Özgür Özel CHP'nin asgari ücret için yarın TBMM'ye sunacağı sürpriz teklifini açıkladı

Özgür Özel CHP'nin asgari ücret için yarın TBMM'ye sunacağı sürpriz teklifini açıkladı
Güncelleme:

CHP lideri Özgür Özel, İstanbul Güngören'deki Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinginde "Memlekette 30 bin lira açlık sınırı. 97 bin lira yoksulluk sınırı" dedi ve hem CHP'nin 2026 yılı asgari ücret teklifini hem de CHP'nin yarın TBMM'ye sunacağı "asgari ücret için sosyal devlet destekleme primi" yasa teklifinin ayrıntılarını açıkladı.

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İstanbul Güngören’de düzenlediği "Millet İradesine Sahip Çıkıyor" mitingine katıldı.

Adnan Kahveci Bulvarı üzerinde düzenlenen mitinge CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve çok sayıda partili katıldı.

"Millet İradesine Sahip Çıkıyor" adlı mitingde Özgür Özel, miting alanındaki vatandaşlara seslendi.

CHP lideri Özel 2026 yılı asgari ücret zammı için CHP'nin teklifini açıklarken “Şimdi bütün meydandaki herkese soruyorum, Erdoğan sizi seviyor mu? Niye? Fakirsiniz. Bakın yoksulluk sınırı 97 bin liraya çıktı. Yani bir eve, bir haneye 97 bin lira girmiyorsa fakirsin. 97 bin liranın altında evine gelir girenler bir el kaldırsın göreyim. Jimmy jib’ci senin maaş ne kadar? Sen de kaldır. O da kaldırdı. Kamerayı çeken adam bile fakir yani. Bırak meydan fakir, meydanı çeken de fakir. Şimdi bu şartlarda sendikalar hesaplıyor. Öyle hani DİSK çok işçiden yana hesap yapıyor falan. TÜRK-İŞ yıllardır bu işin ortalamasını söyleyen, söylediği rakamlarda aslında açlık sınırının altında kalıyor diye de eleştirilen TÜRK-İŞ’in rakamı oldu 30 bin lira. Memlekette 30 bin lira açlık sınırı. 97 bin lira yoksulluk sınırı. Asgari ücret 22 bin lira. Türkiye’nin en çok asgari ücret alınan ilçelerinden biri, asgari ücretin başkenti Güngören. Doğru mu? Memleket öyle bir açmazda ki, öyle bir açmaza geldi ki asgari ücret alan için çok düşük, veren için çok yüksek. Eğer verildiği yer tekstilse, Merter’deki tekstil atölyesi Hindistan'ın asgari ücreti ile mücadele edemiyor. Dünyanın dört bir yanındaki yoksul ülkelerin asgari ücreti ile baş edemiyor. Asgari ücretli de bu maaşla geçinemiyor. Bunun için biz geçen sene 30 dedik, sözü dinletemedik. Bu sene hem geçen seneki 30’a, sadece TÜİK yansıtması yapsak bile asgari ücret 39 bin lira olmak zorunda. 22 bin liralık asgari ücrete geçen seneki enflasyonu koysalar, bu seneki beklenti enflasyonunu koysalar, küçücük refah payını koysalar kendi asgari ücretleri bile 35 olmalı. Bugün bizim teklifimiz asgari ücret 39 bin lira olmalı. Ama Merter’de çalışan emekçiye 39 bin lira asgari ücret olsa iyi gelir mi? Yetmez, ama bir nefes aldırır. Ama Merter’deki tekstil atölyesi bu maaşı ödeyebilir mi? O da ödeyemez, kapatır. İşte devlet burada ortaya çıkacak. Diyecek ki ‘Biz kanun teklifini hazırladık yarın veriyoruz. 1-10 çalışanı olan işyerlerine 10 bin 540 lira, 10-49 arasında işçi çalıştıranlara 8 bin 400 lira, 50 ve üzeri çalışanı olanlara 5 bin 100 lira asgari ücret için sosyal devlet destekleme primi verilsin.’ Yani birileri ‘İflas ederim ben veremem. Öbürü ‘Ben bu maaşla geçinemem’ diyorsa araya devlet girecek bu yükün önemli kısmını işverenin sırtından alacak. Biz bir kez daha tarih önünde söylüyoruz: Hak edilen maaş en az 39, biz bunun altında yokuz.” ifadelerini kullandı.

Özel, "Bugün emeğin, alın terinin güzel ilçesi Güngören’deyiz. Dar sokakların geniş gönüllü insanlarının ilçesindeyiz. Merter’de tezgah başında tekstile can verenlerin ilçesindeyiz. Haznedar’da komşuluğu yaşatanlarla, Tozkoparan’da ranta karşı direnenlerle, mücadele edenlerle birlikteyiz. Betonların arasında bir çiçek gibi açan bu güzel yürekli insanlara, Güngören’e merhaba. 1994’ten beri burada yerel seçimlerde 8 kez kaybettik. Yüzde 8 aldığımız da oldu, yüzde 18 aldığımız da. Ama biz Güngören’e küsmedik. Suçu kimsede bilmedik. Hatayı kendimizde aradık. Güngören’e sırtımızı dönmedik. Suratımızı asmadık. O Güngören, 5 yıllık hizmeti de gördükten sonra son seçimlerde Ekrem başkana yüzde 44 oy verdi" dedi.

