Ekonomi reformu paketine uzmanlardan ilk yorum

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın açıkladığı ekonomi reformlarını değerlendiren İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Kadir Tuna, ''Yıl bitmeden etkisi görülecek. Biz bunu büyüme tarafında da istihdam tarafında da göreceğiz. Özellikle kısa vadeli etkilerini göreceğiz'' dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan kamu ve özel sektörü ilgilendiren Ekonomi Reformları'nı açıkladı. Uzmanlar Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamalarını değerlendirdi. İstanbul Üniversitesi Öğretim Üyesi Kadir Tuna reformların yıl bitmeden etkisini göstereceğini belirtti.

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ SEFER ŞENER:

Gerçekten kapsamlı reform paketi, bazı noktalar net olarak ortaya çıktı. Makro ekonomik verilerle ilgili beklentiler karşılandı. İstihdamla ilgili değişik düzenlemeler var. Makro veriler iyi geliyor zaten topluma yansıyacak kısımları neresi diye merak ediliyordu. Bugünkü pakette onu da gördük. İşin makro boyutu ve toplumun refahını arttırmaya yönelik kısmı da düşünülmüş. İstihdamla ilgili kısım dikkatimi çekti. 5. ve 6. bölgelere ilk etapta ucuz kredi getirilmesi 850 bin kişiyi ilgilendiren vergiden muaf tutulması halka yansıyacak kısmı. 850 bin kişiyi etkileyeceğine göre, beyannameler kaldırılacağına göre, istihdam getirileceğine göre şunu düşünüyoruz bundan önceki paketler makro verilere dönüktü. Bunun en büyük farkı halka yönelik bir paket. Uygulanması çok daha önemli. Cumhurbaşkanı 3'er aylık dönemlerde denetleneceğini bildirdi. Reform paketi yapıyorsanız nasıl uygulanacağını da ortaya koymanız gerekiyor.

Döner sermayeler buraya yeni bir düzenleme getiriliyor. Alımlar değil, kiralamalar da gündeme gelmişti. Bununla ilgili de düzenleme geliyor. Özellikle cari açığın kapatılmasına yönelik katma değeri yüksek ürün üretilmesinden geçiyor. Bu da reform paketiyle sağlanacak. İthalata dayalı değil yerli üretime dayalı ürünleri ihraç etmeye dayalı. Turizm gelirlerinin de pandemiden dolayı düştüğü dönem çok anlamlı buluyorum.

Enflasyon konusunda çok başarılar elde edildi. Hem merkez bankasının hem hükümetin ana hedefi var. MB aldığı kararlar tek haneliye indirmeye yönelik. Halkın refahını arttırmak enflasyon demek. Dediğim gibi reformlar açıklanıyor söyleniyor. Kısa orta ve uzun vadedeki geleceğini tartışmak gerekiyor. Şeffaflığı sağlayacağız. Kurul oluşturuyoruz. İzleme komitesiyle ilgili dedi. Cari açık ve enflasyonlarla ilgili alacağınız kararlar şeffaflığın sağlanması açısından önemli. Şeffaflık sağlanırsa istediğiniz sonuçlar elde edilir.

İstihdamla ilgili kısımda istihdamda neler yapacağınız çok önemli. Doğal olarak pandemiyi önlemek için küçük esnaf kapalı kaldı. Küçük esnaf kapalı kaldı. Küçük esnafla ilgili.

Onun için istihdam kısmı özellikle küçük esnafı ilgilendiren kısımla ilgili. Tüm bu durumları düzenleyince yapısal sorunları düzenliyorsunuz. Hem şeffaflığı arttıracak düzenlemeler hem de istihdam düzenlemeleri yapısal anlamda önemli. O kadar çok madde var ki. Yeşil Enerji mesela... Avrupa'da taşıtların tamamı elektrikli hale gelecek. Yeşil enerji özellikle son dönemli nükleer yatırımlar da değerlendirildiğinde yeşil enerjide ciddi teşviklerin geleceği görünüyor.

KOBİ'nin dijitalleşmesiyle ilgili önemli adımlar atılıyor. Emeklilikle ilgili, BES'in arttırılmasıyla ilgili, 18 yaş altıyla ilgili önemli düzenlemeler getiriliyor. Bu reformlar gelecek tasarlanmış ben kesinlikle uygulama kısmıyla ilgileniyorum.

