2016 Yılı Bütçesi Tbmm Genel Kurulunda

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Albayrak: (1)- "Hem ülkemizin gelişmesine katkıda bulunacağız hem doğal kaynaklarımızı sonuna kadar kullanacağız hem de çevreyle barışık bir Türkiye'ye yatırım yapacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın"- "(Doğalgaz arz gü

TBMM (AA) - Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak, "Hem ülkemizin gelişmesine katkıda bulunacağız hem doğal kaynaklarımızı sonuna kadar kullanacağız hem de çevreyle barışık bir Türkiye'ye yatırım yapacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın" dedi.

Albayrak, TBMM Genel Kurulunda, 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı'nın görüşmeleri sırasında Hükümet adına yaptığı konuşmada, enerji alanında 2015 yılı küresel çalkantılar ve küçülmelerle geçerken, Türkiye'nin hedefleri doğrultusunda büyümesini sürdürdüğünü söyledi.

"Öyle ki bu büyümeyi küresel enerji piyasalarındaki krizlerin yanında çevremizde yaşanan büyük bölgesel krizlere rağmen gerçekleştirdik" diyen Albayrak, şöyle devam etti:

"Özellikle Rusya'nın Ukrayna'ya müdahalesi, ticarette önemli bir ortağımız olan Irak'ta DAEŞ terör örgütünün eylemleri ve Suriye'de yaşanan, her geçen gün insanlığın yüreğini parçalayan iç savaşın bölgedeki enerji işbirliğine ve bölgenin arz güvenliğine etkisine hep birlikte şahit olduk. İşte böylesine bir ateş çemberi içinde çok şükür ülkemizin ve milletimizin enerji ihtiyacını karşıladık. Yaşadığımız bu süreçler, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının sorumluluğunu bir kat daha artırırken özellikle arz güvenliği noktasında omuzlarımızdaki yükü de net bir şekilde ortaya koymaktadır."

Bölgenin içine düştüğü durumun ve yaşanan gerilimlerin yakın gelecekte kesin bir çözüme kavuşmasının zor göründüğünü dile getiren Albayrak, öte yandan, önümüzdeki on yılda enerji talebinin 2 kat artmasının gözle görünür bir gerçek olduğunu vurguladı.

Albayrak, "Bütün bunlarla birlikte Türkiye'nin arzu ettiği büyümeyi yakalaması için ihtiyacı olan enerji alanındaki büyüme hedeflerimizden asla vazgeçmiyoruz. Bu büyümeyi dışa bağımlılığı azaltarak, yerli ve yenilenebilir kaynaklarımızdan azami ölçüde yararlanarak, rekabetçi, şeffaf, tüketiciyi koruyan ve çevresel sürdürülebilirliği dikkate alan bir yaklaşımla karşılamayı hedefliyoruz" ifadesini kullandı.

Albayrak, bakanlığın, ihtiyaç duyulan enerji arzının sağlanması için gerekli stratejiyi belirlerken ilgili kurumlar ve özel sektör işbirliğiyle önemli proje ve yatırımların hayata geçmesi için uğraş verdiğini dile getirdi.

Türkiye'nin, enerji kaynakları bakımından zengin bir ülke olmadığını belirten Albayrak, ülkenin, önümüzdeki 10 yılda mevcut hızla büyümesi için en fazla yatırım yapması gereken alanların başında enerjinin geldiğini kaydetti.

Albayrak, "Sanayinin bir numaralı ham maddesi olan enerjiyi ne kadar ucuza alabilirsek yatırımların da buna bağlı büyümenin de hızlanacağına inanıyoruz. Bu kapsamda, arzu edilen büyüme rakamlarının karşılanması, Türkiye'nin orta vadede hedeflerine ulaşması için enerji sektöründe önümüzdeki 10 yılda asgari 100 milyar dolarlık yatırıma ihtiyacımız var. İşte bu yatırımları sağlamak için ulusal ve uluslararası iş dünyasına, enerji alanına güvenilir, şeffaf bir yatırım ortamını sağlamamız elzemdir" dedi.

