CHP'nin kalesi İzmir'de büyük kavga

CHP'nin kalesi İzmir'de büyük kavga
Güncelleme:

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun genel başkanın değişmesi gerektiğini söylemesi, CHP'nin İzmir vekillerinin tepkisini çekti.

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP’li Aziz Kocaoğlu, "24 Haziran seçimleri, Cumhuriyet Halk Partisi’nde acil bir değişimi zorunlu hale getirmiştir. Söz konusu değişimin Sayın Genel Başkanımızın öncülüğünde gerçekleşmesi, partimize büyük güç katacaktır" dedi. CHP'nin İzmir milletvekilleri açıklamaya sert tepki gösterdi. Tacettin Bayır, Aziz Kocaoğlu'nun yerel seçimlerde bir daha aday gösterilmeyeceği için bu tür açıklamalarda bulunduğunu iddia ederek "İzmir’in ulaşım sorununu çözemeyen adam, partinin ulaşımını çözmeye çalışıyor" dedi.

CHP’nin 24 Haziran’da yapılan milletvekili genel seçiminde yüzde 22,64, Muharrem İnce’nin ise cumhurbaşkanı seçiminde yüzde 30,70 oranında oy alması, partide ’genel başkan değişikliği’ tartışmasına yol açtı. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Kocaoğlu, partisindeki son gelişmelere ilişkin yazılı açıklama yaptı. Kocaoğlu, açıklamasında, şunları kaydetti: "24 Haziran seçimleri, Cumhuriyet Halk Partisi’nde acil bir değişimi zorunlu hale getirmiştir. Kamuoyu ve parti tabanının talebi de bu doğrultudadır. Söz konusu değişimin Sayın Genel Başkanımızın öncülüğünde gerçekleşmesi, partimize büyük güç katacaktır. Bu düşüncelerimi kamuoyuyla saygıyla paylaşırım."

CHP'DE MİLLETVEKİLLERİNDEN KOCAOĞLU'NA TEPKİ

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun, 24 Haziran seçimlerinin 'Cumhuriyet Halk Partisi'nde acil bir değişimi zorunlu hale getirdiği' yönündeki açıklaması, kentte parti içinde yeni bir tartışmanın fitilini ateşledi. CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat, Kocaoğlu'nun sözleri için "Çok talihsiz bir açıklama. Herkes kendi işine bakmalı. Bu partinin genel başkanlık sorunu yok. Bu partiyi yöneten ciddi bir devlet adamı ve ciddi kadrolar var. Bu kadrolar ile birlikte partinin mücadeleye devam etmesi gerektiğini düşünüyorum" dedi.

Aziz Kocaoğlu'nun açıklamalarına en sert tepkiyi ise CHP İzmir Milletvekili Tacettin Bayır verdi. CHP İzmir İl Başkanlığı görevi sırasında da Kocaoğlu ile yıldızı hiç barışmayan Bayır, şunları söyledi: "Yavaş yavaş partinin il başkanını belirlemeye cesaret etmesi, ilçe başkanlarını ayağına çağırması, partinin PM'ye girecek üyelerini, milletvekili adaylarını belirlemesi, ilçe belediye başkanlarını belirlemesi... Adam aslında kendini herkesin üstünde görüyor. Şimdi de genel başkanı belirlemek istiyor. Bunun yerel seçimlere 9 ay kala yapılması düşündürücü. Herkes kendi işini yapsın. Siyaset yapmak Aziz Bey'in işi değil. Aziz Bey, seçilmiş belediye başkanıdır ve İzmirlilere hizmet etmesi gerekiyor."

