İstanbul'da gece yarısı İsrail protestosu

İsrail'in Doğu Kudüs'teki Filistinlilere yönelik saldırıları ve Filistinlilerin Doğu Kudüs'ün Şeyh Cerrah Mahallesi'nde evlerinden zorla çıkarılma tehdidiyle karşı karşıya kalması, İsrail'in İstanbul Başkonsolosluğu önünde protesto edildi.

İHH İnsani Yardım Vakfı öncülüğünde çok sayıda sivil toplum kuruluşu mensubu, akşam saatlerinden itibaren başkonsolosluk binası önünde toplanmaya başladı.

Türk, Filistin ve Doğu Türkistan bayrakları taşıyan protestocular, "Mavi Marmara onurumuzdur", "Mehmetçik Aksa'ya", "Cenk, cihat şehadet", "Şehitlerin yolunu sürdüreceğiz", "Dişe diş, kana kan, intikam intikam", "Kudüs'e selam, direnişe devam", "Katil İsrail Filistin'den defol", "Mescid-i Aksa onurumuzdur" sloganları attı.

İHH İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım, burada protestoculara hitap etti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "One minute" tepkisini ve İsrail'in Mavi Marmara baskınını hatırlatan Yıldırım, "Onlar söz verdiler ve sözlerinde durdular. Sizler de sözlerinizde durmak için şehadete hazır mısınız? 6 Gün Savaşları'nda Türkiye halkının bir kısmı İsrail'in yanındaydı. Oyuna gelmiştik. Ama şimdi Türkiye halkının bütün kesimleri Filistin'in yanında. Bunun sebebi de yapılan bu saldırılardır. Halkımız uyandı, bilinçlendi. Aslan uyandı. Mehmetçik Aksa'ya sloganı atılıyor artık. Netanyahu duy bu sesi. Hilekar ve zalim adam. Kadınlara saldıran adam." diye konuştu.

Yıldırım, fanatik Yahudilerin Kudüs'e saldırmaya hazırlandıklarını dile getirerek, şöyle devam etti:

"Buradan Yahudilere de sesleniyorum. Türkiye'deki Yahudilerin büyük bir kısmı siyonizme karşı açıklamalar yaptı. Hepsine teşekkür ediyoruz. Çünkü Yahudiler de siyonizm virüsünü çok iyi tanıdı. Siyonizm koronavirüs gibidir. Orta Doğu'da oluşmuş bir çıbandır. İnsanlık için bir virüstür. İnşallah bu virüs, ortadan kalkacak. Netanyahu seçimleri kaybetti. Kilit parti, Arapların partisi oldu. Müslümanların partisi nereyi destekleyecekse orası hükumet olacak. Elbette ki bu Netanyahu'nun partisi değil. O da ne yapıyor? Kaosu yükseltmek istiyor. Çatışmaları El Halil'e, Ramallah'a, Nablus'a yaydı. Filistinliler direniyor. Kadınlar, çocuklar, yaşlılar ve ümmet direniyor."

Sabırla, disiplinle hareket edeceklerini dile getiren Yıldırım, eylemlerinin durumunu Filistin'deki olaylara göre şekillendireceklerini söyledi.

Yıldırım, Filistin halkının direndiğini aktararak, Hristiyan dünyasına seslendi. Siyonistlerin Yahudilere ve Hristiyanlara da zulmettiğini belirten Yıldırım, "Hristiyan alemi neredesiniz? Amerika'da bir avuç evanjeliste mi mahkum oldunuz? Köle misiniz? Şu anda Allah'a şükürler olsun, Londra'da, Hollanda'da ve Avrupa'nın diğer merkezlerinde insanlar ayağa kalktı. Bütün dinlerden insanlar var. Herkes eylemler yapıyor ve Filistin'in yanında yer alıyor." dedi.

Yıldırım, "siyonsitlerin sabah 9-11 saatlerinde Mescid-i Aksa'ya saldırmaya niyetlendiğini" anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şu kararlılığımızı gördüler. Mescid-i Aksa'ya saldırmaya niyetlenirlerse o zaman sizi yine çağıracağız. Bu sefer de daha büyük bir eylem yapacağız. O eylemin ne olacağını herkes görecek. Biliyorlar ki biz boşuna konuşmayız. Şunu unutmayın ki İsrail dünyayı test etti. Bu testin sonunda, Şeyh Cerrah Mahallesi'ndeki bu kararı 1 ay ertelediler. Bir ay içerisinde Türkiye'nin nabzı düşsün istiyorlar. Türkiye'nin nabzı düşer mi?"

