Antalya'da 1 kişiyi yaralayan aslanın kaçma anı kamerada
Antalya'nın Manavgat ilçesinde hayvan parkından kaçarak bir kişiyi yaralayan aslanın kafesten kaçma anı, güvenlik kamerasına yansıdı.
Manavgat ilçesinde 'Aslan Diyarı' adlı hayvan parkındaki kafesinden dün sabah saatlerinde kaçtıktan sonra S.K.'ı ağır yaralayan aslan, yeri tespit edildikten sonra avcılar tarafından tüfekle vurularak öldürüldü. Aslanın tarlada yaraladığı S.K., Manavgat'taki müdahalenin ardından Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ne geldi.
'HAYATİ ORGANLARINA ZARAR GELMEMİŞTİ'
AÜ Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, tedavisi süren K.'yi ziyaret etti. Hastanın sağlık durumuna ilişkin bilgi veren Prof. Dr. Özkan, “Süleyman Bey şu anda gayet iyi. Bize bir aslan ısırığı vakası olduğu bilgisi geldi. Bu, bildiğiniz üzere ikinci vakamız. Elbette bu tür vakalar hoş şeyler değil ama artık bu konuda bir tür merkez haline geldik. Süleyman Bey bu mücadeleden galip çıkmış. Kendi imkanlarıyla acilimize ulaştı. Hocalarımız acil girişinde karşıladı. Ciddi sıyrıkları ve yaraları vardı ancak hayati organlarına zarar gelmemişti" dedi.
'YARA BİRAZ DERİN OLSA FELÇ KALABİLİRDİ'
Hastanın ameliyatlık bir durumu bulunmadığını kaydeden Rektör Özkan, “En ciddi yaraları kulaklarındaydı. Kulaklarını neredeyse kaybediyordu, ama zamanında müdahale ettik ve şu an sağlamlar. Vücudunun bazı bölgelerinde, özellikle karnında ve bacaklarında yaralar var. Boynunda tam bir yara olmamakla birlikte önemli bir hasar mevcut. Şu anda boynunda bir koruyucu var. Bu nedenle bir süre daha takip edilecek. Yara biraz daha derin olsaydı felç kalabilir, ya da yüzündeki pençeler biraz daha yukarı gelseydi gözünü kaybedebilirdi" ifadelerini kullandı.
'YAKINDA TABURCU ETMEYİ PLANLIYORUZ'
S.K.'ın enfeksiyon tedavisinin sürdüğünü belirten Prof. Dr. Özkan, “Bundan sonra büyük bir cerrahiye ihtiyaç duyulmayacak gibi görünüyor. Hafta sonuna doğru, ciddi bir komplikasyon olmazsa, en geç önümüzdeki hafta başı taburcu etmeyi planlıyoruz. Gerçekten çok şanslıymış. Türkiye'de aslan saldırısı beklenmeyen, nadir bir durum. Hatta hocamızla, 'Literatüre katkı yaparız' diye konuştuk. Yetkililerin ve aslanı koruyan kişilerin gerekli takipleri yapması gerektiğini düşünüyorum. Sonuçta orada insanlar var, çocuklar var. Bir daha yaşanırsa, bu kadar şanslı olunmayabilir" diye konuştu.