Yapımcı Aytaç Ağdağ ile Pandemi Sürecinde Sinemayı Konuştuk.....
Aytaç Ağdağ kimdir?
Aytaç Ağdağ İzmit' te doğup büyümüş. Çocuk yaştan çok büyük hayalleri varmış, hep başarılı olmayı hayal etmiş. Arkadaşlarını da hep yanında istermiş, bakın hep beraber kazanacağız, beraber işler yapacağız dermiş. Onlar da evet sen yap, bizi de hep düşün, dışarıda bırakma demişler. Sonra İstanbul' a gelmiş işadamı olmuş. Temay İnşaat, Codex Yazılım, Itouch Choclate, Arı, Üçdörtbeş, Çanta Pruva Akademi, Okumuş Adam, Tsunami Yayınlarının sahibi olmuş. Sonra da yolu bir gün Ahbap projesi ve Haluk Levent ile kesişmiş. Sonrasını kendinden dinleyelim...
Nereden aklınıza geldi film yapımcılığı?
Kitap yayıncılığı yaparken, O dan olmayan bir proje düşünüyorsun. Yazdırıyorsun, düzeltmelerini yaptırıyorsun, grafiğini yaptırıyorsun, derken olmayan bir ürün çıkıyor ortaya. Dedim ki aynı tarzda ikinci yapılacak ürün nedir? Sinema. Sonra bir vesile Ahbap ile Haluk ağabey ile tanıştık, ona yardımlarla, işlerinle güçlerinle beraberken tüm işlerinde onunla beraber olmaya başladık. Onu çok seviyorum ve işlerinde ilerlemesini istiyorum, çünkü o ne kadar büyürse, o kadar fazla insana yardımı dokunacak.
Sonra ?
Sonra işte ona bir albüm hazırlayalım dedik, türkü albümü, o da bitmek üzere. Biri dizi için Haluk Ağabey' den izin istedi o da o işlerle Aytaç ilgileniyor onunla görüşün deyince, ben kendimi sinema araştırır durumda buldum. O kişi ile anlaşamadık, o proje olmadı. Sonra elimize Diber Ay ile ilgili bir proje geldi, yapımcı ortak aradıklarını öğrendik. Proje ilgimizi çekti. Yaşam hikayesinde çok dramlar olduğunu gördük, şiddet, fakirlik ve ona rağmen güçlü bir kadın profili. Dedik ki bu olur, uluslararası bir proje olur.
Bütçesi ne kadardı?
Bütçe konusuna tam hakim olmadığımız için, bütçede tahminlerin üzerine çıktı. Sinemaların kapalı olması, Cinemaksimum'un da destekleyemeyecek olması bizi tek başımıza bıraktı. Ben tek kaldım ve onlarla da gişe ortağı olarak kaldım. 7 milyona mal ederiz diyorduk, 15 milyona mal oldu. Dedimki benim adım geçiyosa, çok kaliteli olsun.
Sizin yayınevleriniz olduğu için belli ki senaryo sıkıntısı çekmeyeceksiniz?
Şimdi bütün edebiyat öğretmenleri bizde, hepsi fenomen, onlara hangi senaryo filme dönüşebilir, araştırması yaptırttım. Zaten bu işe girdiğimi duyan, senaryosu olan insanlarda bana ulaşmaya başladı. Bana ulaşmak da zor değildir, patron randevu al, 10 kişiden geç mantığı ben de yoktur. Gücüm yettiğince, herkese yetişmeye çalışırım.
Çocukluğunuzda film, sinema, oyunculuk hayali falan var mıydı?
Yani şöyle benim şimdi pahallı arabalarla falan gezdiğimi görenler, beni hep böyle sanıyor, oysa ben gayet fakirlikten geldim ama hep büyük işler yapacağım diye hayaller kurardım. Şimdiki hedefimde de Amerika' ya gitmek var. Pandemi olmsaydı hatta oradaydım.
Peki yayıncılıkta kazandığınız paraların sinema sektöründe kaybolmasından korkmuyor musunuz?
Dilberay projesi çok iyi bir proje, tutmaması büyük bir şanssızlık olur. En iyi yönetmenlerden biri Ketche ile çalıştık. En iyi kameraları kullandık. 104 kişilik sabit kadro vardı.
Castı nasıl seçtiniz?
Harika Uygur ile çalıştık.
Ajans size diyor mu, öyle bir cast yapacağım ki, mutlaka tutacak?
