar almak ve daha sorumlu davranmak zorunda olduğu günler. Çok ama çok düşünüp, doğru kararları hızlı bir şekilde uygulamak zorundayız" dedi.

Henüz zor günlerin başında olduğumuza dikkat çeken Başkan İmamoğlu, devlet ve hükümetin ilgili birimlerinin, bu günlerde her vatandaşın hayatını korumak, ekonomik, sosyal ve kültürel alanlarda ortaya çıkacak bütün problemleri aşmakla görevli en yetkili otorite olduğunu ifade etti. İBB olarak, bu süreçte halk sağlığından, dezavantajlı gruplar için ekonomik yardımları artırmaya kadar, onlarca yeni uygulamayı hayata geçirdiklerini belirten İmamoğlu, yaptıkları çalışmalarla ilgili detaylı bilgiler verdi. "İBB olarak bizim en birincil ve temel önceliğimiz sorumlu olduğumuz kamu hizmetlerinin kesintisiz biçimde sürmesini sağlamaktır" diyen İmamoğlu, süreçle ilgili bundan sonra atacakları adımları şöyle sıraladı:

*  İstanbul'da faaliyet gösteren gıda ve perakende zincir yöneticileri ile acilen toplantılar yaptık. Bu şehirde yaşayan herkes emin olsun ki, salgın sona erene kadar, inşallah 16 milyonun temel gıda ve hijyen malzemesi ihtiyaçlarının temin edilmesinde hiçbir sıkıntı olmayacak. Bunu İBB olarak, garanti ediyoruz. Ama lütfen her birimiz sorumlu davranalım ve ihtiyaç fazlası gıda ve hijyen malzemesi asla stoklamayalım.

*  İstanbul Turizm Platformumuz aracılığı ile şehrimizdeki 600 otel yöneticisi ile görüşmeler ve toplantılar yaptık. Sağlık çalışanlarımızın kendi evlerinin dışında ve çalıştıkları hastanelere yürüme mesafesinde otellerde konaklamalarını sağlamak üzere prensip anlaşmasına vardık. Bu kapsamda, toplam 2.000 odanın sağlık çalışanlarının kullanımına açılması için gerekli desteği sağladık.

*  Evde kalma sürecinde, yaş almış, yalnız yaşayan, 65 yaş üstü İstanbullularımız var. Gıda ve hijyen malzemesi ulaştırabilecek online dağıtım şirketleri ile toplantılar yaptık. Çağrı merkezimize gelen çağrılar üzerinden, yaş almış hemşehrilerilerimize İBB olarak destek oluyoruz. 

*  İçinde bulunduğumuz bu olağan dışı dönemde özel olarak yardıma, desteğe ihtiyaç duyan tüm kişi ve kesimleri belirlemek; bu kişi ve kesimlere fiziki, maddi ya da psikolojik destek ve bilgi sunma amacıyla; İBB öncülüğünde, tüm sivil toplumu ve gönüllü vatandaşları bir araya getirmek üzere, İstanbul Yardımlaşma ve Koordinasyon Merkezi'ni (İYKM) oluşturduk.

*  İYKM; sağlık çalışanları, tek başına yaşayanlar, dar gelirliler, işini kaybedenler, öğrenciler, hastalar, hasta yakınları, bu dönemde fazladan mesai yapmak durumunda kalanlar gibi pek çok kesim için, günlük hayatı kolaylaştırıcı önlemler alacak. Kriz ilerledikçe, uygulamalar geliştirecek. Destekler yapacak, gönüllü çalışmalarını koordine edecek. Yardımları, doğru kişilere en hızlı ve en organize şekilde ulaştıracağız.

* İYKM bünyesinde, salgınla ilgili tüm gelişmeler takip edecek, gelecek projeksiyonu çıkaracak, ihtiyaç ve risk haritası belirleyecek ve ortaya çıkan sonuca göre alınacak önlemlere karar verecek bir bilim kurulu oluşturduk. Bu kurulda, İBB'nin üst düzey yöneticileri, İstanbul İl Sağlık Müdürlüğü, İstanbul Tabip Odası, çeşitli üniversite ve kamu hastanelerinden doktorlar, psikiyatr uzmanları ve konuyla ilgili yetkin personeller de bu sürecin içinde vardır.