'ADAY GÖSTERİLMEYECEKTİ'

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun yerel seçimlerde bir daha aday gösterilmeyeceği için bu tür açıklamalarda bulunduğu iddiasını gündeme getiren Bayır, sözlerini şöyle sürdürdü: "İzmir’in ulaşım sorununu çözemeyen adam, partinin ulaşımını çözmeye çalışıyor. Genel merkezin 9 ay sonraki İzmir Büyükşehir Belediye Başkan adayı Aziz Kocaoğlu değil. Bu açıklamalar buna işaret. Zaten aday gösterilmeyecekti. Genel merkez üstünü çizmişti. Şimdi çizildiğini bildiği için yeni bir yol açmaya çalışıyor. Yerine bırakacağı Alaattin Yüksel'i de genel merkez çizmişti. İstediğini aday yaptıramayacak İzmir'de. Seçime 9 ay var. Bunlar bize 4 ay kaybettirecek. Adayı ne zaman belirleyeceğiz, ne zaman sahaya ineceğiz ve nasıl sonuç alacağız? Partiyi düşünmüyor. Partiyi düşünen birisi değil. Kendini düşünen biri olduğu için selden kütük kapmaya çalışıyor. Biz nasıl onun genel sekreterini seçemiyorsak, bize seçtirmiyorsa, kusura bakmasın ama partinin genel başkanının kim olacağını da biz ona seçtirmeyeceğiz."

'PARTİ ENERJİSİNİ KENDİ İÇİNDE TÜTKETMEMELİ'

CHP’nin eski il başkanlarından olan ve son seçimde milletvekili seçilen Bedri Serter de "Herkesin açıklaması kendisini bağlar. Bu kadar kısa zamanda herhangi bir kurultay kalkışmasına gerek olmadığını düşünüyorum. Meclis çalışmalarında OHAL'in kaldırılmasını, KHK'ların çıkarılmamasını sağlamalıyız. Şu an kurultayı toplamanın anlamı ve gereği yok" dedi.

CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel ise belediye başkanlarının ön seçim ile belirlenmesi önerisini yineleyerek, "Şu anda CHP kendi içinde enerjisini harcamamalı. Herhangi bir kurultaya gerek olduğunu düşünmüyorum. Asıl olan, yerel seçimlerin kazanılmasına yönelik yapılacak çalışmalardır. Birlik ve beraberlik içerisinde çalışılmalı. Seçimlerde başarı kazanılması için başta büyükşehirler olmak üzere bütün ilçelerde belediye başkan adaylarını ön seçim ile üyeler seçmeli" ifadelerini kullandı.

'PARTİYE İHANET OLUR'

CHP İzmir Milletvekili Özcan Purçu da yerel seçimlere kısa bir süre kala kurultay istemenin partiye ihanet anlamına geldiğini savunarak şöyle dedi:

"Şu an kurultay zamanı değil. Yerel seçimler var önümüzde. Ona odaklanmamız gerekiyor. Koltuk sevdasına değil; CHP'nin, partimizin sevdasına düşsün. Yerel seçimlere kısa süre kala kurultay isteyenler, partiye ihanet eder. Hem bu iş belediye başkanlarının işi değil. Belediye başkanları, kurultaya karar veremez. Herkes kendi işine baksın."

CHP İZMİR İL BAŞKANI DENİZ YÜCEL'DEN KILIÇDAROĞLU'NA DESTEK
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, 24 haziran seçimleri sonrasında partisinde yaşanan tartışmalarla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na destek vererek, şunları söyledi:
"Politik ve toplumsal alanda yaşanan tüm tahribatlara, toplumumuzu oluşturan kesimlerin inanç ve her türlü farklılıklarını siyaset malzemesi yaparak toplumu ayrıştıran ve kutuplaştıran uygulamalara karşı, örgütlü bir şekilde mücadele veren ve saray rejiminin karşısında umut yaratabilecek, muhalefet bloğunu bir arada tutabilecek yegane siyasi güç, ülkemizin kurucu partisi, aydınlanmanın öncüsü Cumhuriyet Halk Partisi'dir. Ülkemizin ve milletimizin geleceği için hayati öneme haiz 24 Haziran seçimleri öncesinde de bu mücadele genel başkanımız Kemal Kılıcdaroğlu liderliğinde kararlılıkla sürdürülmüştür. Nitekim adalet yürüyüşü, ardından adalet kurultayı, İYİ Parti'nin seçime girebilmesi için demokrasi adına 15 vekilimizin verdiği destek, seçimde 3 siyasi partinin bir araya gelmesi sağlanarak Millet İttifakı'nın oluşturulması ve genel başkanımızın karşısında iki kez aday olan Sayın Muharrem İnce'nin cumhurbaşkanı adayı gösterilmesi sayın genel başkanımızın liderliğinde gerçekleşmiş doğru ve özverili adımlardır."

