İşte AK Parti'nin planladığı koalisyon modeli
Ankara'da kurulacak koalisyonun görüşmelerinde ibre AK Parti - CHP ortaklığına döndü.
Ankara'da koalisyon kulislerinde rüzgar yön değiştirdi. Pazar gününe kadar AK Parti - MHP koalisyonu ihtimali ilk sıradaydı. Bu hafta başından itibaren ise ibre AK Parti-CHP koalisyonunu dönmüş durumda. AK Parti - CHP koalisyonu için iş dünyasının istediğikoalisyon yorumu yapılıyor ve 'Büyük Koalisyon' olarak anılıyor. Peki AK Parti-CHP koalisyonu gerçekleşir mi?
Bu konuda Ankara kulislerindeki son bilgileri Murat Yetkin aktardı. "Günahı söyleyen CHP’lilerin boynuna" diyen Murat Yetkin, önce Deniz Baykal ile ilgili ilginç bir bilgi aktardı:
"İddia ederler ki, Deniz Baykal aslında daha önce bir iki dönem boyunca en kıdemli üye sıfatıyla Meclis açılışı yapmaktan kaçınmak için, kendisinden yaşça büyük bir iki adaya seçim listelerinde yer vermiştir. Bu defa açılışı yaptı ama işler yolunda giderse, yalnızca geçici Meclis Başkanı olmakla kalmayacak, kırk yıllık siyaset tecrübesiyle o koltuğa seçilebilecek de."
AK PARTİ NİYE MHP'DEN CAYDI?
"Daha pazar gününe dek AK Parti-MHP yönünü gösteren ibre, pazartesiden itibaren sanki AK Parti-CHP’ye dönmüş durumda. Değişik sebepleri var. Mesela, MHP lideri Devlet Bahçeli’nin ilk şart olarak Kürt çözüm sürecine son verilmesini istemesi ve en kısa sürede seçim tekrarı istemesi. Mesela, AK Parti-MHP’nin karşısına muhalefet olarak CHP ve HDP’yi alacak bir “cephe” koalisyonu niteliği taşıması, yani kutuplaşmayı artırıcı etki taşıması. Mesela, anketlerin seçim yapılsa bile 7 Haziran sonucunun pek değişmeyeceğini göstermesi. Mesela, iş dünyasının ne erken seçim, ne erken seçime gidecek hükümet, ama kalıcı, uzlaşmacı koalisyon istemesi; bu konuda MÜSİAD’ın çıkışı önemliydi."
AK PARTİ - CHP KOALİSYONU İFTAR YEMEĞİNDE Mİ ÇIKTI?
Murat Yetkin, MHP ile AK Parti koalisyonundan rüzgarın AK Parti-CHP koalisyonuna dönüşünün Baykal ve Kılıçdaroğlu'nun buluştuğu iftar yemeği olduğunu işaret ediyor. Murat Yetkin o yemekten kulisleri şöyle aktarıyor:
"O toplantı sonrası CHP yönetiminden çoğu kişi artık Baykal’ın işinin bittiği ve MHP ile de koalisyon olmayacağına göre CHP’nin herhalde yine muhalefette kalacağını düşünenler oldu. Oysa Kılıçdaroğlu’nun pek çok parti yöneticisine de açık etmediği bir perde gerisi trafik devam ediyordu; CHP ile AK Parti arasında pek çok mesaj gelip gitti.
Dün bütün gün ve gece, artık Meclis Başkanlığı seçimiyle iç içe geçen gayrı resmikoalisyon trafiği devam etti. Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olarak “Anayasal sınırlar içinde kalmasının” da bu trafiğin bir parçası olduğu konuşuluyor.
Gerçi AK Parti açısından MHP ile koalisyon seçeneği hâlâ masadan kalkmış değil, ama Davutoğlu ve ekibinin şu an üzerinde yoğunlaştığı senaryo, CHP ile ortaklığın denenmesi. Şimdi Kılıçdaroğlu’nun ama ondan daha çok Davutoğlu’nun önünde önemli bir karar var.
ÖNÜMÜZDEKİ HAFTA BELLİ OLACAK
MÜSİAD Başkanı Nail Olpak’ın dediği gibi kolay yolu seçip MHP ile mi koalisyona gidecek, yoksa zor yolu seçip CHP ile mi? Eğer zor yolu seçerse, muhtemelen gelecek hafta sonuna dek, Baykal’ın (aynı zamanda Cumhurbaşkanı vekili olan) Meclis Başkanı seçildiği, Davutoğlu başbakanlığında bir AKP-CHP koalisyonu kurulmuş olabilir.