İsrail ürünlerini masadan kaldırttı

Galerinin tamamı için tıklayınız

"Toplumunun çok kültürlü, çok inançlı, çok dilli yapısına uygun bir yönetim modeli ve yönetim anlayışı inşa etmek istiyoruz. Tek dil, tek ırk, tek millet dayatmasına karşı bütün kimliklerin, inançların, mezheplerin kendini özgürlüğüyle var ettiği korkmadan kaygı duymadan yaşadığı nefes aldığı bir devlet yönetimi inşa etmek istiyoruz. Cumhurbaşkanlığı seçimi bunun için sadece bir fırsattır. Tek başına cumhurbaşkanı bunu yapabilir diyemeyiz. Israrla tekçi ırk, tekçi mezhep anlayışıyla yönetilmeye çalışılan bir devlette hiç kimse kendini güvende hissedemez. Hiçbir dil hiçbir anlayış kendini güvende hissedemez Kürtler de korkar,Türkler de korkar, Emenisi de korkar, Arabı da korkar, Lazı, Çerkezi., Boşnağı da korkar Alevi olanı da korkar Süryani olanı da korkar. Çünkü tek dil tek millet dediğiniz zaman geri kalan bütün kimlikleri bütün inanç ve mezhepleri yok edeceğim anlamına geliyor. Hele hele bunu devlet politikası bir Başbakan olarak her seferinde büyük bir maharetmiş gibi biz ne dedik tek din dedik diye bağıra çağıra söylerse millet korkar kardeşim. Biz özgürlüğe demokrasiye çoğunluğa hasretiz. Senin gibi bağıran çağıran faşizmi bir maharetmiş gibi tek millet dayatmasıyla tek dil dayatmasıyla bizlere sunan bir cumhurbaşkanı Türkiye'yi olsa olsa korkutur sadece. Türkiye'de heyecan yaratacak umut yaratacak şey yeni yaşam belgemizde ifade ettiğimiz çoğulculuktur. Bugüne kadar devlet asla hiçbir yerde ezilenden yana olmadı asla yoksuldan emekçiden ötekileştirilenden yana olmadı. Devlet sadece devletin menfaatleri büyük çıkarları üstün çıkarları için kendini koruyan bir devlet oldu. Halkın ezilmesi katledilmesi sürgün edilmesi asla devletin ve devlet yönetiminin umurunda olmadı."

İstanbul'da denizin rengi değişti