Erdoğan ile ilgili olay olacak iddia: ''Sabrı her an tükenebilir!''

Erdoğan ile ilgili olay olacak iddia: ''Sabrı her an tükenebilir!''
Güncelleme:

Financial Times, Türkiye ekonomisinde yaşanan ortodoks dönüşüm ile ilgili yazısında izlenen yeni yolun uzun sürüp sürmeyeceğini sorgularken yazıda daha önceki ani dönüşler hatırlatıldı.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sebep netice ilişkisine baktığımız zaman faiz sebep enflasyon neticedir” sözleriyle TCMB politika faizinin tek hanelere indirilmesiyle geri dönüşü zor sonuçlar doğdu. Enflasyon ve döviz uçtu, vatandaşın alım gücü ciddi şekilde düştü. Seçimlerden sonra bu fikrinden vazgeçen Cumhurbaşkanı Erdoğan ekonominin başına Mehmet Şimşek’i getirerek savunduğunun tersi kararlar alınmasına izin verdi. İngiliz finans gazetesi Financial Times, Adam Samson imzalı ‘Erdoğan Türkiye’de gerçekten ekonomik ortodoksluğu benimsedi mi?’ başlıklı bir yazı kaleme aldı.

“Yeniden seçildiğinden bu yana Erdoğan alışılmadık fikirlerinden vazgeçmiş görünüyor. Ancak yatırımcılar temkinli davranıyor” değerlendirmeleri yer aldığı yazıda önceki ani dönüşler hatırlatıldı.

Yazıda öne çıkan bölümler şöyle:

Daha önce yüksek faizi “tüm kötülüklerin anası ve babası” olarak nitelendiren ve yüksek borçlanma maliyetlerinin kontrolden çıkan enflasyona çare olmaktan ziyade sebep olduğunu vurgulayan bir liderin yeni hamlesi, Türkiye genelinde ve küresel finans dünyasında geniş yankı buldu. Financial Times’a konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, “Orta vadeli programı bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan açıkladı, bu bir ilkti ve başlı başına bir mesajdı” dedi. Mehmet Şimşek de FT’ye yaptığı açıklamada, “Programın tamamı ekonomiyi yeniden dengelemeye ve iç talebi yumuşatmaya dayanıyor” dedi.

“AK Parti’de kıdemli bir siyasetçi olan Yılmaz, cumhurbaşkanının yeniden seçilmesinin ardından atadığı ve ülkeyi uçurumun eşiğinden uzaklaştırmaya çalışan üst düzey liderler arasında yer alıyor. Bu atamalar, Erdoğan’ın gerçekten de ana akım ekonomiye dönüp dönmediği konusunda şiddetli bir tartışmayı ateşliyor.

Yıllardır süren alışılmışın dışında politikalar, ülkede artan bir dizi ekonomik krizi tetikledi. Bu rahatsızlık, mayıs seçimleri öncesinde Erdoğan’ın popülaritesini yıprattı.

Fitch’in gelişmekte olan Avrupa ülkeleri birimi başkanı Paul Gamble, “Sonuçlar ne olursa olsun, aslında seçimlerde zafer kazandıran şey bir tür politika senteziyidi. Dolayısıyla bu tür bir tam tersine dönüş beklenmedikti” dedi.

“BÜYÜK DENGESİZLİKLERE YOL AÇTI”

Düşük faiz, Erdoğan’ın ekonomik programının temel direğiydi. Ancak hükümet aynı zamanda birçok şirket ve kişinin dolara-altına sığındığı bir dönemde ekonomiyi ‘liralaştırma’ yönünde adımlar da attı.Türkiye, lirayı istikrara kavuşturmayı amaçlayan arka kapı müdahalelerine 2021’den bu yana on milyarlarca dolar harcadı ve aynı zamanda döviz bulunduran şirketlere ek yükler getiren kural ve düzenlemeleri uygulamaya koydu. Uygulanan politikalar Türkiye ekonomisinde büyük dengesizliklere yol açtı. Pek çok ekonomist, Erdoğan’ın rotayı değiştirmemesi halinde ülkenin mali bir felakete sürükleneceğinden endişe duyuyordu. Eski Merkez Bankası baş ekonomisti Hakan Kara, “Önceki politikalar devam etseydi, ödemeler dengesi krizine veya sert sermaye kontrollerine yol açardı” dedi.

ENDİŞELER SÜRÜYOR

Erdoğan yeni ekonomik programı onaylarken, yatırımcılar ve ekonomistler cumhurbaşkanının sıkı para politikası konusundaki sabrının ne kadar süreceği konusunda derin endişe duyuyor. Analistler ayrıca politikanın daha ortodoks bir yönde ilerlemesine rağmen Erdoğan’ın uzun süredir büyümeye odaklanmasının enflasyonu dizginleme girişimlerine ciddi bir zorluk teşkil ettiği konusunda uyarıyor. Para politikasındaki teknik ayrıntıların ötesinde, daha önce birçok ani dönüşe tanık olan yatırımcıların peşini bırakmayan şey, Türkiye’nin endişe verici politikaları. Erdoğan’ı bu kez ekonomi politikalarının rotasını değiştirmeye iten şeyin ne olduğu tam olarak bilinmiyor. Ancak pek çok yönetici, yeni politikaların düzensiz uygulanmasından ve mevcut politikalarda yapılan değişikliklerden dolayı hayal kırıklığına uğradı ve bunların iş yapmayı çok zorlaştırdığından şikayet etti.

FT’ye konuşan eski bir üst düzey bürokrat, Erdoğan’ın faiz oranları konusunda fikrini değiştirdiğinden kesinlikle şüphe duyduğunu söyledi ve cumhurbaşkanının sabrının her an tükenebileceği konusunda uyardı.