Şöyle ki; ben hatır icabı kimseyi oynatmam. O role en uygun kim varsa o. Batacak film diye bir film yapacağız, onda eş, dost kimi bulursak oynatırız. Çünkü sokakta gördüğüm, simitçi, gazozcu hemen ağabey beni filmde oynat diyor.
Ama Amerika' da da çok büyük bütçeli filmlerde, binlerce kişi arasından noname oyuncular seçiliyor ama çok yetenekli oyuncular oluyor.
Ana kadroyu hazırladıktan sonra, yan rollerle, yetenekli noname isimler konabilir.
Kitabın da tutup tutmayacağını baştan anlıyor musunuz?
Tabii, farklıyı arıyoruz hep. Mesela sinemada şu anda Barış Akarsu'nun da hayatı var, başka biyografi önerileri de geliyor ama diyorum ki artık bana biyografi getirmeyin, tekrara düşmeyelim. Uluslararası çapta bir konu olmalı. Mesela bizim mafya dizileri uluslararası platformda iş yapmıyor. Ama maksat daha da değişik tutan bir format keşfetmek.
Yabancı filmlerde var mı, şunu ben yapsam dediğiniz film?
12 Kızgın Adam var. Esaretin Bedeli. 12 Kızgın Adam bir oda da çekiliyor ama hiç sıkmıyor.
PANDEMİ ÇIKTI EN ÇOK SİNEMA MÜZİKÇİLER MAĞDUR....
Cafeler de çoğu batık ya da kapalı, al götür ile olduğu kadar.Kırılma noktasını ne zaman yakaladınız?
Battık, çıktık ama ihtiyacı olanlara yardım etmeyi hiç bırakmadım, en batık halimde bile, sonra tutan bir kitap arayışına girdim ve Allah yardım etti bir taraftan, hatalarımızdan ders çıkardık. Lüks harcamalarımızı kıstık, götürü usulü iş yapıyoruz, iş bitiyor, elman gidiyor. Film 104 kişi ile çekiliyor, film bitince hepsi gidiyor....İş varsa para harca, iş yoksa gider olmasın.
Yapımcılar parasını nereden kazanıyor?
Gişeden. Gişe öncesi sponsor sonrasında televizyona ve dijital platformlara haklarını kiralıyorsun, Youtuba gelirleri de var. Haklar sendeyse 70 yıla kadar kazanırsın. Dijital platforma verirsen 1 kere alıyorsun paranı . O yüzden önce gişe 1. tercihimiz...
Zorlukları nedir yapımcılığın?
Tek bir projeye çok para harcanıyor, tutmazsa büyük para kaybedersiniz. Pandemiden dolayı, elemanların sürekli sağlık kontrolleri yapılıyor, servisler 8 kişiden fazla yolcu taşıyamıyor, her şey 3 katı masraf
Bergen'in de hayatı film oluyordu o da siz de mi?
Yok onu da başkaları çekecekti ama dönem itibarı ile ve masraflı diye 2,5 milyon da ödenmesine rağmen çekilmedi, vazgeçildi.
Netflix iyi bir gelir kaynağımı sizin için ?
13 dijital platform var, sadece Netflix yok. Orada tek sefer para alıyorsun ve Netflix orijinal yapımı oluyor, bir daha para kazanamıyorsun. Ben önce gişeden kazanmak istiyorum. Netflix bu hafta Dilberay filmimizi izleyecek ama değil 10 30 milyon da verse Netflix, gönlüm önce gişeden yana.
Setiniz eğlenceli geçiyor mu?
Geçiyor tabii beni bilmedikleri için patron olarak birader şuradan kap kitapları getir diyorlar.
Çok kaprisli oyuncular da var ama ?
Var da benim etrafımda öyle negatif enerjili insanlar barınmıyor. Ben keyif için yapıyorum bu işleri, uğraşamam öyle kaprislilerle.
Yabancı oyuncularda beğendiğiniz kimler var?
Al Pacino mesela Nicole Kidman olabilir...
Oyuncunun güzel olması gerekir mi?
Bence önce yetenek
Peki Can Yaman mesela İtalya' ya gitti orada da başarılı oldu, yakışıklı değil mi?
Ya tabii yakışıklı ama o İtalyanca bildiği orada yaşadığı için İtalya' dda tuttu. Mesela Masumlar Apartmanı'nda Ezgi Mola güzelliği ile mi tuttu, yo oynadığı rol beğenildi. Diğerleri zamanla unutuluyor.
Önce senaryomu, oyuncular mı?
Önce senaryo.
Ebru Eğinlioğlu
twitter.com @ SgnrGiornalista
instagram @ ebru_eginlioglu
facebook @ ebrueginlioglu
Yapımcı Aytaç Ağdağ ile Pandemi Sürecinde Sinemayı Konuştuk.....
