Bir mucize gerçekleşti !

Bir mucize gerçekleşti !

Türkiye, çok kötü bir başlangıç yaptığı Avrupa Şampiyonası eleme grubunda son gün inanılmaz bir başarıya imza attı.

Bu başarıda sadece bizim payımız yok...
En iyi 3. olmamız için 7 şartında yerine gelmesi gerekiyordu, geldi…

1) Danimarka’nın 3 puan almaması gerekiyordu.
Sonuç: Portekiz 1-0 Danimarka

2) Slovenya’nın puan kaybetmesi gerekiyordu
Sonuç: Slovenya 1-1 Litvanya

3) Slovakya’nın kazanması gerekiyordu
Sonuç: Lüksemburg 2-4 Slovakya

4) Polonya’nın 3 puan alması gerekiyordu
Sonuç: Polonya 2-1 İrlanda

5) İspanya’nın kazanması gerekiyordu
Sonuç: Ukrayna 0-1 İspanya

6) Kazakistan’ın 6 yıl sonra deplasmanda kazanması gerekliydi.
Sonuç: Letonya 0-1 Kazakistan

7) Türkiye’nin kazanması gerekiyordu.
Sonuç: Türkiye 1-0 İzlanda

İŞTE TÜM YAŞANANLAR
Avrupa Şampiyonası Elemeleri A Grubu’nda Hollanda, İzlanda, Çek Cumhuriyeti, Letonya ve Kazakistan’ı çekince tüm ülke derin bir “Oh” çekmişti. Herkes Hollanda’yı bir adım önde görse de Türkiye’nin grup liderliği için mücadele edeceğini düşünmüştü.

En son 2008 Avrupa Şampiyonası’na katılan Türkiye, arada geçen üç önemli turnuvayı kaçırmış, artık sabrı kalmamıştı. Fransa’da düzenlenecek 2016 Avrupa Futbol Şampiyonası’na katılmak, ülke futbolu için başka bir anlam taşıyordu.

Ancak Avrupa Şampiyonası’na gitmek o kadar da kolay değildi. Elemelerin başında aldığımız kötü sonuçların sonucunu son maçta çekiyorduk. Öncelikli hedef İzlanda maçından 1 puan alarak play-off’ları garantilemekti. Hemen ensemizde Hollanda yer alıyordu. Alınacak bir mağlubiyet, sahasında Çek Cumhuriyeti’ni yenmesi beklenen ‘Portakallar’ın sıralamada Türkiye’nin üzerine çıkması demek olacaktı.

MUCİZENİN İLK ADIMI
Bir de çok düşük olsa da “En iyi üçüncü” olma ihtimali dillendiriliyordu. Ancak hemen hemen hiç kimse bunun gerçekleşeceğine inanmıyordu. Çünkü en iyi üçüncü olmamız için, Ukrayna’nın puan kaybetmesi, Türkiye’nin İzlanda’yı, Kazakistan’ın da deplasmanda Letonya’yı yenmesi yani adeta mucize gerekiyordu.

İlk olarak grup liderliğini garantileyen İspanya’nın, Ukrayna deplasmanından en az 1 puanla dönmesi gerekiyordu. Beraberliğin bile Ukrayna’yı en iyi üçüncü yapacak olması, zaten maça fazla asılmayacak olan İspanya karşısında bunu başarma ihtimalini güçlendiriyordu. İspanya, sahaya yedek ağırlıklı bir kadro ile çıkmasına rağmen Gaspar’ın golü ile galip gelmeyi başardı. Bu sonucun, art arda gelecek mucizelerin ilk adımı olduğunun o an kimse farkında değildi.

Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim de belli ki bu ilk adımın farkında değildi. Çünkü grupta galibiyeti bulunmayan Kazakistan’ın hem de deplasmanda Letonya’yı yenmesi akıl alır bir ihtimal değildi. Bu nedenle İzlanda maçına öncelikle 0-0’ı korumayı hedefleyen bir kadro ile çıkmıştık. Karşılaşma da tam istediğimiz gibi gidiyordu. Hatta Hollanda’nın sahasında Çek Cumhuriyeti’ne yeniliyor olması bizi iyice rahatlatmıştı.

ÖNCE KİMSE İNANAMADI
Maçın 65. dakikası oynanırken Letonya’dan gelen habere önce kimse inanamadı. Tribünlerde hafif bir uğultu oldu ama kimse Kazakistan’ın gol attığına ihtimal vermiyordu. Sonra bu uğultu büyüdü ve Fatih Terim’in oyuncularına “Kazakistan öne geçti” demesiyle mucize gerçeğe dönüştü. Türk devleti Kazakistan, gruptaki ilk galibiyetini Türkiye’nin en çok sevineceği anda almış gibiydi…
Kazakistan’ın galibiyeti yetmiyordu Türkiye’ye… İzlanda karşısında üç puan lazımdı… Bu nedenle Terim, tüm riskleri de göze alarak Cenk Tosun ve Umut Bulut’u art arda oyuna alarak, futbolcularına galibiyet için cesaret vermişti. Tam baskı kurmaya başladığımız sırada Gökhan Töre’nin o hareketi umutlarımızı yıkmıştı. İtalyan hakem bu hareketin sonucu kırmızı kartını çıkarmış, sahada fizik gücü yüksek İzlanda karşısında 1 kişi eksik kalmıştık.

TÜRKİYE DUVARI SON DAKİKADA AŞTI
Buna rağmen umutlarını yitirmedi milliler… Başta 6 aydır oynamayan Arda Turan’ın insan üstü gayreti ile tüm takım bir anda gol bulmak için pres yapmaya başladı. Ancak dakikalar geçtikçe sinirler geriliyor, beklenen gol bir türlü gelmiyordu. Milliler, pozisyon bulmakta da zorluk çekiyordu. İyi kapanan İzlanda, duvar gibi futbolcularımızın ataklarını geri püskürtüyordu.

Ve dakikalar 88’i gösterdiğinde ceza sahasının hemen dışında kazanılan serbest vuruşta topun başına Selçuk İnan geldi. Baraj kurulurken tüm Türkiye ayağa kalkarak, soluklarını tutmaya başladı.
Tüm Türkiye’nin bu durumunu içinde hisseden Selçuk İnan, bir baraja, bir de kaleciye baktı. Ölçtü, biçti ve yaptığı muhteşem vuruşla Türkiye’yi finaller götüren golü ağlara bıraktı.

AMK Gazetesi