'DAHA TERİMİZ KURUMADI'
İl Başkanı Deniz Yücel, seçimden yeni çıkan örgütün daha teri kurumadan bu durumu başarısızlık olarak göstermenin ve genel başkanı, partiyi tartışmaya açmanın doğru olmadığını öne sürerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Seçim çalışmaları, genel başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanı adayımız Sayın Muharrem İnce ve CHP örgütleri tarafından fedakarca yürütülmüştür. Bu demokrasi yarışının üzerinden daha 10 gün geçmeden, tabiri caizse terimiz soğumadan, bu durumu başarısızlık olarak göstermek ve genel başkanımızı tartışmaya açmak, kamuoyu önünde partimizi tartışmaya açmak demektir. Birbirimize en çok kenetlenmemiz, soğukkanlı ve itidalli davranmamız gereken şu süreçte bu tartışmaları yaratmak, üstelik imza toplayıp olağanüstü kurultayı toplamaya çalışmak ne yazık ki parti kültürü ve sorumluluğuyla bağdaşmamaktadır."

AKLISELİM VE SAĞDUYU ÇAĞRISI
CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, örgüte aklıselim ve sağduyu çağrısında bulunurken, tartışmaların sonlandırılmasını şu sözlerle istedi:

"Bugün yapılması gereken aklıselim, sağduyulu bir şekilde davranmaktır. TBMM'de milletvekilleri, Cumhurbaşkanı yemin etmeden, verdiğimiz demokrasi mücadelesinin üzerinden 10 gün geçmeden parti içinde bir iktidar mücadelesinin fitilini ateşlemek doğru bir siyasi tutum değildir. Her sorumluluk sahibi partilinin yapması gereken parti içi iktidar mücadelesini bir kenara bırakıp saray rejimi karşısında muhalefet bloğunu bir arada tutan, partimizi kamuoyunda tartıştırmadan yerel seçimlere taşıyacak bir olgunluk içinde davranmaktır. Parti içinde kırılganlıklara, ayrışmalara, duygusal kopmalara neden olacak tutum ve davranışlardan kaçınılmalıdır. Cumhuriyet Halk Partisi olarak önce ülkemize, sonra partimize karşı sorumluluğumuz bulunmaktadır. Bu anlamda Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl başkanı olarak, bu tartışmaların kamuoyu önünde daha fazla sürdürülmemesi, tüm örgütlerimizin sağduyulu ve itidalli olmaları, birlik ve beraberliğimizi bozmadan seçim sonuçlarının bir an önce il ve ilçe örgütlerimiz ve genel merkez düzeyinde analiz edilerek mücadelemize devam edilmesi konusunda tüm örgütlerimize, üyelerimize ve yöneticilerimize çağrıda bulunuyorum."

İNCE'NİN AÇIKLAMASI SONRASI KULİSLER HAREKETLENDİ

Seçimin ardından yaptığı açıklamada, "Benim ağzımdan kurultay lafını duyamayacaksınız" diyen Muharrem İnce, dün TBMM'de tamamen farklı ifadeler kullanmıştı. Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ile bir araya geldiği yemekte, "İsterse olağanüstü kurultayı toplayarak, benim genel başkan, kendisinin onursal genel başkan olabileceği teklifinde bulundum" dediğini aktaran Muharrem İnce, parti kulislerini hareketlendirdi.

Bu açıklama, Kemal Kılıçdaroğlu tarafından "siyasi nezaketsizlik" olarak nitelendirildi. Kılıçdaroğlu'ndan "kurultay yok" açıklaması yapılsa da delegeler arasında hareketlilik yaşanmaya başladı. İnce'nin açıklamasının ardından, farklı illerde bazı kurultay delegeleri sosyal medya üzerinden "kurultay çağrısı" yapan videolar paylaşmaya başladı. CHP'nin bazı il başkanlarının da Muharrem İnce'yi destekleyerek, kurultay çağrısı yaptığı biliniyor. Daha önce de aralarında Nur Serter, Şahin Mengü, Kemal Anadol gibi isimlerin yer aldığı 9 Eylül Platformu, kurultay çağrısı yapmıştı.

