Rıze Sarraf olayının perde arkası...

Rıze Sarraf olayının perde arkası...

Büyük tartışmalara yol açan RIza Sarraf'ın iki bakanın elinden ödül almasının ayrıntıları ortaya çıktı.

Türkiye 3 gündür Reza Zarrab'ın iki bakanın elinden aldığı ihracat ödülünü tartışıyor.

Hürriyet'ten Vahap Munyar'ın yazısına göre Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) çatısı altındaki bir birlik başkanının açıklaması ise ilginç: "TİM yönetiminden Zarrab'ı arayıp, 'Törene siz gelmeyin' diyenler olmuş. Ancak anlaşılan o ki Zarrab, öyle bir   fotoğrafta yer almayı planlamış, özellikle törene kendisi katılmış."

Reza Zarrab, 847 milyon dolarlık ihracatla mücevherat sektöründe birincilik ödülünü almıştı.

Önceki akşam bir iftar sofrası... Masada çeşitli sektörlerden işadamları var... Koalisyon seçenekleriyle başlayan sohbet, kısa sürede Türkiye İhracatçılar Meclisi'nin (TİM) Reza Zarrab'a Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ve Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin elinden "ihracat şampiyonu" ödülü vermesine kaydı:
- O fotoğraf en çok Numan Kurtulmuş'u rahatsız etmiş olmalı. Halkın Sesi Partisi Genel Başkanlığı döneminde AK Parti'ye az mı, "Harun, Karun" benzetmesi yaptı.
- Zaten, "Zarrab'a ödül vereceğimden haberim yoktu" açıklaması yapmış.
TİM'in çatısı altındaki ihracatçı birliklerinden birinin başkanı olan işadamı araya girdi:
- Kurtulmuş, tören sonrası başlayan tartışma üzerine birkaç kez TİM yönetimini arayıp, "O fotoğrafta yer almama yol açarak beni çok zor durumda bıraktınız" demiş.
Bir başka ihracatçı prosedüre işaret etti:
- İlk 3'e giren ihracatçılara TİM yönetiminden, "Plaket almaya hak kazandınız. Şirketinizin bir yetkilisini törenimize bekliyoruz" mektubu gider.
Törene katılanlardan biri anımsattı:
- Ödül alan şirketler ve temsilen kimin alacağı anons ediliyor. Numan Bey madem o kadar rahatsız oldu, "Zarrab" adını duyduğu anda geri çekilip, fotoğraf karesine girmeseydi.
Törene katılanlardan bir başkası durum saptaması yaptı:
- Birincisi Numan Bey anons sırasında ismi duymamış olabilir. İkincisi, ben ismi duydum ama Zarrab sahneye çıktığında tanımakta zorlandım. Çok kilo vermiş.
TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi'yi yakından tanıyan işadamlarından biri söz aldı:
- Keşke TİM yönetimi Zarrab'ı önceden arayıp, "Şirketiniz ihracat şampiyonları arasında ödül alacak ama törene sizin katılmanızı doğru bulmuyoruz" deseydi.
Masadaki işadamları arasında ödülü savunanlar oldu:
- TİM, ödül listesini hazırlarken, "En fazla ihracat yapanlar" kriterine bakıyor. Örneğin vergi performansı TİM'i ilgilendirmiyor. Zarrab'ın şirketi Volgam Gıda İran'a 847 milyon dolarlık mücevher ihraç edip, listeye girmiş. Yani, TİM'in ödül kriterini tutturmuş.
TİM çatısı altındaki birlik başkanı şu bilgiyi paylaştı:
- TİM yönetiminden Zarrab'ı arayıp, "Törene siz gelmeyin" diyenler olmuş. Ancak, anlaşılan o ki Zarrab, öyle bir fotoğrafta yer almayı planlamış, özellikle törene kendisi katılmış.
Zeybekci zaten, "Vicdanen rahatım, ilk kez törende gördüm" savunmasıyla Zarrab'ın ödül almasını yadırgamadığını ortaya koyuyor... Buna, yıllardır "En çok ihracat yapan" kriteriyle şirketlerin ödüllendiridiğini vurguluyor.
O karede yer aldıktan sonra rahatsızlığını "yüksek sesle" göstermeye çalışan Kurtulmuş'u merak ediyorum...
Zarrab sahneye çıktığında durumu farketseydi, o an kenara çekilip "Ben bu karede yer almam" diyebilir miydi?

Çıkrıkçıoğlu'ndan Manukyan örneği

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanvekili Mustafa Çıkrıkçıoğlu'nu aradım:
- TİM, firmaların ihracat büyüklüğüne göre plaket veriyor. Zarrab da bu kritere uyuyor. Ayrıca, mahkumiyet de almış değil.
- Ama kamuoyu vicdanında bir mahkumiyet söz konusu değil mi?
- Bizim vicdan mahkumiyetini ölçmemiz söz konusu değil. Öyle bir kriterimiz de yok.
O an aklına genelev patroniçelerine vergi rekortmenliği ödülü verildiği günler geldi:
- Küçümsemek ya da hakir görmek anlamında söylemiyorum ama Matilt Manukyan yüksek vergi ödediği için devletten kaç kez plaket aldı. Orada da kriter verginin miktarıydı.