“Yeni Türkiye’ nin kitabı 4 yıl önce Füller tarafından yazıldı”

“Yeni Türkiye’ nin kitabı 4 yıl önce Füller tarafından yazıldı”

Son eylemleri ile dikkat çeken Türkiye Gençlik Birliği'nin başkanı, Haber3'ten Ebru Eğinlioğlu'na konuştu.

HABER3.com Özel Röportaj - Ebru Eğinlioğlu

Merhaba sevgili izleyenler bu gün konuğum TGB Başkanı İlker Yücel, kendisini ilk defa Taksim ve Şişli’ deki mitinglerden hatırlıyoruz. Atatürkçülük’ ten ve 19 Mayıs’ tan bahsederek, sloganlar atarak bu meydanlarda çok geniş katılımlı yürüyüşler yapmış ve kamuoyunun dikkatini çekmişti. Türkiye-Suriye ilişkileri, AKP’ nin icraatları, muhalefet partisi CHP’ nin çalışmaları gibi konularda konuşacağız ama önce kendisini biraz daha yakından tanıyalım. TGB’ yi tabii ki konuşacağız; 2006 yılında kuruldunuz, hala aynı kadro devam ediyor musunuz? Çünkü Ergenekon Davası’ nda da adınız geçtiğini biliyorum.

TGB 2006 da kuruldu ama öncesinde, 2-3 yıllık bir tartışma süreci vardı. Atatürkçü Düşünce Grupları’ nın ortak faaliyetler yürütme zeminini nasıl oluştururuz diye çalışmalar oldu. Her üniversitede çalıştaylar düzenledik, ben o zamanlar Ege Üniversitesi Atatürkçü Düşünce Topluluğu Başkanıydım. Temel amaçlarımızdan biri de sağ, sol ayrımı yapmadan Atatürk ilkelerinden ayrılmadan, Atatürkçü gençleri nasıl bir araya getiririz idi. 2006 yılında Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Üniversitesi’ nde kuruluşumuzu ilan ettik yaklaşık 5000 genç katıldı. Ama ilk kurulma kararı alan 40 kadar farklı Atatürkçü Düşünce Derneği Grubu idi. Şu anda 76 ilde örgütlüyüz ve bütün üniversitelerde birimlerimiz var. 22 ülkede temsilciliklerimiz var.

1.20120730144110.jpg

Peki bu kadar hızlı büyümenin mali ve finansla desteği de olması gerekir. Bunları nasıl karşılıyorsunuz?

TGB’ nin bu kadar hızlı büyümesinin nedeni nesnellik. Yani Türkiye’ nin içinde bulunduğu durum. İkincisi TGB cesur çıkışlar yaparak, yayın organlarıyla yakın ilişkilerle, sanatçılarla yapılan ortak çalışmalarla tanınma aşamasını geçtiğini düşünüyoruz. Sonra gençlikte bir siyasileşme eğilimi var. Atatürk Devrimleri’ ne sahip çıkan bir gençlik olduğunu gözlemliyoruz.

AKP’ NİN VE DAVUTOĞLU’ NUN YAPTIKLARI HER ZAMAN O DÜŞÜNCE KURULUŞLARI İLE ORTAK YÜRÜYOR!

 AKP’ nin Cumhuriyetçi bakışı yansıtmadığını düşünüyorsunuz öyle değil mi, peki bunu hangi kriterlere dayandırıyorsunuz?

En önemli nokta şu; Ilımlı İslam denilen bir proje yürüyor, bu projenin patentinin sahibi çeşitli isimler var Graham Füller gibi, Abramoviç gibi, Henri Barkin gibi, JFR gibi Amerikan İstihbaratıyla çalışan kurumların çalışmalarını dikkatle takip ediyoruz. Bunların yayımladığı raporları gün gün takip eden arkadaşlarımız var. Bir örnek vereyim Kürt açılımı ile ilgili çalışmaları biz 3 sene önce kendi sitemizden yayımladık. Bunu şunun için söyledim; AKP’ nin ve Davutoğlu’ nun konuşmaları her zaman Amerika’ da o düşünce kuruluşları ile birlikte yürüyor, Suriye politikaları da….

asd.20120730144740.jpg

Sözlerinizin çok önemli iddialar olduğunun farkında mısınız?

