''Kızgın asfalta yatırıp...''

İzmir'de Kara Harp Okulu İntibak Kampı'nda FETÖ'cü komutanların işkence yaptığını ve okulu bıraktığını söyleyen Ömer Faruk Birten, ihtiyaç halinde göreve dönmeye hazır olduğunu söyledi.

İzmir'in Maltepe ilçesinde Kara Harp Okulu İntibak Kampı'nda gördüğü eğitim sırasında Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) mensubu komutanların işkence ve psikolojik baskılarına maruz kaldığı için okuldan ayrılmak zorunda kalan Ömer Faruk Birten, ihtiyaç halinde yeniden seve seve göreve dönebileceğini belirtti. Birten, ‘Eğitim sırasında kızgın asfalta yatırıp vücudumuzu yakıyorlardı’ diye konuştu. Cemaat mensuplarının ailesine ulaştığını ve ‘Bizim yanımızda olun çocuğunuz kurtulsun’ teklifinde bulunduklarını söyleyen Birten, ‘Hem hayallerimiz yıkıldı, hem psikolojimiz bozuldu’ dedi.     

Birten yaptığı açıklamada, 2006'da Işıklar Askeri Lisesi'ni kazandığını, 2010'da mezun olarak Maltepe Kara Harp Okulu İntibak Kampı'na katıldığını söyledi. 

“ÇOK KÖTÜ ANILARIMIZ OLDU”

Burada, isimlerinin FETÖ mensubu komutanlarca fişlendiğini, ayrı bir eğitime tabi tutulduklarını anlatan Birten, "Çeşitli işkencelere maruz kaldık. Benim gibi vatansever, askeri eğitim görmüş ve iyi eğitilmiş insanları çıkarıp bizim yerimize kendi adamlarını, yönlendirebilecekleri adamları Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK) içerisine sokmaya başladılar. Çok kötü anılarımız oldu. Psikolojik olarak yaklaşık 1-2 sene kendimizi toparlayamadık. Bu baskılar nedeniyle ayrıldığımızda derdimizi anlatamadık ama yine de bir şekilde kendimizi toplayabildik. Bir şekilde hepimiz meslek sahibi oldu. Şu anda Elektrik-Elektronik Mühendisliği son sınıf öğrencisiyim." diye konuştu.

“UZUN SÜRE SUSUZ BIRAKTILAR”

Birten, ilk başlarda çok uzun zaman susuz bırakıldıklarını, bunun askeriyede "eğitim" adı altında yapılan bir iş olmadığını aktararak, çeşitli işkencelere maruz kaldıklarını dile getirdi.

“KIZGIN ASFALTA YATIRIP…”

"Bize, belli bir grup öğrenciye ayrı bir eğitim adı altında işkence yapmaya başladılar." diyen Birten, "Kızgın asfalta yatırıp üstümüzde sadece şort ve benzeri ince kıyafetler varken vücudumuzun yanmasını sağlıyorlardı." dedi.     

"ASKERLİK KABİLİYETİNİZ YOK"     

Fiziksel baskıların yanında psikolojik baskılara maruz kaldıklarını anlatan Birten, komutanların kendilerine "asker olamayacakları, istifa edip dışarı çıkmaları durumunda başarılı birey olacakları" şeklinde telkinde bulunduğunu, bir yandan da "askerlik mesleğine kabiliyetleri olmadığı, askeri liseyi boşuna okudukları" şeklinde cümleler kullandıklarını dile getirdi.     

“SİZ VATAN HAİNİSİNİZ” DİYORLARDI

Birten, "Siz vatan hainisiniz, burada yapamazsınız, biz sizi Kara Harp Okulu'nda istemiyoruz.' şeklinde cümleler kullanıyorlardı, hakaret ediyorlardı. Biz vatanımızı ve milletimizi severek gençliğimizin en güzel yıllarını 14 yaşında evimizden ayrılarak askeri liselere katıldık. Subay olma hayaliyle hedeflerimizi kurduk ve hayatımızı buna göre şekillendirmek için en iyi şekilde çalıştık ama karşılığı olarak çok büyük işkencelerle istemeye istemeye bu okullardan ayrılmak zorunda bırakıldık." ifadelerini kullandı. 

