Trafik yoğunluğu ve otopark ihtiyacı, İstanbul başta olmak üzere çok sayıda şehrin en önemli sorunu haline gelmiş bulunmaktadır. Otopark ihtiyacının dışında, kamuya açık cadde ve sokakların (Değnekçi endişesi gerekçesiyle) İSPARK benzeri belediye şirketleri tarafından ücret karşılığı işletilmesi ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.
Son dönemlerde hastane, restoran, lokanta, gece klubü, spor salonu benzeri hizmet işletmelerine aracınızla gittiğinizde, çıkışta bir de vale ücreti sorunu ile karşılaşıyorsunuz. Geçtiğimiz gün Derneğimize başvuran bir iş insanı, şirket yemeği için bir restorana gittiklerini, yemek karşılığı yaklaşık 50 Bin TL hesap ödediklerini, çıkışta şirket araçları için işletmenin önünde yer alan otopark görevlilerine verdiği bahşişin kabul edilmeyerek, araç başına 150-200 TL arasında değişen ücret talep edildiğini belirterek, 700 TL vale ücreti ödediğini, karşılığında fatura veya fiş verilmediğini, tekrar o işletmeye gitmeyeceğini bildirmiştir.
Bir başka tüketicimiz ise, bir doğum günü yemeği için ailece bir restorana gittiklerini, yaklaşık 10 Bin TL hesap ödendiğini, çıkışta işletmenin hemen önüne park edilen aracı için işletme görevlilerine 200 TL vale ücreti ödediğini bildirmiştir. İnsanlar, işletmeye bu kadar ücret ödedim, çıkışta ayrıca vale ücreti ne oluyor? diye tepki gösteriyorlar.
Benzer örnekleri çoğaltabiliriz. İşletmenin türü, bulunduğu semt, popüler olması gibi faktörlerle istenen ücretler değişmektedir. Bazen, aracınızın marka ve modeline göre vale ücreti talep edildiğini, aracınız düşük marka ve modelli ise rezervasyonunuz yok gerekçesiyle işletmeye bile kabul edilmediğinizi biliyoruz.
Uygulamada bazı hizmet işletmeleri otopark hizmetini başka firma ya da kişilere bırakmakta, böyle olunca işletme içinde başka işletmeler oluşmaktadır. Bir restorana yemek için, hastaneye tedavi için, bir gece klubüne eğlenmek için giden kişiler, bu durumdan habersiz olunca, haklı olarak istenen ücrete tepki gösteriyorlar.
Bu yaz mevsimi tatil için gittiğimiz Yunanistan’da, ne işletme önlerine ne de cadde ve sokaklara aracımı park ettiğimde hiç kimse otopark ücreti talep etmemişti. Vatandaşlar, park yasağı bulunmayan yerlere rahatlıkla araçlarını park edebiliyorlar. Benim ülkemde niçin böyle değil diye üzülerek düşünmüştüm.
Hizmet işletmeleri, işletmelerine gelen müşterilerinin memnuniyetlerini sağlamak zorundadır. Gönüllülük esasıyla verilen bahşişler dışında, zorunlu hale getirilen ücretler, haklı olarak tepkilere neden olmaktadır.
Yeme içme ve eğlence sektörü ile sağlık işletmeleri başta olmak üzere, konunun işletmeler ile kamu ve yerel yönetimler tarafından değerlendirilmesi yararlı olacaktır. Saygılarımızla.
Levent KÜÇÜK
Genel Başkan
Tüketiciler Derneği (TÜDER)
">
Trafik yoğunluğu ve otopark ihtiyacı, İstanbul başta olmak üzere çok sayıda şehrin en önemli sorunu haline gelmiş bulunmaktadır. Otopark ihtiyacının dışında, kamuya açık cadde ve sokakların (Değnekçi endişesi gerekçesiyle) İSPARK benzeri belediye şirketleri tarafından ücret karşılığı işletilmesi ayrı bir sorun olarak karşımıza çıkmaktadır.
Son dönemlerde hastane, restoran, lokanta, gece klubü, spor salonu benzeri hizmet işletmelerine aracınızla gittiğinizde, çıkışta bir de vale ücreti sorunu ile karşılaşıyorsunuz. Geçtiğimiz gün Derneğimize başvuran bir iş insanı, şirket yemeği için bir restorana gittiklerini, yemek karşılığı yaklaşık 50 Bin TL hesap ödediklerini, çıkışta şirket araçları için işletmenin önünde yer alan otopark görevlilerine verdiği bahşişin kabul edilmeyerek, araç başına 150-200 TL arasında değişen ücret talep edildiğini belirterek, 700 TL vale ücreti ödediğini, karşılığında fatura veya fiş verilmediğini, tekrar o işletmeye gitmeyeceğini bildirmiştir.
Bir başka tüketicimiz ise, bir doğum günü yemeği için ailece bir restorana gittiklerini, yaklaşık 10 Bin TL hesap ödendiğini, çıkışta işletmenin hemen önüne park edilen aracı için işletme görevlilerine 200 TL vale ücreti ödediğini bildirmiştir. İnsanlar, işletmeye bu kadar ücret ödedim, çıkışta ayrıca vale ücreti ne oluyor? diye tepki gösteriyorlar.
Benzer örnekleri çoğaltabiliriz. İşletmenin türü, bulunduğu semt, popüler olması gibi faktörlerle istenen ücretler değişmektedir. Bazen, aracınızın marka ve modeline göre vale ücreti talep edildiğini, aracınız düşük marka ve modelli ise rezervasyonunuz yok gerekçesiyle işletmeye bile kabul edilmediğinizi biliyoruz.
Uygulamada bazı hizmet işletmeleri otopark hizmetini başka firma ya da kişilere bırakmakta, böyle olunca işletme içinde başka işletmeler oluşmaktadır. Bir restorana yemek için, hastaneye tedavi için, bir gece klubüne eğlenmek için giden kişiler, bu durumdan habersiz olunca, haklı olarak istenen ücrete tepki gösteriyorlar.
Bu yaz mevsimi tatil için gittiğimiz Yunanistan’da, ne işletme önlerine ne de cadde ve sokaklara aracımı park ettiğimde hiç kimse otopark ücreti talep etmemişti. Vatandaşlar, park yasağı bulunmayan yerlere rahatlıkla araçlarını park edebiliyorlar. Benim ülkemde niçin böyle değil diye üzülerek düşünmüştüm.
Hizmet işletmeleri, işletmelerine gelen müşterilerinin memnuniyetlerini sağlamak zorundadır. Gönüllülük esasıyla verilen bahşişler dışında, zorunlu hale getirilen ücretler, haklı olarak tepkilere neden olmaktadır.
Yeme içme ve eğlence sektörü ile sağlık işletmeleri başta olmak üzere, konunun işletmeler ile kamu ve yerel yönetimler tarafından değerlendirilmesi yararlı olacaktır. Saygılarımızla.
Levent KÜÇÜK
Genel Başkan
Tüketiciler Derneği (TÜDER)