Trabzonspor'dan zehir zemberek açıklama !

Trabzonspor'dan zehir zemberek açıklama !

Trabzonspor Başkan Yardımcısı Ali Uzunay, çarpıcı açıklamalarda bulundu..

Trabzonspor Başkan Yardımcısı Ali Uzunay, çarpıcı açıklamalarda bulundu..

Uzunay'ın açıklaması şu şekilde:
"28 Ekim 2015 Tarihinde Trabzon Avni Aker Stadyumu’nda oynanan Trabzonspor- Gaziantepspor maçı sonrasında  basında  çıkan yanlış ve yönlendirici haberler ve yorumlar nedeniyle olaylara bizzat müdahale eden kişi olarak kamuoyunu bilgilendirme gereği duydum.

Trabzonspor Kulübü Türk Futbolunda yer etmiş bulunan 3 Büyükler imajını yıkmış, Anadolu Kulüplerinin de büyük Kulüp olabileceği gerçeğini zihinlere kazımış ve Tüm Türk Halkının gönlünde yer etmiş , tek amacı spora hizmet o lan güzide bir spor kulübüdür.  

Kamuoyunun bildiği gibi Trabzonspor’un hakkı olan 2010-2011 yılı Şampiyonluk kupası şike ve hile ile alınan puanlarla gol averajı ile bir başka kulübe verilmiştir. UEFA, TFF’den ve Savcılıktan aldığı belgeler ve yaptığı inceleme ile şikeyi tespit edip şike yapan kulübe ceza verdiği halde TFF şikeyi her nasılsa tespit edememiş, kupayı Trabzonspor’a vermemiştir.

Şike yapanlar yargılanıp ceza almışken ve cezalar kesinleşmişken hukuka aykırı bir şekilde yargılama yenilenmiş ve daha önce yüksek yargı tarafından da kesin ve hukuka uygun elde edildiği kabul edilen deliller birden hukukilik vasfını yitirmiş ve tüm sanıklar beraat ettirilmişlerdir. Yapılan bir kanun değişikliğinin delilleri birden yok sayması ve suçluların beraat ettirilmesi Trabzon halkının adalete olan güvenini yıkmış, hukukun gücünün olmadığını, güçlünün hukukunun geçerli olduğunu taraftara göstermiştir.

 Yönetimimiz başından beri hukuk kuralları dahilinde bu davanın takipçisi olmuştur ve sonuna kadar da olacaktır. Ne var ki Trabzonspor taraftarının bu travmadan kurtulması pek te kolay olmayacaktır.

TRABZONSPOR ÜZERİNDEN TRABZON ÜZERİNE OYNANAN KİRLİ OYUNUN SORUMLULARI BULUNSUN

Trabzonlu'nun hassasiyetini bilen bir takım mihraklar futbolla yatıp futbolla kalkan bu şehir insanını kaos ortamına

çekmek için bir takım faaliyetlere başlamıştır. Nitekim, Fenerbahçe’nin Rize maçı sonrasında dönüş yolunda Trabzon ili sınırlarında terör saldırısına uğraması ve bu ahlak dışı, iğrenç, canavarca olayın Trabzonlu'lara mal edilmeye çalışılması halkı çileden çıkarmışsa da Trabzonlu'nun sağduyusu olayların yurdumuzda ve Trabzon’da huzuru bozmak amacıyla yapıldığına ilişkin oynanan kirli bir oyun olduğunu ortaya çıkarmıştır .