Aytaç Ağdağ kimdir?
Aytaç Ağdağ İzmit' te doğup büyümüş. Çocuk yaştan çok büyük hayalleri varmış, hep başarılı olmayı hayal etmiş. Arkadaşlarını da hep yanında istermiş, bakın hep beraber kazanacağız, beraber işler yapacağız dermiş. Onlar da evet sen yap, bizi de hep düşün, dışarıda bırakma demişler. Sonra İstanbul' a gelmiş işadamı olmuş. Temay İnşaat, Codex Yazılım, Itouch Choclate, Arı, Üçdörtbeş, Çanta Pruva Akademi, Okumuş Adam, Tsunami Yayınlarının sahibi olmuş. Sonra da yolu bir gün Ahbap projesi ve Haluk Levent ile kesişmiş. Sonrasını kendinden dinleyelim...
Nereden aklınıza geldi film yapımcılığı?
Kitap yayıncılığı yaparken, O dan olmayan bir proje düşünüyorsun. Yazdırıyorsun, düzeltmelerini yaptırıyorsun, grafiğini yaptırıyorsun, derken olmayan bir ürün çıkıyor ortaya. Dedim ki aynı tarzda ikinci yapılacak ürün nedir? Sinema. Sonra bir vesile Ahbap ile Haluk ağabey ile tanıştık, ona yardımlarla, işlerinle güçlerinle beraberken tüm işlerinde onunla beraber olmaya başladık. Onu çok seviyorum ve işlerinde ilerlemesini istiyorum, çünkü o ne kadar büyürse, o kadar fazla insana yardımı dokunacak.
Sonra ?
Sonra işte ona bir albüm hazırlayalım dedik, türkü albümü, o da bitmek üzere. Biri dizi için Haluk Ağabey' den izin istedi o da o işlerle Aytaç ilgileniyor onunla görüşün deyince, ben kendimi sinema araştırır durumda buldum. O kişi ile anlaşamadık, o proje olmadı. Sonra elimize Diber Ay ile ilgili bir proje geldi, yapımcı ortak aradıklarını öğrendik. Proje ilgimizi çekti. Yaşam hikayesinde çok dramlar olduğunu gördük, şiddet, fakirlik ve ona rağmen güçlü bir kadın profili. Dedik ki bu olur, uluslararası bir proje olur.
Bütçesi ne kadardı?
Bütçe konusuna tam hakim olmadığımız için, bütçede tahminlerin üzerine çıktı. Sinemaların kapalı olması, Cinemaksimum'un da destekleyemeyecek olması bizi tek başımıza bıraktı. Ben tek kaldım ve onlarla da gişe ortağı olarak kaldım. 7 milyona mal ederiz diyorduk, 15 milyona mal oldu. Dedimki benim adım geçiyosa, çok kaliteli olsun.
Sizin yayınevleriniz olduğu için belli ki senaryo sıkıntısı çekmeyeceksiniz?
Şimdi bütün edebiyat öğretmenleri bizde, hepsi fenomen, onlara hangi senaryo filme dönüşebilir, araştırması yaptırttım. Zaten bu işe girdiğimi duyan, senaryosu olan insanlarda bana ulaşmaya başladı. Bana ulaşmak da zor değildir, patron randevu al, 10 kişiden geç mantığı ben de yoktur. Gücüm yettiğince, herkese yetişmeye çalışırım.
Çocukluğunuzda film, sinema, oyunculuk hayali falan var mıydı?
Yani şöyle benim şimdi pahallı arabalarla falan gezdiğimi görenler, beni hep böyle sanıyor, oysa ben gayet fakirlikten geldim ama hep büyük işler yapacağım diye hayaller kurardım. Şimdiki hedefimde de Amerika' ya gitmek var. Pandemi olmsaydı hatta oradaydım.
Peki yayıncılıkta kazandığınız paraların sinema sektöründe kaybolmasından korkmuyor musunuz?
Dilberay projesi çok iyi bir proje, tutmaması büyük bir şanssızlık olur. En iyi yönetmenlerden biri Ketche ile çalıştık. En iyi kameraları kullandık. 104 kişilik sabit kadro vardı.
Castı nasıl seçtiniz?
Harika Uygur ile çalıştık.
Ajans size diyor mu, öyle bir cast yapacağım ki, mutlaka tutacak?
