Beşiktaş-Antalyaspor maçının ardından yazar görüşleri
Spor yazarları, Beşiktaş-Antalyaspor maçını değerlendirdi.
Hakeme rağmen! - Bilal Meşe (Skorer) Zirveye oynayan iki takımın kalan haftalarda işlerinin kolay olmadığını bir çok kez dile getirdik. Her takımın bir hesabı var, kimi klasmana girmeyi, kimi de kırmızı bölgeden sıyrılmayı hedefliyor. Örneğin Antalya, Eto’o gibi bir dünya markasını kadrosunda barındırıyor, artı etkili oyuncuları var. Onlar da tehlike bölgesinin şimdilik uzağındalar. Ne var ki, üç puanlı sistemde sekiz hafta kaldığını da gözardı etmemek gerekir.Nitekim, konuk takım lider Beşiktaş’a taa ki gole kadar kafa tuttu, pres yaptı, alan daralttı, pozisyonlara da girmedi değil. Ancak, savunma ile özellikle Boyko’yu aşamadılar. Oğuzhan’ın golü dışında, konuk takım savunması, öyle aman aman çok ciddi pozisyonlar vermedi.Öff ki öff! Valla gına geldi sizi yazmaktan biz sıkıldık, sizler her maçta eliti olsun, olmasın hata yapmaktan bıkmadınız! Alın size Hüseyin Göçek... Angelo’nun top eline çarparak yön değiştiriyor penaltının babası, Göçek ‘devam’ diyor. Bu pozisyonun iki dakika öncesinde Atiba cezaalanı içinde formasından çekiliyor, bunu da Göçek pas geçiyor. Hadi burdan yakın! Ne diyelim biz de şaşırdık vallahi! Kritik pozisyonlarda ‘doğru karar ver’ diye sana taktılar o FIFA kokartını! Yat -kalk skora dua et!İkinci yarıda Kartal, farkı açma ve skoru garanti altına alma adına müthiş bir baskı kurdu, rakip alana park etti. Ne var ki, üretilenler gollere dönüşmezken, son çeyrek de Beşiktaş strese girmesine karşın, kalan zamanı ayağa paslar yaparak rakibin skoru eşitleme arzusuna fırsat tanımadı.Kaleci Boyko, daha önce oynadığı maçlarda açıkcası bize pek de güven vermedi. Buna karşın alınan üç puanda onun da kurtarışlarıyla pay sahibi olduğunu söylemezsek ayıp ederiz.Gelelim Beşiktaş’ta son aylarda oynadığı futbolla müthiş beğeni kazanan Quaresma’ya... Tamam yan hakem pozisyonu iyi süzemedi, peki düdükten sonra topa vurarak, kararı protesto etmenin doğruluğunu nasıl savunabilirsin? Üstüne üstlük harika gidiyordun, kritik zirve yarışında cezalı duruma düşerek nasıl yalnız bırakırsın arkadaş? Güneş’in ikinci yarıya Olcay’ı Q7’nin yerine oyuna sürmesi bir teknik adam doğrusuydu.Gomez’i eleştirmek pek de doğru olmaz... Rakip savunmayla tek başına boğuşuyor, sürekli markaj altında.***Güne yine canlı bomba, yine masum insanların ölüm haberleriyle başladık... Bu ülkeyi yıkmaya, bölmeye asla gücünüz yetmeyecek bilesiniz, eyyy katiller! Ülkemizin güzel insanları buna asla müsaade etmeyecek kadar güçlüdür.