Konuşması sık sık sloganlarla bölünen Yıldırım, hitabını şöyle sonlandırdı:

"İslam dünyasının liderleri, İsrail'den korkmayın, Allah'tan korkun. Türkiye'nin bütün liderleri, Cumhurbaşkanı, parti liderleri bir oldular, Allah'tan korkuyorlar, 'Kudüs sevgisi, aşkı. Kudüs kırmızı çizgimizdir.' diyorlar. Ne mutlu Allah'tan korkanlara. Allah'tan korkanlar geleceği inşa edecektir. Böyle liderlere sahip olduğumuz için Allah'a şükürler olsun. Kırmızı çizgi nedir, biliyor musunuz? Kırmızı kandır. Diyoruz ki, 'Kanımızla çizdik Kudüs'ün özgürlüğünü. Vermeyiz asla siyonistlere. Canımız, başımız gider ama zannetmeyin sadece ölme sevdalısıyız. O başı Mescid-i Aksa'da özgürce secdeye koyar öyle şehit oluruz. O secde anında siz orada olmayacaksınız. Defolacaksınız. Kudüs, Müslümanların başkentidir. Barış kentidir."

Özgür-Der Genel Başkanı Rıdvan Kaya da hitabında Filistin'e baktıkları zaman sadece zulüm karelerini görmenin hata olacağını aktararak, "Filistin'de aynı zamanda insanlığın ve ümmetin iftiharı olan bir direniş de var, direniş varsa umut ta vardır. Masumlar, mustazaflar ayağa kalktıkça o yenilmez zannedilen güçler, yenilecek ve darmadağın olacaklardır. Ümmetin farklı beldelerinde zalimlerin bütün güçlülük, yenilmezlik ve üstünlük iddialarına rağmen bugüne kadar nasıl tarumar olduğunu gördüysek, inşallah Filistin topraklarında da siyonist zulmün tarumar olduğunu Rabbimiz bütün insanlara ve bizlere gösterecek." ifadelerini kullandı.

Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) Genel Başkanı Enes Eminoğlu ise vakfın kuruluşundan bugüne kadar Kudüs'e ziyaretler yaptıklarını anımsattı. Osmanlı himayesindeki Kudüs'ün barış ve huzur kenti olduğunu kaydeden Eminoğlu, "Ne zaman Osmanlı bu topraklardan çekildi, İngilizler bu topraklara geldi; 100 yıldır kan ve gözyaşı bu topraklardan hiç gitmedi." dedi.

Eminoğlu, konuşmasında ayrıca Filistinli Musa Hicazi'nin, "Artık dua ediyoruz, yeter ki siz gelin buraları bombalayın analarımız bacılarımız bizler şehit olalım ama yeter ki ama topraklar tekrar sizlerin hakimiyeti altına girsin. Siz İstanbul'da, Ankara'da bu toplantıları yaptığınız zaman buradaki siyonistlerin kalbi titriyor. Bugün yine buradayız, yarın da burada olacağız. Ne diyordu Ömer Karaoğlu ağabeyimiz; 'Dağları zindan etseler Allah'ın nurunu söndüremeyecekler, bizleri davamızdan döndüremeyecekler, asla vazgeçmeyeceğiz." sözlerini anımsattı.
Anadolu Gençlik Derneği İstanbul Şube Başkanı Yunus Genç, Kudüs'ün coğrafi bir mesele olmadığına dikkati çekerek, Mescid-i Aksa'nın imani bir mesele olduğunu belirtti.

Merhum başbakanlardan Necmettin Erbakan'ın "İsrail laftan anlamaz, İsrail sözden anlamaz, İsrail ancak güçten anlar, kuvvetten anlar." sözlerini hatırlatan Genç, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Müslümanların gücü İsrail'i yerin dibine sokacaktır Allah'ın izniyle. Bir avuç Kudüslü Müslüman Aksa'yı savunuyor, Mescid-i Aksa davası sadece Kudüslü Müslümanların davası değildir, sadece Arap Müslümanların davası değildir, iki milyar İslam ümmetinin davasıdır, bütün insanlığın davasıdır. Müslümanlar bir olursa, İslam Birliği için çalışırsa, davası İslam olursa Allah'ın izniyle Mescid-i Aksa hür olacak, burada toplandığımız gibi elimizi kolumuzu sallaya sallaya Mescid-i Aksa için Kudüs sokaklarında gezineceğiz."

Başkonsolosluk önündeki protesto, Hamas Hareketi Sözcüsü Sami Ebu Zuhri'nin konuşmasının ardından sona erdi.

Sonraki Haber