* Salgının yayılma hızının artması ihtimaline karşı, İBB bünyesindeki bazı mekanlarımızı geçici karantina mekanı ve sahra hastane alanları olarak belirledik. İhtiyaç duyulması halinde, bu alanların altyapılarını ve teknik çalışmalarını hızla tamamlayarak, hizmete hazır hale getireceğimizi Sağlık Bakanlığı'na bildirdik. Öncelikli olarak; içinde bulunduğumuz Yenikapı Miting alanı, Beylikdüzü Gürpınar Su Ürünleri Hali ve Maltepe Miting alanını bu amaçla tanımladık. Yenikapı'da ilk aşamada 1.000 yataklı, ilerleyen aşamalarda ise 7 bin 300 yataklı dev bir sağlık çadırını hizmete sokmak mümkün olabilecek.

*  İstanbul genelinde, belediyemize bağlı 19 adet kapalı spor salonumuzu geçici hastane alanı olarak kullanmak mümkün olacaktır. 12'si Avrupa yakasında 7'si ise Anadolu yakasında olan bu salonlarımızda toplam 1.983 yatak kapasitesine ulaşmak mümkündür.

* Yenikapı Yardımlaşma ve Koordinasyon Merkezimizi 5 bin kişiye 3 öğün yemek hizmeti verebilecek mutfağımızı ve yüzlerce personelimizi hazır hale getirdik.

'ZAMAN KAYBETME LÜKSÜMÜZ KALMADI'

Bu dönemde herkesin, başta yöneticilerin en üst düzeyde sorumlu davranması gerektiğinin altını çizen Başkan Ekrem İmamoğlu, "Hep birlikte hızlı hareket etmek, hızlı ve pragmatik kararlar almak zorundayız. Bu noktada, devletimizin ve hükümet yetkililerinin en etkin kararları alma konusunda kararlılık ortaya koymasının altını çizmek istiyorum. Türkiye'nin ve Avrupa'nın en büyük şehri olan İstanbul'da, evde kalan nüfusun kontrollü bir biçimde artırılması şarttır. Sokağa çıkmamayla ilgili kararların daha radikal biçimde alınmasıyla ilgili, hükümetin mutlak daha etkin bir karar alması gerekiyor" dedi. "Artık zaman kaybetme lüksümüz kalmamıştır. Tüm kaynaklarımızı, daha çok test yapmak ve daha iyi hazırlanmak için hep birlikte seferber etmek zorundayız" ifadelerini kullanan İmamoğlu, hükümetten beklentilerini özetle söyle sıraladı: "Lütfen, insani ve ekonomik önceliği bulunmayan, üzerinde bir mutabakat oluşmamış, büyük ve tartışmalı yatırımlarla ilgili ihale süreçlerini hemen iptal edin. Başta, 25 Avrupa ülkesinden daha kalabalık bir nüfusa sahip olan İstanbul'umuz olmak üzere, tüm yerel yönetimler bu süreçte acilen desteklenmelidir. Öncelikle, her ay genel bütçeden alınan nakdi tutar, artırılmalıdır. Kesinti yapılmaması yeterli bir tedbir değildir. Belediyelerin vergi ve sigorta gibi borçları ertelenmelidir. Belediye mevzuatında var olan; özellikle dış borçlanma limitleri artırılmalı ve hazine garantisi verilmeli. Sosyal yardım limitleri kaldırılmalı. Salgınla mücadele konularında, ürün ve hizmet alım mevzuatı kolaylaştırılmalı. Bağış toplama konusunda da denetimi en üst seviyede tutularak, kolaylık sağlanmalı. Hasta sayısının hızla artacağı göz önüne alındığında, sahra hastanelerinin kurulması, ekipman ve uzman hekimlerle donatılması için mutlaka harekete geçilmelidir. Bu vesileyle hava-kara ve metro ile ulaşılabilecek en merkezi noktada bulunan ve pek çok boş-kapalı mekana sahip olan Atatürk Havalimanı'nın da hızla koronavirus ile mücadele için bir geçici hastaneye dönüştürülmesi kesinlikle düşünülmeli. Vatandaşın doğalgaz faturalarının ertelenebilmesi için BOTAŞ ödemelerinin ertelemesi de ekonomik olarak sağlanmalı. Su faturalarının ertelenebilmesi için, enerji maliyetlerinin ertelenmesi sağlanmalıdır. Yakıtlar için ÖTV muafiyeti getirilmeli. Belediyelerin birikmiş, devreden KDV alacaklarının diğer vergilerden mahsup edilmesi veya belediyelere ödenmesi sağlanmalıdır."