Akşener'den CHP açıklaması: ''Hayatımın en büyük pişmanlığıdır''

Akşener'den CHP açıklaması: ''Hayatımın en büyük pişmanlığıdır''
Güncelleme:

İYİ Parti Kurultayı'nda konuşan Meral Akşener "Biz önce bu parti seçime girebilsin diye CHP'den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Sayın Kılıçdaroğlu'na teşekkür ediyorum ancak o gün bugündür bu 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik" dedi.

İYİ Parti’nin seçim nedeniyle ertelenen 3'üncü Olağan Kurultayı'na tek aday olarak giren İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bugün ATO Congresium’da gerçekleştirilen kurultayda yaptığı konuşmada "en büyük pişmanlığım" diyerek CHP'yi işaret etti.

İYİ Parti’nin seçim nedeniyle ertelenen 3’üncü Olağan Kurultayı bugün yapılıyor. Yeni dönemde izlenecek yol haritası belirlenecek. Partinin yönetim kadrosu şekillenecek. Genel Başkan Meral Akşener kurultayda yeniden aday olacak. 50 üyeden oluşan Genel İdare Kurulu da seçilecek. Merkez Disiplin Kurulu’nun da belirleneceği kurultayda, bin 350 delege oy kullanacak.

 Akşener, "Biz bu parti seçime girebilsin diye CHP'den 15 milletvekili istedik. Hayatımın en büyük pişmanlığıdır. Savaşmalıydık, bileğimizin gücüyle o seçime girmeliydik. Savaşmadık. Sayın Kılıçdaroğlu'na buradan bir kez daha teşekkür ediyorum ama o gün bugün o 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik. Ömer Seyfettin'in diyetine döndü bu iş" dedi.

İYİ Partili kaynaklardan alınan bilgiye göre, yönetim kadrosunda büyük ölçüde değişim yapılması bekleniyor. Kurultayda, parti tüzüğünde de değişiklik yapılması planlanıyordu. Ancak tüzük değişikliğinden vazgeçildiği belirtildi. 

Akşener’in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

5,5 yıl önce bu partiyi kuramazsınız dediklerinde kuracağız dedik, kurduk. Bu parti yaşamaz dediklerinde yaşatacağız dedik, yaşattık. Milletimizin sesi olacağız dedik, olduk. Siyasetin alışılmış düzenini bozduk.

Siyaset esnafının rahatını bozduk. Milletin iradesine göre değil, kendi egosuna, kendi çirkinliklerine göre siyasete yön vermeye heveslenen nobranların, sahtekarların tezgahlarını bozduk. Milletimizin sesine kulak vermek için il il gezdik. Sosyalleşmek için gezmedik.

Kapıları çalarak, milletimizin derdini dinleyerek, sosyalleşip dedikodu etmek için değil, milletimizin sesini dinlemek için dükkanları, evleri dolaştık.

Dedikodu yapmak, iftira etmek, hakaret etmek yerine kapı zillerini çaldık. Biz daima hakikatin peşinden gittik. Şartlar ne olursa olsun hakikati söylemekten kaçınmadık. Yapılamaz denilen her şeyi yaptık.

Aşılamaz sanılan engelleri aştık. Bu yüzden İYİ Parti, dengesi bozulan siyasetin su terazisidir. İki yumruk arasında sıkıştırılan milletimiz için yaşam odasıdır. Kişisel ihtiraslara mahkum edilen milletimiz için çıkış kapısıdır.

İYİ Parti; ben varsam her şey var, ben yoksam yansın bu dünya, yıkılsın Türkiye değil, nefsinin peşinden değil, nobranlara karşı buradayım diyenlerin partisidir.

Milletimizi geçmişin kavgalarına hapsetmeye çalışanların karşısında İyi Parti bugündür, yarındır, zengin bir Türkiye’dir. Cesaret kemerini kuşanan vatan sevdalılarıdır. İftiracıların, ahlaksızların, egosantriklerin değil, Türkiye için ölümü göze alan cesurların partisidir.