Takip edilmesi lazım. Bunların uygulanması lazım. 1980'lerde net yabancı sermaye teşvikini göremiyorduk. Yasası vardı. Ne zaman 2003'te kanun çıkarıldı yeniden. Uygulanması ne zaman gündeme getirildi. O zaman Türkiye 20 milyar dolarlık doğrudan yabancı yatırımlarını yakaladı.

Uygulama kısmına bakmak lazım. Uygulama kısmında denetleme yapılırsa, kiralama ve alımlarla ilgili, döner sermayeye düzenleme getiriyor. Meclisin denetimi sağlanmaya çalışılıyor. Makro verileri iyileştirelim deniliyor. Kamu maliyesine dönük olan kısımlar en önemli olanlar. Bu yıl yüzde 3,6 bütçe açığı. Buna dönük de önemli düzenlemeler yeniden getiriliyor. Kamu borçlarıyla ilgili AB'nin tamamından rakamların iyi olduğunu iyileşmeye ne gibi katkılar sağlanır, devamlılığı nasıl sağlanır, önümüzdeki dönemde takip edildikçe beraber göreceğiz.

2021'i olumlu kapatan Çin ve Türkiye. Cumhurbaşkanımızın 2023'te ilk 10 ekonomiye gireceğiz uzak görünen hedef değil. Türkiye şu an da önemli yere geldi. 13. büyük ülke oldu. Bundan sonraki süreçte pandemi etkileri de gidince uzak görünen bir hedef değil. 2023'ü beklemek lazım. Ne kadar uygulandığını görmek lazım.

 İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ KADİR TUNA:

Hem şeffaflık hem de hesabın artacağını söyledi. Bütçede birlik sağlanacağı belirtti. Yabancı sermaye açısından son derece önemli. Kamunun denetim mekanizması da oluşmuş durumda. Kamudaki tasarruf vurgusu bunların başlıklarını verdi. Kamuda dikkatli ve özenli davranılacağını belirtti. Kamuda belli standartlar içinde alım gerçekleştireceğini belirtti. Bu da önemli vurgulardan biri. Tartışılan konulardan biri araç alımlarında standartların olması isteniyordu. Birçok kurumun kaynakları kullanması açısından da daha doğru olacak. Kamu ihale sisteminin denetlenebilirliğinden bahsetti. İhalelerin doğru yönlendirilmesi kamu kaynaklarının doğru kullanılması açısından önemli. 3 aylık denetimlerde bunu net olarak görebilecek herkes.

Paketin başlıklarına baktığımızda çok geniş bir paket. Bazıları aslında önceki dönemde başlamış ve devam eden süreçlerdi. Burada ana unsurlardan biri Türkiye’nin kendi kaynaklarını kullanması… Biz bunun olumlu etkilerini de görmeye başladık. Paketin içinde bu da iyileştirilerek devam ettiriliyor. İhracatın desteklendirilmesi… Cumhurbaşkanımızın vurgu yaptığı şu ihracatın tabana yayılması. Bunun etkisini bu yılın ikinci yarısından itibaren görmeye başlayacağız. Halka arzların destekleneceğinden bahsetti. Yıl bitmeden etkisi görülecek. Biz bunu büyüme tarafında da istihdam tarafında da göreceğiz. Özellikle kısa vadeli etkilerini göreceğiz.

İSTANBUL AYDIN ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM ÜYESİ PROF. DR. SEDAT AYBAR:

Takip sistemi, burada yapılan önemli bir vurgu reformların sürekli olacağı. Yakından izleme söz konusu olacak. Bu da gerçekten de son derece önemli bir durum. İçinde yaşadığımız hızla değişen dünyada bu tür uygulamaların canlı şekilde takip edilebilmesi, bunların uygulamada belli esneklikler içerisinde hayata geçirilmesi önem arz ediyor.

Kamu disiplini ve kamu maliyesinin disiplinli şekilde sağlanıyor olması. Birincisi getirilecek kısıtlamalar ve tasarruflar. Bu konuda hem bilişim teknolojileri devreye sokularak bu şekilde idare edileceği ön plana çıkılıyor.