Tabii ki farkındayım bu iddiaları doğrulayacak onlarca olgu var. Zamanımız kısıtlı olduğu için oralara girmek istemiyorum ama bu ‘ Ilımlı İslam’ projesi çok sistemli bir faaliyet. Mesela kavram bakımından bir ‘ Yeni Türkiye’ tanımlaması yapılıyor. Bu ülkenin sahipleri de tasfiye ediliyor statüko tanımı kullanılarak.

Daha demokrat bir Türkiye deniliyor.

4 YIL ÖNCE GRAHAM FÜLLER’ İN ÇIKARDIĞI KİTABIN ADI; YENİ TÜRKİYE İDİ.

Evet ama tabii ne kadar demokrat olduğu tartışması bizi apayrı bir yere götürür, oraya girmiyorum. Ben sadece Graham Füller’ in 4 yıl önce çıkardığı kitabının ismi ‘ Yeni Türkiye’ idi. Bir algı yönlendirme operasyonu yapılıyor bazı köşe yazarları tarafından duygu tüccarlığı yapılarak halk da manipüle ediliyor.

Her ne kadar röportajı yaparken tarafsız olsam da, bu kitap ve raporlardan alıntılar yaparak iddialarınızı buralara dayandırıyorsunuz. Bu çok doğru olabilir çünkü yıllardır süren Ergenekon ve Balyoz Davala’ rı da bir yönüyle basılmamış kitaplara ve belgelere dayanıyor. Öyle bakacak olursak sizin iddialarınızda böyle bakılınca ciddiye alacaklarını düşünüyorum .

 2.20120730144216.jpg

5 KASIM 2003 DE ERGENEKON OPERASYONU GEORGE BUSH VE TAYYİP ERDOĞAN TARAFINDAN PLANLANDI.

Bakın Fehmi Koru bizim çok yakın takip ettiğimiz bir isimdir. Sayın Abdullah Gül’ ün de yakın arkadaşıdır. Hukumetle ilgili pek çok bilgiyi onun yazılarından öğrenebiliyorsunuz. O 5 Kasım 2003 de George Bush ve Tayyip Erdoğan görüşmesinde Ergenekon Operasyonu planlandı diyor. Bunu Fehmi Koru söylüyor, ben demiyorum.

Planlandı derken herhalde dış güçler tarafından planladı idiyi kasıt etmiyor her halde?

Şunu demeye çalışıyorum Türkiye’ yi bölmeye tek başına PKK’ nın gücü yetmez, Amerika’ nın da, Barzani’ nin de gücü yetmez. Türkiye Ankara’ dan bölünürse bölünür. Ankara’ dan bölünebilmesi için de çeşitli Amerikan İstihbaratı çalışmaları da yürütülüyor zaten Türk Ordusu üzerinden. Hatırlarsanız Anayasa çalışmaları 2002 den itibaren yapıldı ama geri çekilmeler oldu, bir şeyler söylendi, sonra yapılmadı falan. Çünkü şu anlaşıldı; Türk Silahlı Kuvvetleri tırnak içinde söylüyorum; ‘ Terbiye edilmezse, kontrol altına alınmazsa, Türkiye’ nin Ilımlı İslam’ a götürülmesi ve Federasyona götürülmesi ciddi sekteye uğrayabilir. Oradan da ciddi bir faaliyet yürütüldü taa ki Kozmik Oda’ ya girilene kadar. Kozmik Oda’ ya baskınlar yapıldığı sırada bir gazete şöyle bir haber yaptı; bu gözaltına alınan albaylardan birisin TGB ile ilişkisi var diye. Hemen bulduk o muhabiri, gazetenin müdürüne çıktık; Nedir bu ilişki bize açıklayın diye. Biz kendimizden aslında bu ‘ Tertipler Sürecini’ çok iyi anlıyoruz. Bizim ismimiz de bu olaylara defalarca bulaştırıldı. 