Yorgun ustalar - Attila Gökçe (Milliyet) Skor tabelasına takılmayın... Beşiktaş yine pas, dripling, yardımlaşma ve gol pozisyonu ile adeta gösteri yaptı. Antalyaspor da aynı biçimde karşılık verince keyifli, heyecan yaratan bir maç izledik. Futbolda her şeyin mükemmelini arayıp her takımdan Barcelona, Bayern, Real ya da Paris St.Germain örneklerini bekleyenler belki hayal kırıklığı yaşıyor. Olabilir. Ama yine de oynanan oyuna saygı duymak gerekiyor. Beşiktaş geçen hafta çıktığı Karadeniz seferinden kayıpsız 6 puanla dönünce futbolculara bir özgüven gelmiş. Rahatlamışlar. Bu arada fiziksel bir düşme de söz konusu. Bu yorgun haftayı göreceli olarak daha yavaş bir oyunla geçmeleri anlaşılabilir bir durum. Maça ısınırken sakatlık geçiren kaleci Tolga, yerini Boyko’ya bıraktı. Şenol Güneş’in son anda Alexis’i kulübeye çekip Trabzon maçında başarıyla oynayan Necip’i oyuna sürmesi ise sürpriz sayılmazdı. Boyko da Necip de iyi bir maç çıkardılar.Beşiktaş’ın attığı gol, Oğuzhan ve Sosa’nın spora sanatsal değer kattıkları kısa bir gösteriydi. Sosa’nın asist yaparken topa son dokunuşundaki yumuşaklığı unutmamak gerekiyor. Kerim Frei, Atiba, İsmail ve Quaresma yorgunluklarına rağmen takım oyununa ortak olmaya çalıştılar. Sarı karttan cezalı duruma düşen Quaresma’nın gergin halini dikkate alırsak ikinci yarıda yerini Olcay’a bırakması, Güneş’in olumlu hamlelerinden biriydi. Şunu da belirtelim: Euro 2016’da Alman Milli Takımı’na seçilip kariyerini yeniden üst düzeye çıkarmak isteyen Mario Gomez inanılmaz goller kaçırıyor. Olabilir. Pozisyona girmesi de takdir edilmeli. Ne var ki Antalyaspor’un iki stoperi Celuska ve Angelo’nun kaleci M’Bolhi’den önce davranıp en az üç golü önlediğini de kayda geçirmek gerek.. Böyle bir maçta Cenk Tosun oyuna daha erken alınamaz mıydı? Zor bir karar. Bizce Cenk en az 20 dakika oynamalıydı.Antalyaspor “Eto’o ve arkadaşları” gibi bir takım kimliği oluşturmuş. İyi niyetle mücadele ettiler. En az üç gol pozisyonu yakaladılar. Beşiktaş kornerleri, onlar da fırsatları boşa harcadı.Hüseyin Göçek’in, topun Diego’nun eliyle temasına penaltı kararı vermemesi tartışılıyor. İvan Bebek’i gördükten sonra Göçek’e bir şey diyemiyorum!
Yorgun Kartal zorlandı - Güntekin Onay (Vatan) Beşiktaş nedense maçların ilk 15-20 dakikalık bölümünde etkili olamıyor. Dün de maça iyi başlayan konuk Antalya oldu. Dakikalar ilerledikçe etkinliğini arttıran siyah-beyazlılar hakimiyeti eline geçirse de önceki haftalardaki üretkenliğinden uzaktı. Oğuzhan’ın bireysel becerisi ile önce rakibini eksiltip ardından Sosa ile 2’ye 1 yapıp attığı gol çok klastı. İlk yarıda Kerim Frei’ın top kayıpları ve yine Quaresma’nın taç çizgisinde kalması da Beşiktaş’ın oyununu olumsuz etkileyen faktörlerdi.2. yarıda daha kararlı bir Beşiktaş gördük. Özellikle top rakipte iken sahayı daha iyi parselleyen ve iyi baskı yapan Beşiktaş, maçı kopartacak 2. gole de 2 kez Gomez ile yaklaştı. Gomez son 3 maçta o kadar çok gol kaçırdı ki bunların yarısını atmış olsa 30 gol barajına çoktan dayanmıştı. Ancak genel anlamda Beşiktaş’ta dün ofansif alandaki aksiyonlar siyah-beyazlıların genel çizgisinin gerisindeydi. GEREKSİZ FAULLER YAPTI! Quaresma'nın yerine oyuna giren Olcay’ın ve maç boyunca etkisiz kalan Kerim’in olumsuz görüntüleri