İkincisi, döner sermayesi zarar eden bir takım kurumların unsurların devre dışı bırakılacak olması. Ve bunun da sürekli takip edilecek olması.

BEYKENT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRÜ PROF. DR. MURAT FERMAN:

Sayın Cumhurbaşkanımızın bu kapsamlı beyanlarında iki temel kulvarda yürüdüğü görüldü. Bir tanesi makro ekonomik politikalar, diğeri kamu politikaları.

İyi bir örgüyü görüyoruz. İç ticaretin kolaylaştırılması ve rekabetçi politikalar ile piyasa denetimi ortaya konuldu.

Öne çıkan ne derseniz, müjdesini verdiği birkaç yeni bağımsız kurumdan bahsetmek isterim. Çünkü bu yapısal düzenlemeler veya reformların dışında bu yeni kurumsal yaklaşımlar bundan sonra herhalde işleyişi değişecek. 

ABDURRAHMAN KAAN - MÜSİAD BAŞKANI 

Gelişmekte olan ülkelerin tarihlerinin en kötü büyüme performanslarından birini sergilediği 2020 yılında, Türkiye ekonomisi yüzde 1,8 oranında büyümüştü. Aynı zamanda yılın son çeyreğinde kaydedilen 5,9 puanlık büyüme de 2021 yılı için ciddi bir motivasyon kaynağı olmuştu.

Söz konusu gelişmelerde geçtiğimiz yılın Mart ayında açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinin piyasalara sunmuş olduğu destek ve teşviklerin etkisi belirgin bir şekilde hissediliyordu. Nitekim 2020 genelinde ekonomi yönetiminin salgından etkilenen kesimlere yönelik sağladığı destekler milli gelirimizin yüzde 10’una ulaşmış, yalnızca nakit olarak sağlanan destek toplamı 45 milyar TL’yi aşmıştı.

Böylece Ekonomik İstikrar Kalkanı, Covid-19’un oluşturduğu şok ile ciddi bir sarsıntı geçiren Türkiye ekonomisine can suyu olmuştu. Bu bağlamda Cumhurbaşkanımız Sn. Recep Tayyip Erdoğan tarafından bugün açıklanan Reform Paketi de, iş dünyası adına, 2021 yılında ekonomik aktivitenin yönünün pozitifte tutulacağına dair oldukça memnun edici bir gelişme olmuştur.

Biz de MÜSİAD olarak, geçtiğimiz Aralık ayında Hazine ve Maliye Bakanımız Sn. Lütfi Elvan ve Adalet Bakanımız Sn. Abdulhamit ile bir araya gelerek; kendilerine çalışma hayatı, vergi ve ödemeler, teşvik ve destekler, finansman ve hukuk ortamı başta olmak üzere, birçok konuyu ele alan 100 maddelik bir öneri seti sunmuştuk.

İş dünyasının birçok talebine oldukça olumlu bir yaklaşım arz ettiğini gördüğümüz bu Reform Paketi ile birlikte, geçtiğimiz yılın üçüncü çeyreğinden itibaren piyasalarda gözlenen V tipi toparlanmanın çok daha fazla sektöre yayılacağına inanıyoruz.

Bilhassa dar gelirli esnafımıza sağlanan Gelir Vergisi muafiyeti ve beyan yükümlülüğünün kaldırılması, ekonomimizin lokomotifi konumunda bulunan KOBİ'lerimizin iş hacminde ciddi bir artış sağlayacaktır. Açıklanan desteklerle birlikte kamu maliyesi, enflasyonla mücadele, finansal sektör ve cari açıkla mücadele noktasında ekonominin direnci artacaktır.

Harcama disiplininin sağlanması, kamuda israfın azaltılması, bütçenin yeniden imar edilmesi ve nakit yönetiminde verimliliğin artırılması; kamu harcamaları ve yatırımlarının ekonomik büyümeye verdiği katkıyı artıracaktır.