Bu olayların ertesinde Trabzonspor iddialı bir bütçe ile transferler yapıp şampiyonluk iddiası ile sezona hazırlanmıştır. Sezonun ilk derbi maçında Beşiktaş’ı kendi sahasında yenmiş lige iyi bir başlangıç yapmış, ardından diğer 3 maçta da yenilgi almayarak 4. haftayı gol averajı ile 2. tamamlamıştır. Bu 4 hafta içerisinde de hakemlerin yanlış kararları Trabzonspor’un ataklarını

kesmeye yönelik olmuş ancak bizler ligin başlangıcında bunları dile getirmemiştik. Ne var ki bu sessizliğimiz herhalde zafiyet olarak görülmüş olmalı ki 5. haftadan itibaren bu kirli oyunun kurucuları işi daha da ileriye götürmüş, yapılanlar hakem hatası olmaktan çıkmış takım provoke edilmeye; taraftar ve oyuncular verilen yanlış kararlarla kışkırtılmaya başlanmıştır. 10 maçın 9’unda  Trabzonspor aleyhine yanlış kararlar mevcuttur. Ligin başlangıcından bu yana takımın 13 puanı yenmiştir. Sayın Mustafa Denizli "50 senelik futbol hayatımda bir takımın bu kadar kakkının yenildiğini görmedim. Trabzonspor'a yapılan haksızlığa kimse dur demeyecek mi? Gaziantepspor maçında 2 net penaltı verilmedi" cümlelerini kullanarak bir spor adamı olarak tepkisini dile getirmiştir.

Ancak sözü edilen bu hakem hatalarından en dikkat çekenleri deplasmanda yapılanlar değil özellikle iç saha maçlarında yani Trabzon’daki maçlarda yapılan, özellikle seyirciyi kışkırtacak hatalardır. TFF ve yine yetkililerce sorgulanması gereken de  futbolun bu kadar önem arz ettiği adeta yaşam biçimi hale gelen bir kentte takıma karşı yapılan haksızlıkların özellikle neden Trabzon’da yapıldığı seyircinin ve halkın neden bu denli kışkırtıldığı hususudur. Bu sorun artık ligin de futbolun da üstüne çıkmıştır. Yapılanların sadece basit hakem hataları olduğunun kabulü yaşanan son olaylardan sonra safça bir yaklaşım olacaktır. Derhal bu konu yetkililerce masaya yatırılmalı ve Trabzon üzerine oynanan bu oyunun aktörleri ortaya çıkarılmalıdır.

TARAFTARIN HAKEMLİK MÜESSESİNE İNANCI KALMAMIŞTIR

Son oynanan Gaziantepspor maçında hakemin sonuca etki eden provokatif hatalarının  sonucu ne olur?

Eğer vicdanı olan bir gözlemci çıkar da hakemin yanlış kararlarını raporuna yazarsa çok çok o hakem birkaç hafta dinlendirilir. Peki sizin kaybolan ümitleriniz, sarsılan takım ruhunuz, harcadığınız onca para verdiğiniz onca emek, kaybedilen puanlar, oyuncuların bozulan moralleri yerle bir edilen takım disiplini, ruhu nasıl düzelecek? Federasyonun hakeme verdiği birkaç haftalık ceza bunları geri getirecek mi? Bakın bugün taraftarımız artık maça gelmiyor. Onları bunun için suçlamıyorum. İnsanlar eğlenmek için maça gelirler, ama maça geldiğinizde haksızlıklara asabınız bozulacak, futbolun, sporun ötesinde çirkin bir tezgah görüp sinirlenip gerilecekseniz, niçin maça gideceksiniz ki. Trabzon halkı, taraftar artık hakemlik müessesine ve maçların adaletle yönetileceğine ilişkin inancını kaybetmiştir.