-"Türkiye'nin enerji kapasitesini kat kat büyüttük"

Türkiye'nin enerji kapasitesini kat kat büyüttüklerini vurgulayan Albayrak, şu bilgileri paylaştı:

"Ülkemizin birincil enerji talebi 2014 yılında 123,9 milyon TEP (ton eşdeğer) dediğimiz rakamda gerçekleşti. Birincil enerji talebi içerisinde doğalgazın payı yüzde 32,5, kömürün payı yüzde 29,2, petrolün payı yüzde 28,5, hidroelektrik enerjinin payı yüzde 2,8'dir. Yenilenebilir enerji kaynaklarının payı ise yüzde 6,7 ve diğer kaynaklar 0,3 civarında gerçekleşmiştir. Birincil enerji talebimizin yüzde 30'u çevrim sektöründe, yüzde 24'ü konut ve hizmet sektöründe, yüzde 23'ü sanayide, yüzde 19'u ulaştırma, yüzde 4'ü de diğer sektörlerde gerçekleşmiştir. 2023 yılına doğru giderken, bu oranda büyümeye bağlı olarak asgari 218 milyon TEP'e ulaşacak birincil enerji talebinden bahsediyoruz.

Elektrik enerjisine geldiğimizde son 13 yıllık süreçte artış oranımız yıllık yüzde 5,5 büyümeyle gerçekleşmiştir. 2002 yılında 132,6 milyar kilovatsaat olan tüketimimiz, 2015'te yaklaşık 2 kat artarak 264 milyar kilovatsaate ulaşmıştır. 2002 yılında 129 milyar kilovatsaat olan elektrik üretimi, yüzde 100 artarak, 2015 yılında 259,7 milyar kilovatsaate ulaşmıştır. Bu üretimin yüzde 37,8'i doğal gazdan, yüzde 28,4'ü kömürden, yüzde 25,8'i hidroelektrikten, yüzde 4,4'ü rüzgar ve yüzde 3,6'sı ise diğer kaynaklardan sağlanmıştır.

2015 yılı Ağustos ayında puan talep 43 bin 289 megavata ulaşarak cumhuriyet tarihinin rekoru kırılmıştır. 2002 yılında 31 bin 846 megavat olan elektrik enerjisi kurulu gücümüz, yüzde 131 artışla 2016 Ocak ayı sonu itibarıyla 73 bin 427 megavata ulaşmıştır."

-"10 yılda enerji talebimiz yaklaşık 2 kat artacak"

Türkiye'nin enerji talebinin 10 yıllık periyotta yaklaşık 2 kat artacağına ve çok önemli bir yatırım ihtiyacıyla karşı karşıya olduklarına işaret eden Albayrak, şunları söyledi:

"Biz bu yatırımları dışa bağımlılığı azaltacak, yerli ve yenilenebilir kaynakları azami ölçüde kullanacak ve bunların yanında yabancı teknolojiye bağımlılık oluşturmayacak bir stratejiyle ele alıyoruz. Burada en büyük hassasiyetimizin de çevre duyarlılığı olduğunu vurgulamak isterim. Bundan önceki dönemlerde olduğu gibi, bundan sonraki süreçte de iktidarımızda yatırımların çevreyle uyumu en önemli önceliklerimizden biri olacaktır. Bu kapsamda, yeni termik santraller başta olmak üzere, tüm yatırımlarda çevreye olabilecek olumsuz etkiyi minimuma indirecek en yeni teknolojideki filtrelemeleri projelerimizde uygulayacağız. Halihazırda işletme halindeki santrallerimizin de bu teknolojilere hızla geçmesi için çalışmaları hayata geçirmeye devam edeceğiz. Hem ülkemizin gelişmesine katkıda bulunacağız hem doğal kaynaklarımızı sonuna kadar kullanacağız hem de çevreyle barışık bir Türkiye'ye yatırım yapacağız. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Buna müteakip, çevre etki değerlendirme süreçlerine tabi olan yatırımlarımızı AB standartları çevre duyarlılığı çerçevesinde yürütmeye devam ediyoruz."

