Devrim Kanunları Kaldırılıyor mu?

Güncelleme:

Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ, Devrim Kanunları’ nın kaldırılması için Chp’ ye çağrıda bulunuyor. Gelin bunları kaldıralım, siz de gölge etmeyin, uzlaşalım bir an önce meclisten geçiriverelim şu kanunları da, mütedeyyin kesimin oylarını garantileyeli diyor bir anlamda.

AKP Sözcüsü Hüseyin Çelik’ te; hiçbir kanun sonsuza kadar sürmez. Zamanın ruhuna uymayan kanunlar değişebilir açıklamasında buyuruyor…

Peki bu ne anlama geliyor ve zamanın ruhuna uymayan, değişime ihtiyaç duyulan Devrim Kanunları acaba hangileri?

1924 ila 1934 yılları arasında çıkarılan Devrim Kanunları hakkında anayasaya aykırılık iddia edilemiyor. Sayıları sekiz olan kanunlar şunlar:

Tevhid-i Tedrisat Kanunu (1924)

Şapka İktisasi Kanunu (1925)

Tekke ve zaviyelerle türbelerin seddine ve türbedarlıklar ile bir takim unvanların men ve ilgasına dair kanun (1925)

Türk Kanunu Medenisi'yle kabul edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medenî nikâh esası ile aynı kanunun 110'uncu maddesi hükmü (1926)
Beynelmilel erkamin kabülü hakkında kanun (1928)

Türk harflerinin kabul ve tatbiki hakkında kanun (1928)

Efendi, bey, paşa gibi lakap ve unvanların kaldırılması hakkında kanun (1934)

Bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanun (1934)

Bu kanunlardan hangilerinin değişmesi öngörülüyor?

Tevhid-i Tedrisat Kanunu (1924) Şapka İktisasi Kanunu (1925)

Tekke ve zaviyelerle türbelerin seddine ve türbedarlıklar ile bir takim unvanların men ve ilgasına dair kanun (1925) Türk Kanunu Medenisi’yle kabul edilen, evlenme akdinin evlendirme memuru önünde yapılacağına dair medenî nikâh esası ile aynı kanunun 110’uncu maddesi hükmü (1926)
Beynelmilel erkamin kabülü hakkında kanun (1928) Türk harflerinin kabul ve tatbiki hakkında kanun (1928)

Efendi, bey, paşa gibi lakap ve unvanların kaldırılması hakkında kanun (1934) Bazı kisvelerin giyilemeyeceğine dair kanun (1934)

Bu kanunların değiştirilmesi ile ne oluyor özetle? Bey, Efendi, Ağa, gibi Eski Osmanlı Devleti zamanında kullanılan lakaplar ve türbeler, tekkeler ünvanları ile birlikte geri dönebiliyor.

Bazı AKP milletvekillerinin, Alevi kökenli Sabahat Akkiraz’ a gittiği ve Devrim Kanunları’ nın değiştirilmesi ile ilgili yasa değişikliğine onay verirlerse, Cemevleri sorunun da aradan çıkarılacağını söyledikleri iddia ediliyor. Alevilerin bu konuya sıcak bakmadıkları ve bizi bu işe alet etmeyin dedikleri de, kulislerde konuşulan iddialar arasında….

Tabii Eski Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik Bey’ e pardon artık efendi mi demek lazım acaba, sormak lazım.

‘Zamanın ruhuna uymayan kanunları değiştirmek lazım’ derken bu laftan ne anlam çıkar diye?

Bu bir ilerleme ve Türkiye’ yi daha da modern ve çağdaş bir ülke görüntüsüne yaklaştırmak anlamı mı taşır, yoksa 80 yıl geriye götürüp, o devirde yapılmış uygulamaların gerisine mi düşürür?

Kuşkusuz uygulamalar, iktidarlar, erkler gelir geçer, tıpkı ömürlerimiz gibi. Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir doğru ama değişmeyen bir şey varsa o da biz Cumhuriyet çocukları olarak bu ülkeyi yoktan var eden, bu ülkeye bir saygınlık ve kimlik kazandıran, Atatürkçülük ruhu diye, hepimizin içine milliyetçilik tohumları diken Ata’ mızın ruhunun içimizde yaşayan bir parçası….

O parça her 10 Kasım saat 9.05 geçe adeta bir nabız gibi içimizde capcanlı bir halde nefes alıyor…

İşte o parça bu Cumhuriyet’ in ve Ata’ mızın bize mirası ve o kanunlar gibi değişebilecek bir şey değil, her zamanın ruhunda yeniden şekillenecek ve bir kez daha canlanacak bir ateş olarak yanmaya devam edecek…

Beyler ve efendiler Devrim Kanunları’ nı değiştirebilirsiniz yasalar doğrultusunda ama değiştiremeyeceğiniz tek şey Ata’ mızın gönlümüzdeki yeri ve ruhu olacak. O her 10 Kasım’ da bir kez daha yeniden ve yine yeniden canlanacak….Sen rahat uyu Atam….