Vücudunun belli bir zamandan sonra aşırı yorgunluğun etkisiyle dayanamayacak hale geldiğini, kamp süresi boyunca son 1 haftada 5 kez yorgunluktan bayıldığını anlatan Birten, revire götürülüp serum takıldıktan iki saat sonra tekrar eğitime devam etmeye başladıklarını kaydetti.    

"SENİ SUBAY ÇIKARMAYACAĞIM"     

Takım komutanı bir üsteğmenin kendisini alıp dağlara çıkarmaya başladığını ifade eden Birten, "Beni kimsenin olmadığı zamanda yanına çekip, 'Ömer Faruk Birten, sen burada istediğin kadar eğitimlere, fiziksel ve psikolojik baskılara dayansan da ben seni subay çıkarmayacağım.' tarzında cümleler kullandı. Bu cümlelerin nedenini sordum, 'Yaptığım bir suç mu var?' dedim ama bana hiçbir şekilde cevap vermedi." şeklinde konuştu.     

Birten, ondan sonra kendisini ve arkadaşlarını burada barındırmayacaklarını anladığını söyledi.     

"BİZİM YANIMIZDA OLUN, ÇOCUĞUNUZ KURTULSUN"

Işıklar Askeri Lisesi'nde hiçbir disiplin ve ders sıkıntısı yokken İzmir'deki okula geçtikten sonra çeşitli bahanelerle cezalar almaya başladığına dikkati çeken Birten, sözlerini şöyle sürdürdü:     

"Hafta sonu tatillerim kısıtlandı ve psikolojik olarak bir baskıya alınmaya başladım. Bu sıralar evime FETÖ'nün mensupları bir şekilde ulaşmışlar ve aileme şu cümleleri kullanmışlar. 'Senin oğlun şu anda okul hayatında sıkıntılar çekiyor veya ileriki hayatında sıkıntılar çekebilir. İsterseniz bu durumdan kurtulabilirsiniz, bizim yanımızda olun.' tarzında konuşmalar yapmışlar. Ben okul hayatım boyunca FETÖ yapılanmasıyla ilgili çeşitli kitaplar ve yazılar okumuştum. Belki bunları okuduğumuz kütüphaneden araştırıp beni fişlemiş olabilirler çünkü kendileri için gerçekten tehdit unsuruydum. Ne kadar tehlikeli bir örgüt olduklarını 2008'den beri farkında olan kişilerdik. Aileme kesinlikle bu 'cemaat' denilen terör örgütünden uzak durmaları şeklinde nasihatte bulundum. Ailem de bana zarar gelmesin diye hiçbir şekilde onlara bulaşmadılar."

"HEM HAYALLERİMİZ YIKILDI HEM PSİKOLOJİMİZ BOZULDU"

İntibak kampından ayrıldıktan sonra bu işin peşini bırakmamaya karar verdiğini, haklarının yendiği gerekçesiyle gerekli yerlere mail attığını, polise gidip işkenceleri yapanlar hakkında suç duyurusunda bulunduğunu vurgulayan Birten, suç duyurusunda bulunduğu komutanların şu anda FETÖ soruşturması kapsamında tutuklandığı söyledi.

"Mağduriyetimizin boyutu çok büyüktür, hem hayallerimiz yıkıldı hem psikolojimiz bozuldu." diyen Birten, sözlerini şöyle tamamladı:     

"Bu şekilde çok zor bir süreç atlattık. Yine biz hiçbir zaman vatanımıza küsmedik, TSK'da olmasa da dışarıdaki hayatımızda vatanımıza ve milletimize yine bir şekilde hizmet ederiz. Canımız ne kadar yansa da biz devletimize küsmedik, hiçbir şekilde yanlış bir hareket yapmadık. Yapmamız gereken bir şey olursa seve seve yapar, ölürüz. Bununla ilgili iade-i itibar talep ediyoruz. Devletimizin bize ihtiyacı olursa seve seve tekrar gitmeye razıyım."

Sonraki Haber