Sonra ne oldu? Yani isminiz bulaştırıldı sonra nasıl devam etti süreç?

4.20120730144245.jpgBİAT KÜLTÜRÜNDEN GELMİŞ İNSANLAR DEMOKRASİDEN BAHSEDİYOR.

Sonra tekzip gönderdik tekzibimizi yayımlamadılar, dava açtık, dava halen devam ediyor. Mesela Balyoz Darbe Planı’ nda da ismimiz geçiyor. Biz 2006 da kurulduk, 2003 de geçen Balyoz Darbe Planı’ nda nasıl olabiliriz. Taraf Gazetesi yayımlamıştı haberi hatırlarsınız. Ben size TGB ile ilgili küçük örnekleri verdim daha büyük çelişki ve sıkıntılar da var. Bir Cemaat kültürü egemen oldu, baktığımızda cemaat kültüründe büyüğe biat vardır. Şimdi bu biat kültüründen gelmiş insanlar biz demokrasi getiriyoruz iddiasında bulunabiliyorlar.

Ama bu söyledikleriniz CHP içinde geçerli, orada da genel başkanının söylemlerinden çıkılmıyor ki, parti yapılanması bu şekilde işliyor her ne kadar demokrasi dense de?

BU GÜN SİYASİ PARTİLERİN SİSTEMİ DEMOKRASİ DEĞİL MAFYOKRASİ!

Tabii milletvekilinin vekil olabilmesi için partiye para yatırması lazım. Sonra parti başkanının onu listeye  koyması lazım. Bu şansa nail olan kişi % 5 tir. O zaman biz bu şanslı % 5 lik kesim için mi demokrasi uyguluyoruz. Biz buna demokrasi değil mafyokrasi diyoruz. Yani halkın değil de parti başkanlarının dediğinin olduğu bir sistem.

Sizle ilgili konuşulan en son gündemdeki konu Bodrum’ da dolaşan Amerikan Askeri’ nin başına çuval geçirdiniz. Hakkınızda açılan pek çok dava var TGB olarak kaç dava oldu?

O konuyu yalnız şöyle toparlayayım; Bizim oradaki gariban Amerikan askeri ile işimiz yok zaten o da yoksul olduğu için orada asker olmuş, paralı biliyorsunuz Amerikan Askeri olmak maaşlı. Orada biz bir mesaj verdik; Şu anda vatanımız parçalanıyor, BOP uygulanıyor, Federasyona götürülmek isteniyor, muhalefet dizayn ediliyor, Türk Ordusu tasfiye ediliyor. Biz büyük bir milletiz mesajı verdik.

Büyük millet mesajını çuvalla mı verdiniz?

Şöyle ki o sembolik bir mesajdı. Şöyle demişti Amerikan Askeri, Mehmetçik’ in başına çuval geçirdiğinde; bu çuvalın acısı bir nesil çıkmaz demişti. Aynı sırada da bir askerimiz Türkmen Bölgesi’ nde öldürülmüştü. Biz bu hareketle Amerika’ ya şunu dedik; 1 nesil çıkmaz dediğiniz acı değil bir nesil 5 yıl bile sürmedi, bulduğumuz yerde çuvalı geçirdik Amerikan Askeri’ nin başına, Türk Genci’ nin kararlılığını gösterdik. Burası Mustafa Kemal’ in ülkesi. Kaldı ki biz bir tek yerde geçirmedik çuvalı 5-6 yerde yaptık aynı hareketi ama Türkiye’ de gösterilmedi televizyonlarda ama Ortadoğu ülkelerinde ve basının da bol bol yer aldı.

Biz de nasıl yer aldı?

Saldırı diye verdiler haberi. Oysa ki biz o askeri uyardık; biz başına çuvalı geçireceğiz ama korkma amacımız dünya basınına bir mesaj vermek diye önceden söyledik, birden başına gidip çuvalı geçirmedik ama o korktu tabii. Şiddet yoktu yani.

