Türk askerinin yardım eli uzattığı gazeteci gözyaşlarına boğuldu

Güncelleme:

Afganistan'daki son gelişmeleri aktaran gazeteci Ahmet Mengli, CNN TÜRK ekranlarında duygu dolu anlar yaşadı. Eşini ve 4 çocuğunu havalimanında askerlere emanet eden Mengli, ''Duygularıma sahip olamıyorum, içeride her türlü ilgilendiler. Ne kadar ilgilendiklerini görmek beni de duygulandırdı'' dedi.

Gazeteci Ahmet Mengli Afganistan'daki son durumu CNN TÜRK canlı yayında aktardı. Eşini ve 4 çocuğunu havalimanında askerlere emanet eden Mengli duygu dolu anlar yaşadı.

İşte Ahmet Mengli'nin canlı yayında aktardıkları...

Son gelişmeler şu anda tekrardan bir yapılanma için çalışmalar devam ediyor. Taliban kendisi bir devlet kurup 'Biz buyuz' diye hala bir açıklama yapmış değil. Siyasi girişimler devam ediyor. Afganistan'da eski cumhurbaşkanı, Barış Konseyi Başkanı doktor Abdullah ile Taliban liderleri şu an görüşmekte. Taliban liderleri yavaş yavaş ülkeye gelmekteler. Yeni bir çalışmanın en kısa zamanda gerçekleşeceğini ve onu takip etmekteyiz şu an.

Taliban'a yönelik bir direniş başlatılmaya çalışılıyor diyebiliriz. Dün 2 ilçenin düştüğünü duyduk. Ahmet Mesut'un bir girişiminde bulunduğunu duyuyoruz, tabii ki resmi bir açıklama yok.

"O KALABALIĞI GEÇMEK BİZİM İÇİN DE KOLAY OLMADI"

Dün akşam çıktım ben havalimanından. 2 gündür havalimanındaydım, sokaklarda eskiye göre değişiklik görmedim diyebilirim. Daha fazla trafik var, bankalar ve devlet daireleri hala faaliyet göstermemekte. Herkes bir tedirginlik içinde beklemekteler. Havalimanında az önce bahsettiğiniz kafilenin içinde benim de eşim ve 4 çocuğum vardı. Türkiye'ye göndermek için 2 gün önce havalimanına gittik ve o izdihamda çok zor zamanlarımız oldu. Ancak 2 gün biraz konuşabildim, sesimi bile kaybettim oradaki yorgunlukta. Havalimanına yaklaştığımızda binlerce insan oradaydı, herkes kapılardan içeri girmeye çalışıyordu. Bunların içinde kadınlar, çocuklar, genç Afganlar vardı. Biz de kapıya yaklaştığımızda pasaportları gösterince askerlerimiz bunu fark ettiler, bizi bir an evvel oraya almaya çalıştılar, çok çaba sarf ettiler. O kalabalığı geçmek bizim için de kolay olmadı.

"O GÜZEL İNSANLAR ORADA OLMASAYDI O KAPIDAN GEÇMEK İMKANSIZ DİYEBİLİRİM"

Çocukları tellerin arasından askerlere vermek zorunda kaldık. Askerlerimiz onları çekerek aldı, ben ve eşim saatlerce orada bekledim. Orada ne kadar güzel insanlar olduğunu fark ettim. Duygularıma sahip olamıyorum, içeride her türlü ilgilendiler. Ne kadar ilgilendiklerini görmek beni de duygulandırdı, bu kolay bir şey değil. Gece gündüz demeden çalışıyorlar, bunu bizzat gördüm. Gösterilen ilgiyi başka askerlerden göremedik. O güzel insanlar orada olmasaydı o kapıdan geçmek imkansız diyebilirim.