Trump'ın ekibinde yaprak dökümü

ABD Başkanı Donald Trump, göreve geldiğinden beri 9 istifa ve 5 görevden alma yaşandı.

Kabine ve yakın çalışma ekibinde yaptığı değişikliklerle dikkati çeken ABD Başkanı Donald Trump, son olarak ABD'nin BM Daimi Temsilcisi Nikki Haley’in istifasını kabul etti. Trump, başkanlık koltuğuna oturduğundan beri 9 istifa, 5 görevden alma yaşandı. En büyük değişim Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'nda gerçekleşti.

Görevinin ilk iki yılında kabinesinde ve yakın çalışma ekibinde onlarca değişiklik yapan ABD Başkanı Donald Trump, son olarak ülkesinin Birleşmiş Milletler (BM) Daimi Temsilcisi Nikki Haley’in istifasını kabul ederek, çalışma ekibindeki en yakın isimlerden birini daha kaybetti.

Kabinesinde Dışişleri Bakanlığı ve Ulusal Güvenlik Danışmanlığı pozisyonlarında değişikliğe giden ABD Başkanı Trump son olarak BM Daimi Temsilcisinin istifasını kabul ettiğini duyurdu.

Son dönemdeki değişiklikleri Twitter üzerinden duyurmayı tercih eden Trump'ın, Haley’in istifasını Beyaz Saray'daki ortak basın açıklamasıyla duyurması dikkati çekti.

Trump, Haley’in görevinden resmi olarak yıl sonunda ayrılacağını duyurdu ve ABD BM Daimi Temsilcisi görevine kimin getirileceğini birkaç hafta içerisinde açıklayacağını belirtti.

YAKIN EKİBİNDE YAPRAK DÖKÜMÜ SÜRÜYOR

İki yıldan az bir sürede gerek istifa gerekse kovulma şeklinde yakın çalışma ekibindeki birçok isme veda eden Trump, son olarak en güçlü destekçilerinden biri olarak görülen Haley ile yollarını ayırdı.

Bu değişikliklerle Trump, toplamda en kısa süre içinde en fazla kabine üyesi değişikliği yapan başkanlardan biri olarak şimdiden Amerikan siyaset tarihine geçti.

EN FAZLA DEĞİŞİKLİK ULUSAL GÜVENLİK DANIŞMANLIĞI'NDA

Göreve geleli yaklaşık iki yıl olan Trump, en fazla değişikliği, en yakın çevresindeki koltuklardan birisi olan Ulusal Güvenlik Danışmanlığı'nda yaptı.

Bu göreve ilk olarak seçim çalışmalarındaki en yakın isimlerden biri olan Michael Flynn’i 20 Ocak 2017 tarihinde getiren Trump, henüz ilk ayın sonunda Flynn'in istifasını kabul etmek zorunda kaldı.

Flynn, göreve gelmeden önce Rus yetkililerle görüştüğü iddialarının ardından yapılan baskılar sonrasında 13 Şubat 2017'de görevinden istifa etti.

Trump daha sonra bu göreve 20 Şubat 2017'de Korgeneral Herbert Raymond McMaster'ı getirdi. McMaster bu görevde yaklaşık 1 yıl kaldıktan sonra bu yıl 9 Nisan'da Trump tarafından görevden alındı.

Trump, McMaster’dan boşalan göreve ise aynı gün neo-muhafazakar bir isim olarak bilinen ve George Bush döneminde ABD'nin BM Daimi Temsilciliği görevini de yapan John Bolton'ı atadı.

TİLLERSON'IN YERİNE POMPEO

Öte yandan Trump'ın ilk kabinesinde Dışişleri Bakanlığı görevine atadığı eski Exxon Mobil Üst Düzey Yöneticisi Rex Tillerson, kabinede bir yılı aşkın bir süre görev yaptı.

Trump ile özellikle Kuzey Kore ve Körfez ülkeleri politikalarında sık sık çatışan Tillerson, yine Başkan Trump tarafından bu yıl 13 Mart'ta görevinden alındı. Trump, Tillerson’un yerine, İran karşıtlığıyla tanınan ve o tarihte CIA Direktörlüğü görevini yürüten Mike Pompeo'yu getirdi.

FBI DİREKTÖRÜ'NÜ KOVDU

Kabine değişikliğinde adeta bir rekora imza atan Trump’ın belki de en dikkati çeken adımlarından birisi ABD Federal Soruşturma Bürosu (FBI) Direktörü James Comey'i görevden alması oldu.