Aslında Amerika’ da böyle hareketlere açık bir ülke demokratik özgürlükler ülkesi, ben her ne kadar bu hareketi doğru bulmasam da siz de bir mesaj vermek istemişsiniz zaten bu eylemle ilgili hakkınızda hukuki süreç de başlamış o da sonuçlanınca bu hareketin etkilerini beraberce göreceğiz.

Bizim mesajımız dik duruşun mesajıdır. Sen kalk gel gel Irak’ a karşı bizim ülkemize füze kalkanını yerleştir hiçbir şey sorma.

img_7874.jpg

Suriye konusu çok gündemde ülkenin kuzeyinde Kürt Devleti kurulma çalışmaları çok yoğun. Siz Suriye’ ye yapılan bu ortak operasyonu eleştirdiniz ve Esad yönetimini destekleyici konuşmalar yaptınız. Bu da bizim ülkemizde bir gazeteci hanımı rahatsız etti. İsmini bir türlü hatırlayamadı programında o da nasıl olduysa artık her halde kafası fazlaca dolu olduğu için olabilir sizi vicdansızlıkla itham etti. Herkes görüşünde özgürdür tabii. Tam olarak Suriye konusu sizin için ne ifade ediyor?

Suriye ekonomik ve siyasi açıdan bağımsız bir ülkedir, diğer Ortadoğu ülkeleri onlar gibi değildir. 2003 yılında Condelina Rice 22 ülkenin haritası değiştirilecek demişti 2003 yılında. Türkiye bu haritada İran’ ın önüne geçmesi planlanan devlet. Bunun için de İsrail’ in karşısında puan kazanması gerekiyordu, şimdi bu plan işliyor. Libya’ nın bombalanması sürecini hatırlayın, gizlice meclise getirildi ve hemen onaylandı. Irak işgalinde milletvekilleri Amerika lehinde teskereye oy verdiler. Bu gün geldiğimiz noktada İslamcı gazeteler İran düşmanlığı yapıyor, biz Atatürkçü gençler ezilen ulusları savunuyor olduk. Suriye Türkiye’ den bile laik bir ülkedir. Toparlarsam Türkiye’ nin Suriye’ ye karşı tavrını Amerika ile birlikte yürüttüğü Suriye’ nin ekonomik kaynaklarına el koyma politikası olduğunu düşünüyoruz. Suriye’ nin kuzeyinde açılan koridorla Barzani Devleti’ nin petrollerinin buradan Akdeniz’ e ulaştırmak istendiğini söylüyoruz.

Peki orada Barzani Güçleri bir Kürt Devleti oluşturmayacak mı?

Yani onların yapısı PKK’ dan farklı. PKK onları kabul etmiyor aslında, kendisi hakim olmak istiyor çünkü. Ama Amerika, Barzani petrolünü Akdeniz’ e çıkartmak için Türkiye’ nin Güneydoğu’ sunda ki istikrarsızlık işine geliyor. Bu aşamada Türk Ordusu çok yanlış bir yol izliyor; Suriye’ nin helikopterlerini ve uçaklarını engelliyor, Orada bir Kürt Devleti’ ni bizzat Türkiye kuruyor. Açacakları koridorla da birlikte Barzani Devleti’ ni PKK ile birlikte genişletecekler. Şu an izlenen politika budur. Bu savaş uzun sürecek çünkü içinde Hizbullah da var.

Rusya’ nın tavrı nasıl olacak bu durumda?

Rusya 10 gün kadar önce daha etkindi, bizimkiler de Rusya’ ya gittiler. Hillary Clinton bir toplantıda Rusya’ nın burnunu sürtmemiz lazım dedi tekrar insiyatif Amerika’ nın eline geçti. Ben Rusya’nın tekrar sahneye çıkacağını düşünüyorum.

Esat yakalandı diye Rusya açıklama yaptı doğru muydu?

Esat şu anda Şam’ da. Tüm akrabalarıyla birlikte Suriye’ de ben de oraya gideceğim birkaç güne kadar biz de araştırmalarımıza devam ediyoruz.

Türkiye’ nin bu durumdan en az zararla çıkabilmesi için size göre nasıl davranması gerekir?

