Yangın söndürme uçağı ihalesi yenilenmedi !

Yangın söndürme uçağı ihalesi yenilenmedi !
Güncelleme:

Orman Bakanlığı 2020 yaz aylarında orman yangılarına müdahale etmek için kullanılan yangın söndürme uçağını tedarik etmedi.

Orman Bakanlığı, 2020 yaz aylarında orman yangınlarıyla mücadele için hâlâ uçak tedarik edemedi. 20 Şubat’ta yapılan ihalede, 35 yıldır orman yangınlarında kendi uçaklarıyla başarıyla mücadele eden Türk Hava Kurumu engellenmiş, katılan yabancı firmalar da teklif vermeyince ihale iptal edilmişti. “Yeni ihale açacağız” denmesine rağmen aradan geçen iki aya rağmen yeni ihale açılamadı.

Türkiye, tüm dünyayla birlikte corona virüsüyle mücadele ederken, ülkenin akciğerleri korumasız kaldı. Orman Bakanlığı, yaz aylarında orman yangınlarıyla mücadele için halen uçak tedarik edemedi.

20 Şubat'ta yapılan uçak kiralama ihalesine katılan yerli ve yabancı firmaların hiçbiri teklif vermemişti.
Bu ihalenin hemen ardından SÖZCÜ’ye konuşan Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, “Zaten ihaleye erken çıkmamızın nedeni de yangın mevsimi gelmeden sonuçlandırmaktı, hazırlıklarımızı tamamlamak istiyoruz. Hazırlıklarımızı yapacağız, en kısa sürede yeni ihaleye çıkarız diye düşünüyorum” demişti.

Aradan geçen yaklaşık iki aya rağmen yeni ihale açılmadı. Uzmanlar, ihalenin hazırlanması, ilana çıkılması, toplanması ve sonuçlandırılması prosedürünün yanı sıra firmaların bu corona virüsüyle ilgili olağanüstü şartlar varken uçak tedarik edebilmesinin de zor olduğunu vurguluyor.

THK DEVRE DIŞI BIRAKILDI

Türk Hava Kurumu’nun altısı faal dokuz uçağı hangarlarda bekletiliyor. Orman Bakanlığı, 1985 yılından 2019 yılına kadar tam 35 yıl yangın söndürme mücadelesini başarıyla yürüten Türk Hava Kurumu'nu iki yıldır devre dışı bıraktı.

Geçen yıl tüm eleştirilere rağmen THK uçaklarını hangardan çıkmasına izin verilmedi. Sadece İzmir'de 500 hektar orman kül oldu. Bu yıl da 20 Şubat'ta açılan ihalede öyle bir şartname hazırlandı ki THK’nın ‘Ateş Kuşu’ adı verilen 9 CL-215 uçağı ihaleye giremedi. THK’nın uçakları 4 bin 900 litre kapasiteliydi, ihalede 5 bin litre şartı konuldu.

YABANCI ŞİRKETLER TEKLİF VERMEDİ

İhaleyi Rusların almasına kesin gözüyle bakılıyordu. Be-200 uçaklarını Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Rusya’da beğenmiş, Orman Bakanı Bekir Pakdemirli bizzat test etmiş ve Rus uçaklarının Türkiye'de uçabilmesi için mevzuat dahi değiştirilmişti. Ancak 20 Şubat'taki ihalede sürpriz bir şekilde hiçbir şirket teklif vermedi. İhale iptal edildi. Şubat ayında Ruslar'ın uçak temin edemediği için teklif vermediği ileri sürülmüştü.

HELİKOPTER İHALESİ DE SONUÇLANMADI

Orman Bakanlığı geçen yıl Nisan ayında ‘açık’ usülle değil ’21b-Pazarlık’ usulüyle kapalı kapılar ardında yaptığı ihaleyi bir mimarlık şirketine vermişti.

Bordo Mimarlık’a beş aylık kiralama için tam 113 milyon lira ödendi. 2020 yılı helikopter ihtiyacı için ise 13 Şubat 2020'de “25 Adet (13 Adet ve 12 Adet olmak üzere iki kısım halinde) Genel Maksat Helikopteri Kiralanması İşi” ihale edildi ancak o da henüz sonuçlandırılamadı.

TBMM'YE SORU ÖNERGESİ VERİLDİ

Antalya Milletvekili Rafet Zeybek, TBMM'de bir soru önergesi vererek, SÖZCÜ'nün ortaya çıkardığı THK uçaklarının devre dışı bırakılmasının aydınlatılmasını istedi. Zeybek, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay'ın yanıtlaması istemiyle şu soruları yöneltti:

Türkiye'de bakanlık tarafından kullanılmayan THK uçakları, yurt dışında başarıyla yangın söndürme faaliyetlerinde bulunurken, yangın mevsiminin yaklaştığı günlerde envanterinde söndürme uçağı olan kurumdan yararlanılmaması yangınla mücadelede zafiyete yol açma ihtimali var mıdır?

2020 yılı yangın söndürme ihalesine THK'nın katılamaması için şartnamede uçakların su taşıma kapasitesinin bilerek yüksek tutulduğu iddiası doğru mudur?

2020 yılı yangın söndürme ihalesi hangi aşamadadır?

 Yangın söndürme ihalesi için taleplerini sadece bir Rus firmasının karşılayabildiği ve Türkiye semalarında Rus pilotları ile uçacağı iddiası doğru mudur?

Türk Hava Kurumu’na atanan kayyum heyetinin borçları gerekçe göstererek uçakları satacağı iddiaları doğru mudur?

Türk Hava Kurumu'nda siyasi iktidara yakın bir grubun kurumu itibarsızlaştırma ve işlevsiz bırakmayı amaçladığı iddiaları doğru mudur?

Sözcü