Şöyle ki; ben hatır icabı kimseyi oynatmam. O role en uygun kim varsa o. Batacak film diye bir film yapacağız, onda eş, dost kimi bulursak oynatırız. Çünkü sokakta gördüğüm, simitçi, gazozcu hemen ağabey beni filmde oynat diyor.
Ama Amerika' da da çok büyük bütçeli filmlerde, binlerce kişi arasından noname oyuncular seçiliyor ama çok yetenekli oyuncular oluyor.
Ana kadroyu hazırladıktan sonra, yan rollerle, yetenekli noname isimler konabilir.
Kitabın da tutup tutmayacağını baştan anlıyor musunuz?
Tabii, farklıyı arıyoruz hep. Mesela sinemada şu anda Barış Akarsu'nun da hayatı var, başka biyografi önerileri de geliyor ama diyorum ki artık bana biyografi getirmeyin, tekrara düşmeyelim. Uluslararası çapta bir konu olmalı. Mesela bizim mafya dizileri uluslararası platformda iş yapmıyor. Ama maksat daha da değişik tutan bir format keşfetmek.
Yabancı filmlerde var mı, şunu ben yapsam dediğiniz film?
12 Kızgın Adam var. Esaretin Bedeli. 12 Kızgın Adam bir oda da çekiliyor ama hiç sıkmıyor.
PANDEMİ ÇIKTI EN ÇOK SİNEMA MÜZİKÇİLER MAĞDUR....
Cafeler de çoğu batık ya da kapalı, al götür ile olduğu kadar.Kırılma noktasını ne zaman yakaladınız?
Battık, çıktık ama ihtiyacı olanlara yardım etmeyi hiç bırakmadım, en batık halimde bile, sonra tutan bir kitap arayışına girdim ve Allah yardım etti bir taraftan, hatalarımızdan ders çıkardık. Lüks harcamalarımızı kıstık, götürü usulü iş yapıyoruz, iş bitiyor, elman gidiyor. Film 104 kişi ile çekiliyor, film bitince hepsi gidiyor....İş varsa para harca, iş yoksa gider olmasın.
Yapımcılar parasını nereden kazanıyor?
Gişeden. Gişe öncesi sponsor sonrasında televizyona ve dijital platformlara haklarını kiralıyorsun, Youtuba gelirleri de var. Haklar sendeyse 70 yıla kadar kazanırsın. Dijital platforma verirsen 1 kere alıyorsun paranı . O yüzden önce gişe 1. tercihimiz...
Zorlukları nedir yapımcılığın?
Tek bir projeye çok para harcanıyor, tutmazsa büyük para kaybedersiniz. Pandemiden dolayı, elemanların sürekli sağlık kontrolleri yapılıyor, servisler 8 kişiden fazla yolcu taşıyamıyor, her şey 3 katı masraf
Bergen'in de hayatı film oluyordu o da siz de mi?
Yok onu da başkaları çekecekti ama dönem itibarı ile ve masraflı diye 2,5 milyon da ödenmesine rağmen çekilmedi, vazgeçildi.
Netflix iyi bir gelir kaynağımı sizin için ?
13 dijital platform var, sadece Netflix yok. Orada tek sefer para alıyorsun ve Netflix orijinal yapımı oluyor, bir daha para kazanamıyorsun. Ben önce gişeden kazanmak istiyorum. Netflix bu hafta Dilberay filmimizi izleyecek ama değil 10 30 milyon da verse Netflix, gönlüm önce gişeden yana.
Setiniz eğlenceli geçiyor mu?
Geçiyor tabii beni bilmedikleri için patron olarak birader şuradan kap kitapları getir diyorlar.
Çok kaprisli oyuncular da var ama ?
Var da benim etrafımda öyle negatif enerjili insanlar barınmıyor. Ben keyif için yapıyorum bu işleri, uğraşamam öyle kaprislilerle.
Yabancı oyuncularda beğendiğiniz kimler var?
Al Pacino mesela Nicole Kidman olabilir...
Oyuncunun güzel olması gerekir mi?
Bence önce yetenek
Peki Can Yaman mesela İtalya' ya gitti orada da başarılı oldu, yakışıklı değil mi?
Ya tabii yakışıklı ama o İtalyanca bildiği orada yaşadığı için İtalya' dda tuttu. Mesela Masumlar Apartmanı'nda Ezgi Mola güzelliği ile mi tuttu, yo oynadığı rol beğenildi. Diğerleri zamanla unutuluyor.
Önce senaryomu, oyuncular mı?
Önce senaryo.
Ebru Eğinlioğlu
twitter.com @ SgnrGiornalista
instagram @ ebru_eginlioglu
facebook @ ebrueginlioglu