Çevreyle birlikte bir diğer hassasiyetlerinin de işçi sağlığı ve güvenliğinin olacağını vurgulayan Albayrak, "Başta maden işçilerimiz olmak üzere, tüm işçilerimizin çalışma şartlarının ve imkanlarının iyileştirilmesi için bir dizi düzenlemeyi hayata geçirdik. Yaptığımız düzenlemelere rağmen gelinen noktanın bizler için yeterli olduğunu elbette söyleyemeyiz. Bu çerçevede önümüzdeki dönemde özellikle madenlerde iş güvenliğini daha da artıracak yasal düzenlemeleri Meclisimize getireceğiz" diye konuştu.

-"Kömür kanununu, Meclisin gündemine getireceğiz"

Önümüzdeki dönemde kömür kanununu, Meclisin gündemine getireceklerini belirten Albayrak, "Mevcut Maden Kanunumuz daha çok ruhsat işletmesiyle alakalı konuları içeriyor. Gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, biz de kömürü ayrı bir kanun içerisinde ele alacağız ve bununla ilgili çalışmalarımız Bakanlığımızda devam ediyor" ifadesini kullandı.

Metan drenajının maden facialarının ana nedeni olan grizuyla bire bir alakalı olduğunu kaydeden Albayrak, 3 Mart 1992 yılında yaşanan Zonguldak'taki grizu faciasında şehit olan 263 madenciyi rahmetle andı.

Albayrak, "Bu vesileyle ülkemizdeki maden kazalarının ana nedeni grizu patlamaları çerçevesinde, metan gazını kömür üretiminden önce ve üretim esnasında drene edecek şekilde ekonomiye kazandıracağız" dedi.
Karot ve veri bankası konusuna da değinen Albayrak, madencilikteki karotları milli varlık olarak görüp madencilik veri bankasıyla ilgili çalışmaları yürüterek, bunu yasal düzenlemeyle Meclise getireceklerini aktardı.

Albayrak, şunları kaydetti:

"Gerek çevre bilinci ve hassasiyeti gerekse işçi sağlığı ve güvenliği konularında çok daha iyi bir noktaya geleceğimizi buradan söyleyebilirim. Enerji alanında hedeflediğimiz projeler bugünden yarına, çok kısa sürede hayata geçecek projeler değil, orta vadede, uzun soluklu projelerdir. Sabır isteyen, siyasi iktidarların sahip çıkması gereken stratejik projelerdir. Bu kapsamda, AK Parti iktidarları döneminde başlattığımız büyük enerji yatırımlarının hızlandırılması, hedeflenen tarihlerde hayata geçmesi yakın dönemde en önemli gündem maddemiz olacaktır. Bu çerçevede, TANAP Projesi, birinci ve ikinci nükleer santrallerimiz, LNG terminalleri, kapasite artışı noktasında oluşturduğumuz doğalgaz depolamaları, tüm bunların hepsi en önemli gündem maddelerimiz arasında olacaktır bu dönemde."

-"Doğalgazda tüm senaryoları çalışmaya devam ediyoruz"

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığının yeni dönem stratejisi kapsamında, arz güvenliği hususunun çok büyük bir önem taşıdığını belirten Albayrak, yakın dönemde yaşanan bölgesel gelişmelerin de etkisiyle kamuoyunda doğalgaz arz güvenliğine ilişkin endişelerin yer aldığını söyledi.

Doğalgaz ve petrol ticaretinin uluslararası anlaşmalarla yürütüldüğünü ve anlık kriz anlaşmazlıklarından etkilenmesini beklemediklerini ifade eden Albayrak, "Bugün itibarıyla özellikle yoğun kış şartlarının yaşandığı dönemlerde, tüketimimizin çok yoğun yaşandığı, sadece ısınma amaçlı değil elektrik tüketiminde de yoğun olarak kullandığımız gaz noktasında bu dönemlerde dahi çok şükür doğalgaz arz ve temininde ülkemizde herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadık" dedi.

Albayrak, "Bunu sadece kriz ve anlaşmazlıklar bağlamında değerlendirmememiz gerekir. Her koşulda, her senaryoya hazır ve tedarikli bir altyapı oluşturmak için A, B, C, D, tüm senaryoları çalışmaya devam ediyoruz" diye konuştu.

(Sürecek)

Sonraki Haber