Şanlıurfa'nın düşmandan kurtuluşunun görüntüleri

Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Emin Önen, “Bu video bugüne kadar hiçbir şekilde günyüzü görmemiştir. Bu görüntüler Urfa’nın kurtuluşunda çekilmiş orijinal görüntülerdir" dedi.

Şanlıurfa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yıldönümü etkinlikleri kapsamında kentin düşman işgalinden kurtarılmasında büyük rol alan onikiler olarak bilinen milis güçlerin yakınlarının ve kurtuluşa destek veren ailelerin temsilcileri, Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Abdülkadir Emin Önen öncülüğünde verilen yemekte bir araya gelerek dedelerinin ilk kez yayımlanan ham kurtuluş savaşı görüntülerini izledi.

Cumhurbaşkanlığı tarafından bir restoranda, Şanlıurfa’nın düşman işgalinden kurtuluşunun 97. yıldönümü için organize edilen yemekte, kentin düşman işgalinden kurtarılmasında büyük rol alan Onikiler olarak bilinen milis güçlerinin yakınları ve kurtuluşa destek veren ailelerin temsilcileri bir araya geldi. Verilen yemek programında, 1935 yılında Genelkurmay Başkanlığınca çekilen, çoğunluğu kentin kurtuluşuna katılanların yer aldığı gösterinin videosu yayımlandı. Balıklıgöl'ün çeşitli bölgelerinde çekilen detaylarla başlayan görüntülerde, dönemin milis güçlerinin onikiler olarak bilinen kişilerin önderliğinde, kentin çeşitli yerlerini ele geçirmesi yer alıyor.

Yemek etkinliğine ev sahipliği yapan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Emin Önen, yaptığı konuşmada, Şanlıurfa'nın düşman işgalinden kurtuluş sürecinin gelecek nesillere iyi anlatılması gerektiğini vurgulayarak büyük çabalar sonucu görüntülere ulaştıklarını söyledi. Önen, o dönemde yaşanan savaşta milletin birliğine, dirliğine şu an için çok ihtiyacın olduğunu belirtti.

'ŞANLI' UNVANI NE ZAMAN VERİLDİ ?

Birinci Dünya Savaşının bitiminden sonra bir süre bir İngiliz garnizonu barındıran Urfa, 30-31 Ekim 1919 tarihinde Fransızlar tarafından işgal edilir. İşgal kuvveti 100 kadar Fransız, ve daha çok sayıda Müslüman sömürge askerinden oluşmuştur.

İşgalden sonra şehirde Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti örgütlenir ve ayaklanma hazırlığına girişir. 29 Aralık'ta Urfa'ya atanan Jandarma Komutanı Yüzbaşı Ali Saip Bey Siverek'e giderek buradaki aşiretlerin desteğini sağlar. Aşiret kuvvetlerinden oluşan bir birliğin başında 7 Şubat 1920'de Urfa yakınlarındaki Karaköprü köyüne gelir. Fransızlara şehri 24 saat içinde boşaltmaları için gönderilen ültimatom kabul edilmeyince Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti milisleri ile birlikte şehri işgal eder ve Fransızları yerleştikleri binalarda kuşatır. Suruç ve Akçakale'nin aşiretlerinin de katılmasıyla düşman kuvvetlerinin çok üzerinde bir kuvvet oluşmasına rağmen, savaşanların düzenli birlik disiplininden uzak olmaları nedeniyle kuşatma uzar ve çok kayıp verilir.

Kuşatmanın uzaması her iki tarafı da yıpratır ve karamsarlığa düşmelerine yol açar. Urfalılar sık sık resmi kuruluşlardan düzenli askeri birlik gönderilmesini ister, ancak düzenli birlik göndermenin Fransa'ya savaş ilanı anlamına geleceğini düşünen [Ankara] hükümet[i] buna yanaşmaz.

Erzaklarını tüketen ve artık katırlarını kesip yemeye başlamış olan Fransızlar bekledikleri yardım da gelmeyince Urfa'dan şerefle ayrılmanın yollarını aramaya başlarlar. Arabuluculuk için şehirdeki Ermenilerden yardım isterlerse de Ermeniler bu konuda aracı olmayı reddederler. Bunun üzerine Fransızlar Amerikan yetimevi yöneticisi Miss Holmes'le bağlantı kurarlar. Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti ile yapılan görüşmelerden sonra birtakım şartlara bağlı olarak şehri terketmeyi kabul ederler. Buna göre şehirdeki Ermenilerin can güvenliği sağlanacak, Urfa'da ölen Fransızların mezarlarına saygı gösterilecek, ağırlıkların taşınması için yük arabaları ve deve verilecek, esirler iade edilecek ve Urfa eşrafından 10 kişi gidecekleri yere kadar Fransızlara eşlik edecektir.

11 Nisan günü Fransızlar eşraftan on kişi yerine bir teğmen komutasındaki on jandarma eri eşliğinde Suruç yolundan Carablus'a doğru hareket eder. Ancak Fransızların şehri terketmesi Müdafaa-yı Hukuk Cemiyeti içinde tartışmalara yol açar. Ali Saip Bey önderliğinde bir kesim, Fransızların şartlarının kabulünü içlerine sindirememiştir. Fransızların geçeceği yol üzerinde Şebeke Boğazında pusu kuran milis ve aşiret kuvvetleri geceleyin Fransızlara saldırır. Üç saat süren çatışma sonunda Fransızlar 296 ölü ve 67 yaralı verir. 140 kadar Fransız da esir edilerek Urfa'ya getirilir.

Urfa'nın kaderini belirleyen bu çatışma nedeniyle yıllar sonra TBMM kararıyla Urfa'ya "Şanlı" unvanı verilmiştir.

İHA