Erdoğan ve Putin'den tarihi açıklama

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Putin, Jukovskiy Uluslararası Havaalanı'ndaki görüşme sonrasında ortak basın toplantısı düzenledi. Putin, 'güvenlik bölgesi için ''Suriye'nin toprak bütünlüğü açısından olumlu bir adımdır'' derken, Erdoğan, ''Tacizler devam ettiği sürece bizim eli kolu bağlı durmamız mümkün değil'' ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Rusya'da Jukovskiy Uluslararası Havaalanı'nda gerçekleştirdiği baş başa ve heyetlerarası görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi.

Putin'in açıklamalarından satır başları şöyle:

''Rusya ve Türkiye ilişkileri dostluk, karşılıklı saygı ve çıkarlar üzerinde gelişmektedir. TürkAkım projesinin inşaatı planlı bir şekilde devam ediyor. İkinci hat kurulunca doğalgazı Avrupa'ya transit sevk edebileceğiz. Seneye Rusya-Türkiye diplomatik ilişkilerinin 100. yılını kutlayacağız. Türkiye Rus turistleri arasında son derece popüler. Uluslararası konular arasında elbette en çok Türkiye meselesini görüştük. Rusya ve Türkiye Astana formatında işbirliği yapıyor. Sahadaki durumu istikrarlı hale kavuşturmak ve daha da ilerletmektir. Anayasa Komitesi'nin devreye girmesiyle ilgili konuları görüştük. En kısa sürede Cenevre'de çalışmaya başlanacağını umut ediyoruz. Vize rejimi konusunda adımlar atmaktayız. İdlib'deki durumdan kaygılıyız. Suriye'nin toprak bütünlüğüne bağlı kalmak önemli. Moskova ve Ankara İdlib'de çatışmasızlık bölgesindeki saldırılardan endişe duyuyor.''

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN'IN KONUŞMASI

Erdoğan'ın ise açıklamalarından satır başları şöyle:

''17-22 Eylül tarihlerinde düzenleyeceğimiz TEKNOFEST'te biz de Rus dostlarımızı İstanbul'da ağırlamak istiyoruz. Bu sene turizmde yeni bir rekora koşuyoruz. Savunma sanayiine yönelik bir çok alanda neler yapabiliriz bunları ele alma fırsatını bulduk. S-400 teslimatı dahil olumlu adımlar atıyoruz. Suriye'de yaşanan gelişmeleri ele aldık. Rejimin mayıstan beri yaptığı saldırılar sükuneti bozdu. İdlib'de rejim saldırılarında mayıstan beri 500'ü aşkın masum insan hayatını kaybetti, bin 200'ün üzerinde sivil yaralandı. Meşru müdafaa hakkımız özellikle sınırlarımız boyunca bizi müdafaaya sevk etmektedir. Gereken adımları gereken zamanda atmak durumundayız. Sınırlarımıza dönük göç tehlikesi var. Suriye'nin toprak bütünlüğüne olan bağlılığımızı bir kez daha teyit ettik. Gayemiz akan kanın durması Suriye'nin huzur ortamına bir an önce kavuşmasıdır. (İdlib'de) Rejimin terörizmle mücadele bahanesiyle sivillere karadan ve havadan ölüm yağdırması kabul edilemez."

SORU-CEVAP

GÜVENLİ BÖLGE KONUSU

Erdoğan: O konuyu da görüşme fırsatımız oldu. Amerika ile de bu konuları görüşüyoruz. Bize verdikleri sözleri bir an önce yerine getirmelerini istiyoruz. Münbiç'teki terör örgütlerinin bölgeyi terk etmelerini istiyoruz. Bu konuda kararlılığımız tamdır. Bu tacizler devam ettiği sürece bizim eli kolu bağlı durmamız mümkün değil. Şu anda sınırlardaki hazırlıklarımızın hepsi bunun içindir.

Putin: Türkiye’nin hassasiyetlerini çok iyi anlıyoruz. Sınırlarındaki güvenliğini sağlaması lazım, bu Türkiye’nin meşru hakkıdır. Sayın Cumhurbaşkanı detaylı bir şekilde tutumunu ifade etti. Türkiye’nin güney sınırlarında bir güvenlik bölgesi oluşturulması, Suriye’nin toprak bütünlüğü açısından olumlu bir adımdır.

S-400 SEVKİYATI VARKEN YENİ KONTRATLAR GÖRÜŞÜLDÜ MÜ?

Putin: Sadece sivil havacılık da iftihar ettiğimiz sektör. Hafif helikopterleri olumlu buldular. Tıbbi amaçlarla kullanılabilir. Sadece askeri alandaki işbirliğinden bahsetmedik. Su-35 uçağı konusunda ortak çalışmalar yürütülebilir. Su-57 üzerinde de işbirliği yapılabilir. İmkanlarımız çok. Ortak üretim için de potansiyelimiz var.

Erdoğan: Özellikle MAKS-2019 Fuarı bizler için de önem arz etti. Ortak üretim S-400 ile ilgili birçok dedikodular yapıldı. Hiçbirine kulak asmadık. Bugün S-400'ün ikinci etabı başladı devam ediyor. Elemanlarımızın yetiştirilmesi devam ediyor. Dayanışmamızı savunma sanayinin birçok alanında sürdürelim istiyoruz. Bu yolcu ve savaş uçaklarında olabilir. Bütün mesele dayanışma ruhudur. Dayanışma ruhunu bundan sonraki süreçte radar karıştırıcılarda olsun, roketlerde olsun, savunma sistemlerinin değişik alanlarında olsun yapabileceğimizi, notlarımızı aldık, süratle geliştireceğiz. Ekonomik alandaki dayanışmamız da çok önemli. Hedef 100 milyar dolar seviyesine ulaşmak.

 

 

Sonraki Haber