de Beşiktaş’ın hücum etkinliğini azaltan faktörlerdi. Sanıyorum Şenol Güneş, Quaresma’yı sarı kartı olduğu için oyundan aldı. Ancak maç sonunda “Keşke Kerim’i çıkartsaydım” diye düşünmüştür. İSMAİL, Oğuzhan, zaman zaman Sosa ve savunmada Necip ve Marcelo, Beşiktaş’ın iyileriydi. Necip dikkatliydi ve kritik hamleler yaptı. Ama bazı poziyonlarda bölgesini terk edip orta alana çıkarak gereksiz fauller yapıyor. Oyuna son 20 dakika giren Tolgay orta alanı toparladı ve pas trafiğini iyi organize etti. Atiba ise Beşiktaş’ın vazgeçilmezi olduğunu dünkü oyunu ile bir kez daha ispat etti. Kaleci Boyko’ya ise fazla iş düşmedi. KABUL etmek gerekir ki Antalya da Eto’o ve Makoun önderliğinde zaman zaman iyi işler yaptı. Özellikle Eto’o’nun delici pasları zaman zaman Beşiktaş savunmasını zorladı. Penaltı yasak mı? Salı günü Trabzonspor maçının ardından dün de Hüseyin Göçek’in Beşiktaş lehine 2 penaltıyı es geçmesi düşündürücü. Atiba’nın formasından çekilmesi ve Diego’nun elle oynaması açık birer penaltı olmasına rağmen Göçek bu 2 pozisyonda da oyunu devam ettirdi. Ayrıca Necip’in Eto’o’ya yaptığı hareket de penaltı. Milli ara Beşiktaş’a iyi gelecek. Takımda yorgunluk göze çarpıyor. Ayrıca Töre de bu süreçte sakatlıktan kurtulacaktır.
Bu futbol Beşiktaş’a yakışmadı - Ömer Güvenç (Vatan) Lamı cimi yok. Hiç evelemeden gevelemeden söyleyeceğim... Dünkü futbol lider Beşiktaş’a hiç yakışmadı. Senin Oğuzhan gibi, Quaresma gibi, Gomez gibi Frei gibi futbolcuların olacak, sen maçı sidik zoruyla 1-0 kazanacaksın. 90 dakikada Beşiktaş’ın yaptığı en iyi iş, Oğuzhan-Sosa paslaşmasından gelen tek goldü. Onun dışında ‘Helal olsun be’ dedirten pozisyonları bile yok gibiydi. Antalya'dan maç boyunca baskı geldi ve bu baskıyı da kıramadıkları için siyah-beyazlılar top yapamadılar. Quaresma, sarı görerek cezalı duruma düştü. Lafı uzatmadan söyleyeyim; yaptığın iş iş değil Quaresma. Böyle sarı görülmez. Nitekim Şenol hoca da kendisini 2. yarıda oyundan aldı. Beşiktaş'ın gol makinesi Gomez dün parmakla sayılabilecek kadar az pozisyona girdi. Tabii bu faturayı yalnızca Gomez’e kesmek haksızlık olur. Ne arkadan ne önden, ne sağdan ne soldan pas alamadı. Dün Beşiktaş’ta işini yapanlar biraz Necip biraz da Atiba’ydı o kadar. Koca takımda vasatı bulan 2 oyuncuyla maç kazanılıyorsa, Beşiktaşlılar herhalde ‘Bunda da bir hayır vardır’ diyorlardır. 1 PENALTI ES GEÇİLDİ... Özetle ben bu sezon Beşiktaş’ı kendi sahasında bu kadar kötü oynarken görmedim. Bundan önceki maçlarda oyuna sonradan girenler de iyi bir performans gösterirdi dün onu da göremedim. Bir daha sezon sonuna kadar Beşiktaş’ı böyle kötü görebilir miyiz? Zannetmiyorum... BU arada hep diyoruz ki Beşiktaş çok kötüydü ama bunda Antalyalı futbolcuların rolü de çok fazlaydı. Onların hakkını yememek lazım. Oyun alanının her bölümünde pres yaptılar. Beşiktaş kalesine biraz daha fazla oyuncuyla gelseler golü de bulabilirdi. Açık ve net söylemek gerekirse dün Beşiktaş’ın Antalya karşında oynadığı futbolun karşılığı kesinlikle 3 puan değildi. Hakem Hüseyin Göçek’in ise ikinci yarıda Diego’nun ceza sahası içersinde eline çarpan topta Beşiktaş’ın 1 net penaltısını es geçtiğini zannediyorum, yanılabilirim. Ama Göçek karşılaşma genelinde kesinlikle iyi bir performans sergiledi.