Trump’ın Rusya ile ilişkisine yönelik soruşturmayı da yürüten Comey'nin 9 Mayıs 2017'de görevine son verilmesi, Amerikan kamuoyunda zaten var olan "Trump-Rusya soruşturması" tartışmasını iyice alevlendirdi.

Comey'nin yerine ise 2 Ağustos'ta Christopher Wray getirildi.

BEYAZ SARAY'A SÖZCÜ DAYANMIYOR

Beyaz Saray’ın ilk Basın Sözcüsü olan Sean Spicer, görevinin ilk gününde adeta Washington basınına karşı bir savaş başlattı.

İlk basın toplantısına yaklaşık iki saat geç gelen Spicer, soru almadan sadece Trump’ın yemin törenine katılan kalabalık hakkında basının yaptığı “asılsız” haberlerden dolayı gazetecileri azarlayarak kürsüyü terk etti.

Basın mensuplarıyla yıldızı bir daha barışmayan Spicer, belki de Trump yönetimi içerisinde en fazla "dalga geçilen" isim haline geldi.

Sözcü Spicer, Trump'ın New York'tan finansçı arkadaşı Anthony Scaramucci'yi Beyaz Saray İletişim Direktörlüğü görevine getirmesinin ardından 21 Temmuz 2017'de istifa ettiğini açıkladı. Spicer görevi bıraktığında sadece 182 gündür Beyaz Saray'da çalışıyordu.

Spicer tartışması bitmeden Scaramucci de sadece 10. gününde görevinden alınarak yerine halen bu görevi sürdüren Sarah Sanders getirildi.

ÖZEL KALEM MÜDÜRÜ VE BİRÇOK DANIŞMANINI DA DEĞİŞTİRDİ

Trump'ın eski Özel Kalem Müdürü Reince Priebus da 28 Temmuz 2017’de koltuğundan ayrılırken, o günlerde Trump'ın kabinesinde İç Güvenlik Bakanı olan John Kelly 3 gün sonra onun yerine atandı.

Washington'da "ırkçı söylemleriyle" tartışmalara neden olan Trump'ın baş stratejisti ve belki de Trump’ın seçimleri kazanmasındaki en önemli isimlerden biri olan Steve Bannon ise 19 Ağustos'ta görevinden ayrıldı.
Bannon gibi aşırı sağcı görüşleriyle tanınan Trump’ın danışmanı Sebastian Gorka da ağustos ayının son günlerinde Beyaz Saray'a veda etti.

PRİNCE, KABİNEDEN AYRILAN İLK İSİM

Sağlık Bakanı Tom Price, yüksek seyahat harcamalarının ortaya çıkması üzerine kamuoyunda artan baskılara dayanamayıp 29 Eylül 2017’de görevinden istifa etti. Price, Trump yönetiminden ayrılan ilk bakan olarak kayıtlara geçti.

Trump'ın ikinci iletişim direktörü ve en uzun süre Trump'ın yanında görev yapan yardımcısı Hope Hicks de bu yıl 28 Şubat'ta görevinden ayrıldı.

Hicks depremi sürerken Trump'ın Baş Ekonomi Danışmanı Gary Cohn'un 6 Mart'ta "gümrük vergileri" tartışmalarını gerekçe göstererek istifa etmesi tartışmaları alevlendirdi.

Kendisine yapılan baskılardan ya da görüş farklılıklarından dolayı çevresinde sık sık değişikliğe giden Trump’ın Oval Ofis'te 20 Ocak 2017'de göreve başladığında ilk icraatlarından biri Adalet Bakanlığı görevini vekaleten yürüten Sally Yates'in görevine son vermek oldu.

Başkan Trump'ın "nüfusunun çoğunluğu Müslüman ülkelerden gelen kişilere vize yasağı" getiren tartışmalı kararını mahkemede savunmayacağını açıklayan Yates, bu sözlerinden saatler sonra kovulurken yeni yönetimin en hızlı görevine son verdiği isim olarak kayıtlara geçti.

Söz konusu vize yasağı kararına tepki gösteren UBER'in CEO'su Travis Kalanick de, 2 Şubat'ta Beyaz Saray Ekonomi Danışma Konseyinden ayrıldığını açıkladı.

Sonraki Haber