Bayülgen'den eski asker ve pişman Fetö'cülere salvolar

Bayülgen'den eski asker ve pişman Fetö'cülere salvolar

Okan Bayülgen, 15 Temmuz'dan sonra televizyon dünyasında konuk profilin değiştiğini belirterek eski askerlerin ve pişman FETÖ'cülere dikkat çekti.

Okan Bayülgen, yeni progamına dair açıklamalarda bulundu. Bayülgen, 15 Temmuz'dan sonra televizyon dünyasında konuk profilin değiştiğini belirterek ''Bu seyircinin artık başka kahramanları var: Eski albaylar, filanca itirafçılar, filanca gazeteciler. Hatta bence eski, nedamet getirmiş FETÖ’cüler bile birer talk show kahramanı. Çünkü Didem Arslan’ın müthiş programcılığına bakıyorum; “Şöyle yaptık, böyle yaptık” diye anlatıyorlar orada. Bana bir show business tarihi gibi geliyor'' dedi.

Bayülgen, 15 Temmuz sonrası hakkında ''Bu saatten sonra Demet Akalın’a bir dönüş olmaz. Çünkü bu kadar yoğun siyasi bombardımanın en azından bilinçleri bir post Tarkan haline getirmesi lazım. Tarkan kendini geliştirmedi diye siz de kendinizi geliştirmemek zorunda değilsiniz'' dedi. 

Cem Yılmaz ile Ebru Şallı'nın ilişkisi hakkında konuşan Bayülgen, ''Cem’le birkaç kere bir araya geldik sonra. Cem zaten bu yaz böyle bir şey yapacakmış gibi görünüyordu. Tahmin edilemez şeyler yapıyordu yazın'' dedi. Bayülgen, tahmin edilemez şeyler sözlüne açıklama getirirken ''Çok eğleniyor... Gidiyor sahneye çıkıyor, şarkıcılarla şarkı söylüyor, yani ben 5 dakika duramıyorum onun durduğu yerde'' dedi. 

Okan Bayülgen'in Kanal D'de haftada 4 gün yayınlanacak yeni programıyla ilgili olarak Hürriyet'ten Ömür Gedik, CengizSemercioğlu, Onur Baştürk ve Melike Karakartal'a verdiği söyleşi şöyle: 

Onur Baştürk: Haftada dört gece yayınlanacak bir programla ekrana dönüyorsun. Ne gibi değişiklikler var programda?

Kanepeye dönüş yapıyorum. Neden? Çünkü yuvarlak masadan sıkıldım. Yıllar önce herkes kanepeye bardak gibi dizilirken, “Ben onunla yan yana oturmam” diyen kaprisli sanatçılar yüzünden masaya geçmiştim. fot.jpg

Onur Baştürk: Bunu yapıyorlar mıydı gerçekten?

Tabii canım, herkes yapıyordu. Çok çirkin şeyler oluyordu. Bu yüzden masaya geçtik ve 20 konuk çağırmaya başladık biliyorsunuz. Beşi onun bunun varlığını öğrenince vazgeçiyordu, 15’i bize kalıyordu. 30 konuk çağırdığımız oldu. 

Cengiz Semercioğlu: Doğru bir şey miydi bu peki?

E başka türlü kıramazdım “Ben şununla oturmam, şununla otururum” meselesini. Fakat bundan sıkıldım. Zor bir format. Stüdyoda 360 derece çekim yapılmasını gerektiriyor. Başka da bir babayiğit yapamadı zaten. Neyse yaptık. Şimdi kanepeye dönüş... Ama nasıl yapacağız? 15 Temmuz’dan sonra konuk profilinin değiştiğini düşünüyorum. Bu seyircinin artık başka kahramanları var: Eski albaylar, filanca itirafçılar, filanca gazeteciler. Hatta bence eski, nedamet getirmiş FETÖ’cüler bile birer talk show kahramanı. Çünkü Didem Arslan’ın müthiş programcılığına bakıyorum; “Şöyle yaptık, böyle yaptık” diye anlatıyorlar orada. Bana bir show business tarihi gibi geliyor. 

Cengiz Semercioğlu: O zaman içerik siyasallaşıyor mu?

Yok, hayır, tam öyle değil. Didem Arslan’a bak, konukları ağlatıyor mesela. Bunlar siyasi tartışma programlarında olacak şeyler değil. Diğer siyasi tartışma programlarına bakıyorum, bayağı talk show yapılıyor. 

 

Hürriyet