KAÇ DELEGENİN İMZASI GEREKİYOR?

Olağanüstü kurultay için 2018 Mart ayında yapılan 19. Olağanüstü Kurultay'daki delege sayısı göz önüne alındığında, 260 delegenin noter onaylı oyu gerekiyor. Ancak bu sayı kurultayın seçimli olmasını sağlamıyor.
Tüzüğe göre, olağanüstü kongreyi isteyenlerin sayısı kongre üyeleri tam sayısının salt çoğunluğunu sağlıyor ise olağanüstü kongrenin gündemine güven oylaması ve seçim maddeleri konulabiliyor.

Son kurultay göz önüne alındığında 650 civarında delegeye ihtiyaç bulunuyor.

İNCE İKİ KEZ ADAY OLDU VE KAYBETTİ

Muharrem İnce, 5 Eylül 2014 tarihinde Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun çağrısı ile toplanan 18. Olağanüstü Kurultay'da ilk kez rakip olarak Kılıçdaroğlu'nun karşısına çıktı. Kılıçdaroğlu'nun 740 oyla koltuğunu koruduğu bu kurultayda, 177 delegenin imzasıyla aday gösterilen Muharrem İnce'nin aldığı 415 oy ise dikkatleri farklı bir yöne çekti. Delege yapısındaki hareketlilik nedeniyle sonraki kurultaylarda genel merkez işi daha sıkı tuttu. Bunun karşılığını 35. Olağan Kurultay'da alan Kılıçdaroğlu, tek aday olarak seçime girdi.

CHP'nin bu yıl şubat ayında gerçekleştirilen 36. Olağan Kurultayı'nda ise Muharrem İnce yeniden aday oldu oldu. Mükerrer imza tartışmasının da yaşandığı kurultayda, bin 266 delegenin bin 253'ü oy kullandı. İnce, geçerli bin 237 oyun 447'sini alırken, Kılıçdaroğlu ise 790 oy alarak yeniden genel başkan seçildi.

Kemal Kılıçdaroğlu, böylece 4'ü olağanüstü, çoğu da seçimli olmak üzere girdiği 7 kurultaydan da başarıyla ayrıldı. Muharrem İnce ise rakip olduğu 2 kurultayda da kaybetti.

CHP'DE 55 KURULTAY YAPILDI

Türk siyasi tarihinde "kurultaylar partisi" olarak adlandırılan CHP'de bugüne kadar 36'sı olağan olmak üzere, 55 kurultay gerçekleştirildi. 3-4 Şubat tarihlerinde 36. Olağan Kurultayı'nı gerçekleştiren CHP, son olarak 9-10 Mart'ta tüzük değişikliğini içeren 19. Olağanüstü Kurultayı'nı yapmıştı.

Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu CHP'nin ilk kongresi, Türkiye Cumhuriyeti'nin temellerinin atıldığı Sivas Kongresi (4-11 Eylül 1919) olarak kabul ediliyor.

Parti, ilk olağanüstü kurultayını ise Atatürk'ün vefatı üzerine 26 Aralık 1938'de yaptı. Kurultayda, "değişmez genel başkanlığa" seçilen İsmet İnönü, yaklaşık 33 yıl bu görevi sürdürdü.

CHP'de İnönü'nün ardından Bülent Ecevit, Hikmet Çetin, Altan Öymen ve Deniz Baykal genel başkanlık koltuğuna oturdu. Kılıçdaroğlu, partinin 7. genel başkanı olarak görevine devam ediyor.

Kılıçdaroğlu, CHP'nin genel başkanlık koltuğuna 2010'da dönemin CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın istifasının ardından gerçekleştirilen 33. Olağan Kurultay'da oturmuştu.

AA/DHA