Atatürk Havalimanıyla ilgili şikayete jet yanıt

İstanbul Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, Coronavirus (Covid-19) pandemi hastanesi inşaatı nedeniyle iki pisti tahrip edilen Atatürk Havalimanıyla ilgili Mimarlar Odası’nın suç duyurusunu “soyut ve genel iddia” diyerek işleme koymadı.

ArtıGerçek'ten Rıfat Doğan'ın haberine göre TMMOB Mimarlar Odası, Atatürk Havalimanı’nın iki pistinin salgına yönelik olarak inşa edilen pandemi hastanesinden dolayı kullanılamaz hale gelmesi nedeniyle “kamu malına zarar verme” suçlaması ve zarara neden olanlarla ilgili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunmuştu.

Mimarlar Odası bu şikayet başvurusunu 27 Mayıs’ta yapmıştı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, iki hafta sonra 12 Haziran’da suç duyurusunu jet hızıyla karara bağladı.

"ŞİKAYET SOYUT VE GENEL, HERHANGİ BİR SUÇA TEMAS ETMİYOR"

Oda’nın şikayetine ilişkin herhangi bir araştırma yapma, delil toplama gibi işlemlere dahi gerek duymayan Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı, yapılan şikayetin “soyut ve genel nitelikte olduğunu, maddi ceza hukuku anlamında herhangi bir suça temas etmediğini” öne sürerek işleme koymama kararı verdi.

Savcılık kararında şu ifadelere yer verdi:

“Şikayetçi TMMOB tarafından yapılan şikayet başvurusunun soyut ve genel nitelikte olduğu, Atatürk Havalimanında yapıldığı belirtilen inşaatın yeri ile ilgili takdir ve değerlendirme yetkisinin idareye ait olduğu, şikayetçi TMMOB’un yapmış olduğu başvurunun maddi ceza hukuku anlamında herhangi bir suça temas etmediği anlaşıldığından 4483 sayılı yasanın 4/4 maddesi uyarınca şikayetin işleme konulmamasına, şikayet konusu hakkında işleme koymama kararı verildiğinden CMK 172-173. maddelerinin uygulanmasına mahalolmadığına kesin olarak karar verildi.”

KÖYMEN: HUKUK DEVLETİ AÇISINDAN KABUL EDİLEMEZ BİR YARGI

Şikayet başvurusunda bulunan TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Esin Köymen savcılığın işleme koymama kararına tepki göstererek şunları söyledi:

“Atatürk Havalimanı’nın 17/35 numaralı pistlerinin başında yapılan hastane inşaatıyla ilgili yaptığımız suç duyurusuna hızla yanıt geldi. Savcılık suç duyurusunun işleme konulmamasına karar verdi. Bu yanıt; geçici hastane olarak başlanıp, devletin en üst düzeydeki yöneticileri tarafından “sağlık turizmi yapılacak hastane” olduğu açıklanan yapının imar planı olmayan bir alanda ruhsatsız yani kaçak bir yapı olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Ayrıca bedeli milyon dolarlarla ifade edilen pistlerin yok edilerek kamu malına verilen zararı da. Kararda ifade edilen “…inşaatın yeri ile ilgili taktir ve değerlendirme yetkisinin idareye ait olduğu...” şeklindeki açıklama, yetkili idarenin istediği her alanda imar planı uygun olsun ya da olmasın istediği projeyi hayata geçirebileceği anlamı taşımaktadır. Bu durum hukuk devleti açısından kabul edilemez bir yargıdır.”

‘SAVCILIK ARAŞTIRMAYARAK, DELİL TOPLAMAYARAK BÜYÜK BİR HUKUKSUZLUĞA İMZA ATTI’

Mimarlar Odası avukatı Can Atalay da savcılığın söz konusu kararı için “Atatürk Havalimanı’nın iki pistinin tahrip edilmesinde bir suç olduğu çıplak gözle dahi görülebiliyor. Bu pistlerin tahrip edilmesini belirli bir maksatla yapıldığını görebiliyoruz ve burada suç işlenmiş olabileceği ihtimalini, suç işlenmesine ilişkin güçlü bir kuşkuyu cumhuriyet savcılarına bildiriyoruz. Fakat Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı bu konuda soruşturma dahi yapmayarak, delil toplamayarak ve durumu araştırmayarak çok büyük bir hukuksuzluğa imza atmıştır” dedi.

AVUKAT ATALAY: SAVCILIK GEREKLİ SORUŞTURMAYI YAPMAMIŞTIR

“Cumhuriyet savcıları suç ihbarının gereğini yapmalıdır. Bu olay somutunda delilleri ancak savcılık araştırabilir, toplayabilir. Bu bilgiler ışığında gerekirse soruşturmayı derinleştirmek savcılığın görevidir” diyen Atalay, “Daha da önemlisi failleri ancak savcılık makamı tayin ve tespit edebilir. Ancak savcılık gerekli soruşturmayı yapmamıştır; bu da açıkça hukuka aykırıdır” diye ekledi.

NE OLMUŞTU?

Coronavirus salgını nedeniyle İstanbul’da iki bölgede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın emriyle pandemi hastanesi inşa edilmesine başlanmıştı. Biri Sancaktepe askeri alanda inşa edilen hastanelerin diğeri de İstanbul Havalimanı nedeniyle kapatılan Atatürk Havalimanı'na kuruluyor. İki hastane inşaatı da ihalesiz olarak Rönesans firmasına verilmişti.

Atatürk Havalimanı’nda bulunan binaların pandemi hastanesi binaları olarak kullanılması yerine iki pistinin yok edilerek 1900'lü yılların başında Türkiye’nin hava ulaşımının ilk olarak başladığı havalimanın bu şekilde tahrip edilerek kullanılmaz hale getirilmesi büyük tepki toplamıştı.

TMMOB’a bağlı Mimarlar Odası, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvurarak, Atatürk Havalimanı'nın (özellikle iki pistinin) kullanılamaz hale getirilerek “kamu malına zarar verme, kamunun zarara uğratılmasına” sebep olarak ve bunun yanı sıra bu zarar sonucunda oluşacak olanaklardan üçüncü kişilerin yararlanmasını temin eden ilgililer hakkında suç duyurusunda bulunmuştu.

ArtıGerçek