Türkiye Gemisi

Türkiye’nin yeni yüzyılda hak ettiği yeri alması bir büyük özlemdir.Gelenekten geleceğe bir köprü...

R. Bülend Kırmacı r.b.kirmaci@gmail.com

Türkiye’nin yeni yüzyılda hak ettiği yeri alması bir büyük özlemdir.

Gelenekten geleceğe bir köprü kurmak istiyoruz...

Bu köprünün iki temel ayağı vardır: Birincisi ekonomi, ikincisi, demokrasi.

Türkiye’nin bu köprüyü inşa edecek, tahkim edecek donanımı ve deneyimi vardır.

Dengeli bütçe, dizginlenmiş enflasyon, büyük projeler ve mikro krediler…

Türkiye’nin yolunu yetişmiş insan gücü açacak; işte bu yatırımlar da, Türkiye’nin yönünü belirleyecektir.

On yıl içinde Dünya’nın ilk 5 ekonomisi arasına girmek mecburiyetindeyiz.

Organize Sanayi bölgeleri, küçük-orta işletmeler "bizim gemimizin" direğidir.

Büyük sanayi yatırımları bu geminin temel enerjisidir; dinamosudur.

Bu geminin yelkenleri, tekno-parklarla, AR-GE çalışmalarıyla rüzgarına kavuşur.

Savunmadan sanayiye, sağlıktan sanata, büyüyen, gelişen; başa güreşen bir Türkiye!

Demokrasi alanındaki deneyimimiz, kitle örgütleri serüvenimiz, hukuk birikimimiz; düşünce, ifade ve inanç hürriyetlerini en yüksek standartta geliştirecek kapasiteyi sağlayabilir.

Bütün bunları siyasetin pratik diline aktaracak olursak: Ben, "3-D" ve "3-G" diyorum…

3-D: Dinamik, dengeli, doğru bir dış ilişkiler sistematiği…

3-G: Güçlü, Güvenli, Gelişen Türkiye’nin işleyişi…

Türkiye, kalkınan, refah sağlayan, geliri artıran, adil dağıtan ve tekrar üretime yönlendiren;

'Bir' ülke olarak, Dünya ailesi içinde hak ettiği yeri alacak, bütün insanlığa da örnek olacaktır.

Olmalıdır… Hak etmektedir…

Türkiye, dilimizde, düşüncemizde, düşümüzde ve dualarımızdadır…

">

Türkiye’nin yeni yüzyılda hak ettiği yeri alması bir büyük özlemdir.

Gelenekten geleceğe bir köprü kurmak istiyoruz...

Bu köprünün iki temel ayağı vardır: Birincisi ekonomi, ikincisi, demokrasi.

Türkiye’nin bu köprüyü inşa edecek, tahkim edecek donanımı ve deneyimi vardır.

Dengeli bütçe, dizginlenmiş enflasyon, büyük projeler ve mikro krediler…

Türkiye’nin yolunu yetişmiş insan gücü açacak; işte bu yatırımlar da, Türkiye’nin yönünü belirleyecektir.

On yıl içinde Dünya’nın ilk 5 ekonomisi arasına girmek mecburiyetindeyiz.

Organize Sanayi bölgeleri, küçük-orta işletmeler "bizim gemimizin" direğidir.

Büyük sanayi yatırımları bu geminin temel enerjisidir; dinamosudur.

Bu geminin yelkenleri, tekno-parklarla, AR-GE çalışmalarıyla rüzgarına kavuşur.

Savunmadan sanayiye, sağlıktan sanata, büyüyen, gelişen; başa güreşen bir Türkiye!

Demokrasi alanındaki deneyimimiz, kitle örgütleri serüvenimiz, hukuk birikimimiz; düşünce, ifade ve inanç hürriyetlerini en yüksek standartta geliştirecek kapasiteyi sağlayabilir.

Bütün bunları siyasetin pratik diline aktaracak olursak: Ben, "3-D" ve "3-G" diyorum…

3-D: Dinamik, dengeli, doğru bir dış ilişkiler sistematiği…

3-G: Güçlü, Güvenli, Gelişen Türkiye’nin işleyişi…

Türkiye, kalkınan, refah sağlayan, geliri artıran, adil dağıtan ve tekrar üretime yönlendiren;

'Bir' ülke olarak, Dünya ailesi içinde hak ettiği yeri alacak, bütün insanlığa da örnek olacaktır.

Olmalıdır… Hak etmektedir…

Türkiye, dilimizde, düşüncemizde, düşümüzde ve dualarımızdadır…

Tüm yazılarını göster