Bahçeli'den Erdoğan'a ''soykırım'' tepkisi

Bahçeli'den Erdoğan'a ''soykırım'' tepkisi

MHP lideri Devlet Bahçeli parti grubundan gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

BU BİR TESLİMİYET SÜRECİ

Ermenistanla yoğun bir karartma altında ilerletilen teslimiyet süreci, Obama’nın 24 Nisan açıklamasında soykırım yalanına sahip çıkması önemlidir.

AKP hükümetine bu konularda samimi uyarılarda bulunduk. Başbakan’ın bu konuda dikkatini çekmek istiyoruz. Birbirleriyle çelişen açıklamalar yapılıyor. Bilgi kirliliğinin had safhaya ulaştığı bu konuda Meclis karanlıkta bırakılmıştır.

“ANLAŞMALARI TÜRK MİLLETİ BİLMİYOR”

Son aşamada neler olduğu Rusya, Ermenistan, İsviçre, AB, ABD biliyor ve Azerbaycan dolaylı olarak biliyor ama Türk milleti bilmiyor. 2 yıldır İsviçre’de sürdürlülen müzakerelerle karşılıklı anlayış sağlandığı ve yol haritası belirlendiği 22 Nisan’da Dışişleri tarafından duyuruldu. Bu açıklama müzakerelerin hassas açıklamasının geride bırakıldığını gösteriyor.

ERMENİSTAN’LA ANLAŞMAM TAMAMLANDI, AMA..

Bugüne kadar Meclis’e bilgi verilmemiş, Başbakan’ın beyanları tutarsız. Karanlıkta kalan Türk toplumunda huzursuzluk ve tepkiler vardır. Başbakan bu konuda ayaküstü yaptığı çelişkili açıklamalar dışında tutarlı bir duruş sergilememiştir. Başbakan’ın sözlerinden Ermenistan’la anlaşmanın tamamlandığı anlaşılmaktadır.

SARKİSYAN YALANLIYOR, BAŞBAKAN SESSİZ

Sarkisyan, Başbakan’ın Dağlık Karabağ sorunu halledilmeden sınırın açılmayacağı sözlerini yalanlamıştır. Sarkisyan daha da ileri giderek Karabağ’ın Ermenistan toprağı olarak kalacağını belirterek açıkça meydan okumuştur. Bunlar karşısında Başbakan’ın sessiz kalması kabul edilebilir değildir.

“MECLİS’E BİLGİ VERİLMİYOR”

Ermenistanla yürütülen müzakere sürecini Gül mü Başbakan mı yönlendiriyor. Gölge Dışişleri Bakanı’nın bu konudaki rolü nedir? Başbakan TBMM’ye bu süreçte karanlık kalan yönler hakkında tatmine dici bilgi vermesi gerekmektedir.

ERMENİSTAN TARİH KOMİSYONUNU ENGELLEYECEK

Türkiye-Ermenistan ilişkilerinde normalleşme adımları atılması, sınırın açılması ve diplomatik ilişki kurulması açısından Türkiye tarafında 3 önemli boyut var.

Birincisi Ermenistan’ın uluslar arası hukuka aykırı tutumudur. Ağrı Dağı’nı kendi simgesi olarak kullanmakta.

Soykırım yalanını hız kesmeden kullanarak uluslar arası karalama kampanyası yürütüyor. Ermenistan 1915 olaylarını soykırım olarak gördüğünü ve bundan çark etmeyeceklerini en yetkili ağızlardan açıklamıştır. Türkiye’nin ortak tarih komisyonu çalışmalarından Ermenistan’ın da mutabık kalacağı bir sonuç alınacağı nasıl düşünülür. Ermenistan komisyon çalışmalarında tarihi gerçeklerin ortaya çıkmasını engeleyeycğeini baştan beri ilan etmişken bu amacın gerçekleşmesinin mümkün olmayacağını görmüyor musunuz? Komisyon kurulması karşısında sınırların açılmasını Türkiye’nin haysiyetiyle nasıl bağdaştırıyorsunuz.

HER YIL 24 NİSAN SENDROMU

Türkiye her yıl 24 Nisan’da ABD Başkanı’nın soykırım için ne diyecğeine kilitlenmektedir. 24 Nisan sendromu gerginlik unsurudur. Bu gergin süreç Obama’nın mesajı öncesi yoğun biçimde yaşandı.

Açıklamanın kabule dilemez olduğunu tekrar etmek isterim. Obama doğrudan soykırım demedi ama Ermeni terminolojisinde soykırımı tarif eden Büyük Felaket’i açıklamasının temeline oturtmuştur.

GÜL BU METNİN NERESİNE KATILDI ?

Obama’nın sözlerini hararetle alkışlayan AKP’lilerin yaşadığı büyük hayalkırıklığı olmuştur. Türkiye ‘el bebek gül bebek okşanacak bir ülke değildir’ sözlerinin hiçbir önemi yoktur Gül’ün ‘katılmadığım yerler var’ demesi bu metinde katıldığı yerler neresidir sözlerini akla getirmektedir.

Hükümetin yapması gereken 24 Nisan öncesi Ermenistan konusunda giriştiği politikaların bir sonuç vermediğini görmesi gerekir. Siyasi sorumluluk AKP’de. Başbakan eğer laf olarak demediyse ‘el bebek gül bebek’ açıklamasının sonucu beklenmektedir

AZERBAYCAN ‘YALNIZ’ !

Dağlık Karabağ sorunu çözülmeden Türkiye-Ermenistan ilişkilerinin normalleşeceği sinyali Azerbaycan’da yalnızlık hissi uyandırmaktadır.

Türk milleti Azerbaycan halkı haklı davanızda Azerbaycan’ın yanında ve arkasında olmuştur. Bundan sonra da hiçbir şart altında yalnız bırakmayacaktır.

“BAŞBAKAN’IN ELEŞTİRİLERE TAHAMMÜLÜ YOK”

Son dönemde Başbakan ciddi bir üslup sorunu yaşamaktadır. Siyasi terbiyeye sığmayan sözlerle herkese çatmaktadır. Başbakan, sakat ve tehlikeli Ermensitan politikası karşısında eleştiri politikası yapan muhalefeti de rant peşinde koşmakla suçluyor. Eleştirilere tahammülü olmayan Başbakan, bu yolla diktatörlük heveslerini gerçekleştiriyor. Muhalefet siyasi rant peşinde koşuyorsa buna imkan vermemenin kendi elinde olduğu gerçeğidir. Bu yolla kendilerini aklamaları mümkün değil

Başbakan’ın hiddetinden Azerbaycanm da nasibini aldı. Bu alışılagelmiş değil. Azerbaycan’dan Türkiye’ye gelen bir grup kadın vekil de Başbakan’ın suçlamalarından kurtulamaıştır.

DTP’YE SERT ELEŞTİRİ

23 Nisan sabahından itibaren yapılan törenlerin önemsenmemiş olması sorgulanmalıdır. Aynı gün bölücü örgüt taraftarı olduklarını saklamayanların TBMM’yi gösteri merkezi olarak kullanması düşündürücüdür. Son olarak Türkiye’nin bir bölgesindeki seçim sonuçlarından ayrı bir devlet tanımlanmaya çalışılması vahametin hangi noktada olduğunu gösteriyor.

Bölücü örgütle işbirliğini saklama gereği duymayanların bu tarihe güne gölge düşürmesine de şahit olunmuştur.