"Erdoğan şirket yönetir gibi devlet yönetiyor"

Konuşmasında Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ı hedef alan Özel şu ifadeleri kullandı:

“Biliyorsunuz, Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde, daha doğrusu Erdoğan Cumhurbaşkanlığı sistemini isterken demişti ki ‘Daha hızlı yöneteceğiz.’ Daha hızlı yönetmek için benzetmeyi de şöyle yaptı: ‘Şirket yönetir gibi devlet yöneteceğiz’ demişti. Allah var, sözünü tuttu. Bu düzende öyle bir kabine kurdu ki Sağlık Bakanı özel hastaneci, Milli Eğitim Bakanı özel okulcu, Turizm Bakanı oteller zinciri sahibi… Öyle kurdu ilk kabineyi. Sonra dediğini yaptı. Bir şirket kurdu, başına geçti ve o şirketi yönetir gibi devleti yönetiyor. Şirketin adını biliyor musunuz? KADAŞ. Duydunuz mu? KADAŞ; Kara Düzen Anonim Şirketi. Recep Tayyip Erdoğan başında. Bu şirket yoksuldan alan, zengine veren kara düzenin şirketidir. Bu şirket damatların, evlatların, eniştelerin, torpillilerin yükseldiği, liyakatin, eğitimin, hakkaniyetin ve adaletin asla kendine yer bulamadığı KADAŞ, Kara Düzen Anonim Şirketi’dir. AK Parti’nin kara düzeninde İstanbul’da geçen yıl ortalama kira 25 bin liraymış, yüzde 40 artmış ve 35 bin lira olmuş. Güngören’de geçen yıl ortalama kira 20 bin liraymış, bu yıl 30 bin lira olmuş. Ama Türkiye’de asgari ücretin en çok alındığı ilçelerden birinde; 22 bin 500 lira asgari ücret alınıp, 30 bin liralık evlerin kiralık olduğu bir ilçedeyiz. Öyle bir noktadayız ki örneğin devlet memurları geçmişte, AK Parti geldiğinde 18 bin lira emekli ikramiyesi alıyorlardı. İstanbul’da iyi bir daire de 15 bin liraydı. Yani emekli ikramiyesi bir daire alabiliyordu. Bugün geldiğimiz noktada aynı memur, 975 bin lira ikramiye alıyor. Ama emsal ev, aynı ev 5 milyon lira oldu. Yani çalışmanın, biriktirmenin ya da en sonunda ikramiyeyi alıp başını bir eve sokmanın artık hayal bile edilemediği bir ülkeye dönüştük.”

''Alan eldik, veren olduk diyor, 40 haramilere veriyor''

“Daha dün bu adaletsiz sistem, bir bütçe geçirdi Meclis’ten. O Meclis’ten geçen bütçede, komisyondan geçen ve Genel Kurul’a sevk edilen bütçede ne asgari ücretlinin yüzüne bakan var; ne emeklinin, ne çiftçinin derdini duyan var; ne esnafın, ne Güngören’e gelip insanların yüzüne bakacak bir bütçe var, ne de sorunları çözmenin inancı ve kararlılığı var. Bir de çıkmış Erdoğan diyor ki bugün ‘Türkiye, alan elden veren ele dönüştü.’ Bakın kimden alıyor, kime veriyorlar söyleyelim. Türkiye’nin dört bir yanına gidiyorum. Erdoğan da kızıp şöyle diyor; ‘Gitmiş, il il geziyor. Sarraf sarraf geziyor. Almış eline bir makina, altın hesabı yapıyor.’ Soruyorum. Güngören’deki ev hanımlarına soruyorum. Altın hesabı şaşar mı? Şaşmaz. En iyi karşılaştırma altın hesabı mı? Bakın bu Erdoğan geldiğinde en düşük emekli maaşı 8 çeyrek altın alıyordu. Şu anda en düşük emekli maaşı 16 bin lira ve 1,5 çeyrek altın alıyor. Bir yanda 8 çeyrek, bir yanda 1,5 çeyrek. Diğer taraftan asgari ücret 7 çeyrek alıyordu, şimdi 1,5 çeyrek alıyor. Yani AK Parti’nin kara düzeninden önce emekli 8 çeyrek alırken, şimdi 2 çeyreğe; asgari ücretli 7 çeyrek alırken, 2 çeyreğe düştü. Şu Trakya’daki çiftçi bir kilo buğday satıp bir litre mazot alıyordu. Şimdi beş kilo buğday satıp bir litre mazotu zor alıyor. Pamuk üreticisi Adana’da, Çukurova’da ya da Aydın’da, Manisa’da, Hatay’da bir kilo pamuk satıp 2,5 litre mazot alıyordu. Şimdi 2,5 kilo pamuk satıp bir litre mazotu zor alıyor. İşte AK Parti'nin kara düzeni bu şekilde işliyor. Ama emekliden al, çiftçiden al, işçiden al. Kime vereceksin? Diyor ya, ‘Eskiden alan eldik, şimdi veren el olduk.’ Aldığı el belli. Ama kime veriyor? Bakın bütçeye koydular bu sene zenginlerden vazgeçilecek vergilerin tutarı, yani adam kazanmış vermesi lazım. Gidiyor 40 Haramiler’e af çıkarıyor ya onun toplamı 701 milyar. Kur Korumalı Mevduat’a ödediği para 2,5 trilyon lira. Bu yılın ilk sekiz ayında faize ödediği para 1,5 trilyon lira. Bu üç kalemi topladığında 4,7 trilyon yapıyor. Şimdi birazdan söyleyeceğim, sonra gelip bunu karşılaştıracağım. Ama asgari ücreti olması gereken noktaya çıkarmak için gereken para var ya, bunlara ‘Teşvik ver’ diyeceğiz. ‘Yok para’ diyorlar. Tam 90 katını bu üç kalemde zengine ödediler. Ya da emekli maaşını insanca, hakça bir noktaya getirmek için gereken paranın tam 110 katını faize, Kur Korumalı Mevduat’a, vergi affına ödediler. Aynı paraları bu sene de zengine ödemeye niyetliler.”

 

İHA

text-ad