İmamoğlu: ''İnsanlar bağıran çağıran siyasilerden usandı!''

Gazilerin taleplerini, ''Hepsi boynumuzun borcu'' diyerek üstleneceklerini vurgulayan İmamoğlu, insanların ''kavga-dövüş siyaseti''nden usandığını belirterek, ''İnsanlar beni görünce, çekinmeden küçücük çocuklarıyla yanıma gelebilsin istiyorum'' dedi. İmamoğlu, gazilerin hediye ettiği şapkayla poz verdi. Gaziler, İmamoğlu'na, ''Seçimi kazandıktan sonra takarsın'' diyerek, bir de kravat hediye etti.

Öğle saatlerinde Şişli'deki PERPA'yı ziyaret eden CHP İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkan adayı Ekrem İmamoğlu, daha sonra Sirkeci'deki Türkiye Muharip Gaziler Derneği İstanbul Şubesi'ne geçti. Gaziler tarafından yoğun ilgiyle karşılanan İmamoğlu, kısa bir konuşma yaptı. Konuşmasına, ''Buradaki tüm kıymetli gazilerimizin ellerinden öpüyorum'' diyerek başlayan İmamoğlu, geçmişiyle ilgili bilgiler verdi: ''Kendimi bildim bileli bir gazinin dizinin dibinde büyüdüm. İstiklal Savaşı gazisi bir dedem vardı. Dedemin babası. En küçük torun çocuğu olduğum için beni hiç yanından ayırmadı. Ninemle ikimiz bakardık ona. Hizmetini eksik etmezdik. Dizinin dibinde büyümekten onur duydum. Onun sayesinde ülkenin kurtuluşunun kıymetini, değerini damarlarımda hissettim.''

''Dedem, Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri olmaktan gurur duyardı''

Gazi dedesinin gurur duyduğu en büyük şeyin Mustafa Kemal Atatürk'ün askeri olmak olduğunu vurgulayan İmamoğlu, ''Dedem hep, 'Siz savaşı bilmezsiniz. Savaş, çok acı bir şey' derdi. Çünkü uzun yıllar savaşmış bir gaziydi. Daha da acısı 4 kardeş savaşa dağılmışlar; Ahmet, Osman, Alican ve Mevlüt; benim dedem. Diğer üçü, meçhul asker. Farklı cephelerde şehit olmuşlar. Bir tek benim dedem dönmüş. Döndüğünde bir bakmış ki yapayalnız. Savaşın, istiklal mücadelesinin belki de yok ettiği bir sürü aile vardır. Belki biz de yok olacaktık. Bir kişinin dönmesi sayesinde, o güzel Cumhuriyet'in, farklı cephelerde şehit ve gazi olan o güzel insanların sayesinde bizim ailemiz var oldu. O aile var oldu ve o ailenin, en küçük torun çocuğu olan ben, şimdi bu ülkenin koca şehri İstanbul'a İBB adayıyım. Yani ellerimi havaya kaldırıp bütün hayatım boyunca onlara dua etsem yetmez'' dedi.

''Kavga değil, hizmet etmek istiyorum''

''Sizlerin mücadelesinin, vicdanının çok büyük olduğunu biliyorum. 'Hem sizden hem de sizler gibi tüm büyüklerimizden bir dileğim var'' diyen İmamoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Bu ülkenin tecrübeli insanlarından benim bir isteğim var. Ben, düzgün bir görev ve siyasi süreç yaşamak istiyorum. Tek bir gün, hizmetim dışında hiçbir konuyla muhatap olmamak istiyorum. Konu, sorun çözmek ise sorunları tespit edip, çözmek istiyorum. Kavga, dövüş, hakaret istemiyorum. İnsanlar beni seyrederken evlerinde, çekinmeden küçücük çocuklarıyla yanıma gelebilsin istiyorum. Şevkatli, dürüst, çalışkan bir belediye başkanımız var diyerek tereddütsüz yanıma gelebilsinler istiyorum. Benim hayalim bu. Çünkü insanlar bağıran, çağıran, kötü dil kullanan siyasilerden, yöneticilerden usanmış durumda. Benim annem-babam usandı. Daha kötüsünü söyleyeyim mi? 7 yaşındaki kızım bile usandı. Gördü mü televizyonu kapatıyor. Ben diyorum ki; gelin sizin emeğinizle, vicdanınızla, güzel yüreğinizle bu süreci değiştirelim.''

''Gazilerin talepler, boynumuzun borcu''

Gazilerin taleplerini, ''Hepsi boynumuzun borcu'' diyerek üstleneceklerini vurgulayan İmamoğlu, ''Sizi, Rauf Denktaş anıtımıza gezmeye davet ediyorum'' dedi. İmamoğlu, gazilerin hediye ettiği şapkayla poz verdi. Gaziler, İmamoğlu'na, ''Seçimi kazandıktan sonra takarsın'' diyerek, bir de kravat hediye etti. İmamoğlu'na plaket de sunan gaziler, fotoğraf çektirmeyi de ihmal etmedi.

Seçiniz...