MHP'li isimden İmralı resti: İmralı'ya gitmek isteyenler ve istemeyenler el kaldırsın!

MHP'li isimden İmralı resti: İmralı'ya gitmek isteyenler ve istemeyenler el kaldırsın!
Güncelleme:

MHP lideri Bahçeli'nin "gerekirse 3 arkadaşımı alır İmralı'ya ben giderim" resti sonraısnda dün toplanan Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu'nun ardından komisyonun Cuma günü İmralı ziyareti için oylama yapacağını açıklayan MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız bu sefer de İmralı'ya gitmek istemeyenlerin de açıkça kendini belli etmesini isteyerek rest çekti.

Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu toplantısı sona erdi. Toplantı yaklaşık beş saat sürdü. MHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, komisyonun Cuma günü toplanacağını ve en kısa zamanda İmralı'ya gideceğini söyledi. DEM Parti Grup Bakanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit ise komisyonun Cuma günü saat 14.00'te toplanacağını ve İmralı'ya gitmek için oylama yapılacağını ifade etti.

Bakanlar Ali Yerlikaya ve Yaşar Güler ile MİT Başkanı İbrahim Kalın, yaptıkları sunumların ardından milletvekillerinin sorularını yanıtladı. Yaklaşık 6 saatlik komisyon toplantısının ardından TBMM'nin resmi hesabından açıklama yapıldı. Komisyon toplantısına ilişkin bilgilerin paylaşıldığı açıklamanın devamında, "Komisyon, bugüne kadar gerçekleştirdiği çalışmaları değerlendirmek, İmralı Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumuna gidilmesi konusu da dahil olmak üzere gelecek süreçte yapacağı çalışmaları görüşmek için 21 Kasım 2025 Cuma günü saat 14.00’te toplanacaktır" ifadeleri kullanıldı.

'İMRALI'YA GİTME GÜNDEMİYLE TOPLANACAK'

Komisyon toplantısının çıkışında gazetecilere açıklamalarda bulunanMHP Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız ise komisyonun bir sonraki toplantı tarihi ve İmralı ziyareti ile ilgili sorular üzerine, 'Cuma günü toplanacağız ve en kısa zamanda da gideceğiz" diye konuştu. 

MHP'DEN BİR REST DAHA

Gözler cuma gününe çevrilirken; MHP cephesinden yeni bir açıklama geldi.

MHP Hukuk ve Seçim İşlerinden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Feti Yıldız, X hesabından yaptığı açıklama ile "21 Kasım Cuma günü Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu İmralı adasına gidilmesi yönünde karar alacaktır. Birkaç gün içinde de terör örgütünün kurucusunun beyanlarını tespit etmek üzere grubu bulunan partilerden birer Milletvekilinin oluşturacağı heyet adaya gidecektir" dedi.

Yıldız, "Heyete milletvekili vermek istemeyen bir siyasi parti var ise açık ve net şekilde kamuoyuyla paylaşmalıdır" diyerek rest çekti.

Feti Yıldız'ın paylaşımı şöyle:

"Liderimiz Sayın Devlet Bahçeli’nin

22 Ekim 2024 tarihinde Gazi Meclis’te grup toplantısında yaptığı tarihi konuşma ile başlayan ve bu aşamaya gelen süreç tartışmasız yüzyılın en cesur “kurucu siyaset” hamlesidir.

Terör olgusu, çağdaş devletlerin egemenlik, güvenlik ve toplumsal istikrar kavramlarını derinden sarsan çok boyutlu bir tehdittir.

Özellikle Soğuk Savaş sonrası dönemde uluslararası sistemin parçalı yapısı, devlet dışı silahlı aktörlerin güç kazanmasına zemin hazırlamış; bu aktörlerin çoğu etnik, dini veya ideolojik motivasyonlarla hareket etmektedir.

Günümüzde terörizmin yapısı klasik hiyerarşik örgütlenme modelinden, esnek ve dijital ağlar üzerinden yürütülen “hibrit tehdit” modeline dönüşmüştür.

Bu model, terörün yalnızca fiziksel değil, aynı zamanda bilişim sistemleri, finansal ağlar ve sosyal medya üzerinden yürütülen psikolojik operasyonları da kapsadığını göstermektedir.

Türkiye Cumhuriyeti, yarım asra yakın bir süredir ülkenin beşeri, sosyal ve ekonomik kaynaklarına ağır maliyetler yükleyen terör sorununun nihai çözümü yolunda tarihi bir fırsat yakalamıştır.

Yol haritası büyük bir başarıyla etap etap tamamlanmaktadır.

Türkiye’nin jeopolitik konumu, üç kıtanın kesişiminde yer alması nedeniyle, güvenlik risklerinin bölgesel ve küresel boyutlar taşımasına neden olmaktadır.

Diğer yandan,

Demokrasi gibi hukuk devleti de bir kere inşa edilip biten statik bir olgu değildir.

Değişen toplumsal yapı,ortaya çıkan riskler ve fırsatlar hukuk devletinin her daim tahkim edilmesini, sistemin sürekli gözden geçirilmesini gerektirir.

Bu gerçek siyaset kurumunun ve onun en büyük-yetkili mercii olan TBMM’nin sürekli gündeminde olması gereken bir husustur.

Literatürde “çatışma çözüm süreci” olarak adlandırılan bizim “Terörsüz Türkiye” olarak tarif ettiğimiz Türkiye’ye özgü süreç bir yılını doldurmuştur.

Benzerlerinin 6-7 yılda ancak alabildiği mesafeyi büyük sükunet ve kararlılık içerisinde bir yılda kat etmiştir.

Devlet aklı, konjonktürel tepkiler ile uzun vadeli stratejik öncelikleri birbirinden titizlikle ayırmaktadır.

Terörsüz Türkiye sürecinin, PKK terör örgütünün kendini feshi ve silahları teslim etmesi amasız, fakatsız şartsız, bağlaçlar olmadan yürütülen bir süreç olduğu unutulmamalıdır.

Temel hak ve özgürlüklerin pazarlık ve müzakere konusu edilmezliği, kendiliğinden devlete pozitif ve negatif yükümlülükler getirmesi, devletin bu hakları tanıyıp geliştirmesi ve koruması devletin varlık nedenidir.

21 Kasım Cuma günü Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu İmralı adasına gidilmesi yönünde karar alacaktır.

Bir kaç gün içinde de terör örgütünün kurucusunun beyanlarını tespit etmek üzere grubu bulunan partilerden birer Milletvekilinin oluşturacağı heyet adaya gidecektir.

Heyete milletvekili vermek istemeyen bir siyasi parti var ise açık ve net şekilde kamuoyuyla paylaşmalıdır."

BAHÇELİ'DEN "3 ARKADAŞIMI ALIR BEN GİDERİM" RESTİ

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin TBMM'deki grup toplantısında terörsüz Türkiye süreciyle ilgili bir çarpıcı adım daha attı ve "Açık açık söylüyorum, gerekirse alırım yanıma üç arkadaşımı İmralı'ya giderim" ifadelerini kullandı.

 Bahçeli “Terörsüz Türkiye hedefinin hayat ve zemin bulması isteniyorsa İmralı'ya gidilmesine ayak sürmenin manası yok. Açık açık söylüyorum. Gerekirse alırım yanıma üç arkadaşımı İmralı'ya giderim. Sürecin asıl muhatapların birisiyle doğrudan temas kurulamayacaksa sonuç nasıl alınacak, ilerleme nasıl kaydedilecek?” diye konuştu. 

 

text-ad