GAZİANTEP MAÇINDA OLANLAR VE TRABZONSPOR’A ZARAR VERMEK İÇİN ÇIKARILAN KASITLI HABERLER

Gaziantep maçında hakemin maçı provoke etmesi sonrasında iyice gerilen taraftar eylemlere başlayınca öncelikle stadı sorunsuz bir şekilde boşaltmaya, hakemlerin bir olay olmadan soyunma odasına gönderilmesine çalıştık, başarılı da olduk. Ne var ki bir grup taraftar stadın çevresinden ayrılmadı. Bu arada Kulüp Başkanımızı aradım ve durumu kendisi ile istişare ettik. Başkan, hakemlerin emniyet altına alınmasının önemini vurguladıktan sonra Kulübe ve Trabzon’a leke getirecek nahoş bir hadiseye engel olmamızı, bunun yanında taraftarı yatıştırıp, polis müdahalesine meydan vermemek için elimizden geleni yapmamızı Valilik ve Emniyetle irtibat halinde olmamız gerektiğini söyledi. Kendisi de taraftarı sakinleştirmek için acele özel uçakla Trabzon’a geleceğini bana ileterek yola çıktı. Ben de Sayın Valiyi arayıp durumu kendisi ile görüştüm. Kendileri ile hakemlerin soyunma odasına girip kapıyı kapattıklarını, emniyet altında olduklarını, rahat olmaları için ihtiyaçlarını karşılayıp ikramda bulunacağımızı söyledikten sonra, taraftar sakinleşene kadar doğrudan müdahale edilmemesini, bizim de kendilerini yatıştırmak için uğraştığımızı, sert bir müdahalenin olay çıkmasına neden olacağını konuştuk. Sayın Vali Duyarlı ve olgun kişiliğiyle beklememizin uygun olacağına karar verdi ve bilindiği gibi hiçbir hadise çıkmadan taraftarlar sakinleştirildikten sonra hakemler polis nezaretinde stattan çıkarılmışlardır.

Hakemler, hakem odasının  kapısını kendileri kilitlemişlerdir. Asla bizim tarafımızdan mahsur tutulmamışlardır. Sayın Vali de açıklamalarında bu durumu altını çizerek vurgulamıştır. Bizler kendisini kanunların ve Kamu Görevlilerinin üstünde gören insanlar olmadık, zaten böyle bir durum mümkün de değildir.

Maç başından itibaren Emniyet Güçleri stat içinde ve çevresinde güvenliği sağlamışlardır. Hakemlerin beklemesi onların bilgisi ve onayı dahilindedir. Biz bu esnada kendilerine yardımcı olduk, taraftarı yatıştırmaya çalışıp nahoş bir olay çıkmaması için onlara destek olduk. Bunun yanında muhtemel bir yanlış anlamaya mahal vermemek için Trabzonspor mensuplarının hakem odasına yaklaşmasına arkadaşlarımla birlikte engel oldum, o kadar ki hakemlere olan ikramlarımızı oda kapısına götürmeleri için Polislerden yardım istedik.

Bizler olay çıkmaması için bu hassasiyeti gösterirken birilerinin Polis Özel Tim’inin operasyon yapacağını söylemesi hem de bunu basın kanalı ile yapması esef vericidir. Valiliğin açıklaması ortadadır. Hakemler hiçbir olumsuzluk olmadan polis nezaretinde emniyetli bir şekilde soyunma odasından çıkarılarak stadı terk etmişlerdir.

İktidar her düzende vardır ancak muhalefet yalnız demokrasilerde mevcuttur. Yaklaşan kongre öncesi muhalif kanadın faaliyet içerisinde olması eşyanın tabiatındandır Ancak muhalefet yaparken seviyeli olmak, Trabzon’a ve Trabzonspor’a zarar vermemek gerekir. Ne var ki yerel basında aklın alamayacağı hakaret ve iftiralar art arda sıralanmaktadır. Bugünkü Ulusal gazetelerin spor sahifelerine bakarsanız Trabzon ve Trabzonspor düşmanlarının söyleyip yazmadıklarını bir kısım Trabzon  basınının yaptığını göreceksiniz. İbrahim Hacıosmanoğlu’na zarar verdiğini sananların asıl Trabzon’a ve Trabzonspor’a zarar verdiğinin bilincine kavuşmalarını niyaz ediyorum.

Kininizle Trabzonspor’a daha fazla zarar vermeden  kendinize gelin ve bir daha düşünün."