İYİ Parti’nin yolculuğu, milletimizin yolculuğudur. Biz bugünlere kolay gelmedik. Yolumuz doğru olduğu için nice çileye katlandık, zorluklara direndik, nice iftiraya göğüs gerdik.

Hele bir şey olamadığına öfkelenip içimizden yapılan iftira, hakaret ve çirkinliklere göğüs gerdik. Hiçbir düşmanımın, rakibimin benimle ilgili asla iddia etmedikleri, söylemedikleri pis iftiralara şahit oldum.

Ama affetmeyeceğim. Vallahi affetmeyeceğim! Bana iki şey bu ülkede söylenemedi. Kendi arkadaşlarım söyledi! Affetmeyeceğim, hesaplaşacağız! Biz bugünlere koltuk sahibi olmak için gelmedik. Zengin olmak için de gelmedik. Bunu hayal edenler kapı dışarı. Biz bugünlere kendi ikballerimiz için de gelmedik.

Ben Meral Akşener, ben sadece oylarınızla genel başkanlığa seçilmiş, başka hiçbir sıfatı olmayan buradaki tek kişiyim! Beni, mansıpla satın alabilen oldu mu? Beni parayla satın alabilen oldu mu?

30 yıllık siyasi hayatımda para ile ilgili hiçbir isnat olmamışken, bunu yapanlar kahrı perişan olsun inşallah!

Biz bugünlere milletimiz için geldik, hırslara esir olmadık. Makamla alakası olmayan tek kişi olarak sarhoş olmam da mümkün değil herhalde. Biz bugünlere milletimizin teveccühü ile geldik. Ağzımdan ben sözünü duymadınız. Biz diye diye geldik.

200 kişilik kuruculular kurulu koyduk. Herkes borç çıkardı! Çocuğunun çikolata parasını koyduğunu iddia ettiler, bazısı, ben master paramı koydum dedi.

Biz hanginizden para istedik? Hepiniz buradasınız! Meclis’e girdiniz, milletvekilleri para mı istedik sizden? Bugün sizden para mı isteniyor? Genel merkez yapıldı, 15 liralık çöp kutularını aldım ben. O gün bana, bu parayı nereden buldun diye niye sormadınız?

Nasıl buldun, nereden buldun niye demediniz? Çünkü sorumluluk almanız gerekiyordu doğru mu, kaçtınız!

Ama bugün Meral Akşener’i, düşmanlarının suçlamadığı iftiralarla suçladınız, kahrolun!

Sandığa gelmeden, parti içindeki sandıklardan konuşalım. Ben parti kurulduktan, genel başkan seçildikten itibaren demokrasiyi oluşturmaya çalıştım. Önce kurultayda blok liste yaptım, itiraz ettiniz.

Sonra, hiç insan işaret etmeden, çarşaf liste yaptım. Anahtar listeler çıktı, seçilemeyenler su koyverdi, itiraz etti.

Anladım ki o gün, benim görevim insan seçtirmekmiş! Benim başka bir hakkım, hukukum yokmuş.

20 Eylül 2020’de döndüm, 100 kişilik başka insanların da aday olabileceği bir yarı çarşaf yaptım, onda da kimseyi mutlu edemedim. Ağır çirkinlikler yaşadım. Kurultaylar hesaplaşma yeridir. Ben hesap vereceğim, siz de hesap vereceksiniz!

Öyle çirkinlikler yapıldı ki, günlerce uyuyamadım. Söyleyemeyeceğim öyle pislikler oldu ki… Gördüm ki herkes her şeyi istiyor, yetmiyor. Vekillik olunuyor yetmiyor, GİK üyeliği isteniyor, genel başkan yardımcılığı isteniyor. Kardeşim, kadrolar sınırlı! Bırakın birileri de o görevleri yerine getirsin!

6’lı masa meselesi ortaya çıktı. Şimdi biz fedakarlık yapan insanlarız ya, Türkiye bizim için önde ya. Biz bu parti seçime girebilsin diye CHP’den 15 milletvekili istedik, hayatımın en büyük pişmanlığıdır.

Sayın Kılıçdaroğlu’na teşekkür ediyorum ancak o gün bugündür bu 15 milletvekilinin bedelini ödeyemedik.