DIŞARIDAN SİLAHLI ADAMLARI SURİYE’ YE SOKMAK TÜRKİYE’ NİN POLİTİKASI OLMAMALIDIR.

Kilis ve Hatay’ da ki apron bölge durumuna son vermek lazım. Oradaki mülteciler silahlanıyor, çatışma yaratıyor. Türkiye Ortadoğu’ya saldırı merkezi haline geldi, o durumdan kurtulmak lazım. İnsani ihtiyaçların karşılanması evet ama silahlanmalarına müsaade etmemek lazım. Suriye sınırında 12 tır yakıldı. Buna son vermek ve oradaki ticareti yeniden canlandırmak lazım. Acilen şöyle bir açıklama yapmak lazım; Biz hiçbir ülkenin bağımsızlığına karışamayız çünkü biz vaktiyle yedi ülke tarafından kuşatılmış bir ülkeyiz. Şimdi biz böyle bir planın içinde olamayız diye. Dışarıdan silahlı adamları Suriye’ ye sokmak Türkiye’ nin politikası olmamalı diye düşünüyorum.

CHP’ nin ana muhalafet olarak Suriye konusundaki duruşu nasıl?

Daha atak olması lazım. Mesela Umut Oran’ a bakıyoruz Sosyalist Enternasyonal’ a bir yazı yazıyor; Beşer Esad’ a baskı uygulayın diye. Ne alaka niye baskı uygulasın. Sonra CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz  ile düşünce farkları var yani genel merkez ve bazı vekiller arasında tezatlar var. Kendi içlerindeki çelişkileri çözememişler daha. Biz  TGB olarak Amerikan güdümlü Ilımlı İslam Devleti’ ne de, Amerikan güdümlü Ilımlı Atatürkçü Devlete’ de karşıyız. Onu alma beni al politikası yanlış bir tavır. Bu gün Türkiye, Türkiye’ yi bölmek isteyenlerin gazetelerinin bile bayilerde satılacağı kadar demokratik bir ülkedir. Türkiye’nin bağımsızlık sorunu vardır.

Bu da ekonomik güçle sağlanmaz mı?

Çok doğru dediniz. Türkiye bir sıcak para diktatörlüğü ile yönetiliyor emperyalist güçler tarafından.

Zaten IMF gibi uluslararası tarafsız denilen güçler yine Amerika başkanlığında yönetiliyor .

Tabii ki . Şu anda Türkiye’nin dış gelirinin % 80 ine el koyan iş adamı var ama bunlar iş falan yapmıyor şu anda, paradan para kazanıyorlar. Borsadan dolar üzerinden para kazanıyorlar.

Çok ciddi açıklamalarınız ve iddialı sözleriniz var siyasete fiilen girecek misiniz?

 Aramızda CHP’li ve İşçi Parti’ li çok arkadaş var. Ayrı bir partileşme TGB için zor gözüküyor. Ülkücü gençlerden, sanatçılardan çok fazla destekçimiz var. Tarık Akan, Levent Kırca gibi mesela. Biz hepimiz öğrenciyiz parti faaliyeti bizim için çok zor. Ayrılan arkadaşlarımız daha çok siyasi partilere gidiyorlar. Bilinen en büyük eylemimiz Cumhuriyet Tarihi’ nin en büyük gençlik yürüyüşlerinden oldu. 19 mayıs ta Taksim’ de gerçekleştirdiğimiz.

Aslında sivil toplum örgütleri de Türkiye’ de çok fazla varlık gösteremiyor. Bir zamanlar Arı Hareketi vardı ama siz bence çok daha iddialı çalışıyorsunuz. Son olarak aramızda ülkücü gençler var dediniz. Bu 80 öncesi dönemde çok korku yaratan bir guruptu siz de de böyle mi ülkücüler?

Çok doğru söylediniz o provakatif ülkücü profili biz de pek fazlaca yok bizimkiler daha çok üniversiteli gençler olduğu için daha entelektüel yapıdalar. Onlar bize gıpta ile bakıyorlar.

Teşekkür ediyorum….