Çıkarılması planlanan Sektörel Kamu Alımları Kanunu, Kamu-Özel Sektör İşbirliği Kanunu, Hâl Yasası, Katılım Finans Kanunu ve kurulması planlanan Sağlık Endüstrisi Başkanlığı, Yazılım ve Donanım Endüstrisi Başkanlığı, Merkezi İzleme Komitesi, Fiyat İstikrarı Komitesi ve Risk Merkezi gibi düzenleyici ve denetleyici yapılar sayesinde; yatırımlardan finansa, teknoloji ve üretimden fiyat istikrarına kadar birçok alanın bayındırlaştırılması sağlanacaktır.

Ayrıca ihdas edilmesi planlanan Cumhurbaşkanlığı Ekonomi Koordinasyon Kurulunun ve Hazine ve Maliye Bakanlığı Finansal İstikrar Komitesinin de; kamunun gözetim ve denetiminin artırılmasının yanı sıra, kamu dışı kurumlarla olan koordinasyon ve istişare mekanizmasını da daha verimli hâle getireceğine inanıyoruz.

Türkiye ekonomisine taze kaynak girişi sağlayacağına inandığımız bu Reform Paketi ile birlikte, iç talepten yatırım harcamalarına kadar birçok parametrede hızlı bir gelişim gözlenecektir. Böylece son dönemde parasal sıkılaştırma adımlarıyla birlikte nispeten baskı altında kalan ekonomik aktivitedeki toparlanma hızı da yılın ikinci çeyreği itibariyle ivme kazanacak; Türkiye ekonomisi pozitif büyüme patikasında yoluna devam edecektir.

ŞEKİB AVDAGİÇ - İTO BAŞKANI

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, “Yeni normale reform aşısı, yerli ve yabancı yatırımcıya tedarikte Türkiye’yi işaret edecektir. Cumhurbaşkanımızın açıkladığı ve odağına yatırımın, üretimin, ihracatın ve istihdamın teşvik edilmesini koyan kapsamlı reformlar, sonuçları kısa vadeyi aşamayan faiz artışı gibi adımların çok ötesinde neticeler verecektir” değerlendirmesinde bulundu.

Avdagiç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bugün gerçekleştirilen "Ekonomi Reformları Tanıtım Toplantısı"nda açıkladığı kararların odağına yatırımların teşvik edilmesi ile iç ve dış ticaretin kolaylaştırılması konularının konulmasının çok isabetli olduğunu söyledi. Avdagiç, yeni yol haritasının salgın şartlarında toparlanmaya çalışılan bir dönemde, yatırımcıların Türkiye’ye güvenini artıracağını kaydetti.

“VERGİ POLİTİKALARININ SADELEŞTİRİLMESİ ÖNEMLİ BİR HEDEFTİR”

Avdagiç, “Yatırım teşvik ve vergi politikalarının sadeleştirilmesi ile öngörülebilirliğini artıran adımlar atılması son derece önemli. Keza 850 bin esnafımızın gelir vergisinden muaf tutulması ve beyan yükümlülüklerinin kaldırılması, ilave istihdam sağlayan firmaların 100 bin lira kredi kullanabilecek olmaları da ezber bozan kararlardır” diye konuştu.

Avdagiç, yeni oluşturulacak Ekonomi Koordinasyon Kurulu ve Finansal İstikrar Komitesi yapılarının da sorunlara ortak çözüm bulunmasını hızlandıracağını kaydetti.

İTO Başkanı Avdagiç, “Pandemi ile birlikte para politikalarından çok maliye politikalarının önem kazandığı bir süreç yaşıyoruz. Bugün açıklanan ekonomi reformları, Merkez Bankası’na yapılan ve ekonomiye yük getirecek olan faiz artırma baskılarına karşı da pozitif bir plan ortaya koymuştur. Bu değerli reformların Cumhurbaşkanımızın da belirttiği gibi ‘etki değerlendirmesiyle’ birlikte paylaşılmasının faydasını da göreceğiz” dedi.

Şekib Avdagiç, son dönemde İTO olarak Hazine ve Maliye Bakanlığı ile istişarelerde bulunduklarını belirterek, “Reform paketine ilişkin önerilerimizi bakanlığımıza iletmiştik. Pakette iş dünyamızın beklentilerinin dikkate alınmasından dolayı Hazine ve Maliye Bakanımız Lütfi Elvan ile ekonomi yönetimine teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

Sonraki Haber