Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Suriye'ye operasyon sinyali

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Suriye'ye operasyon sinyali
Güncelleme:

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, kritik kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.

Erdoğan'ın açıklamalarından satır başları şöyle:

 KORONAVİRÜS SALGINI
''Koronavirüs salgınındaki gelişmeleri tüm boyutları ile ele aldık. Türkiye, salgında en iyi kriz yönetimini sergileyen ülkelerin başında geliyor. 

Gelişmiş ülkelerdeki sorunun mal eksikliğinden ziyade yönetimden kaynaklandığını görüyoruz.

Vatandaşlarımızı aşılarını bir an önce olmaya davet ediyoruz. Bilhassa üniversite öğrencilerimizden sosyal alanları kullanmalarında tedbirlere dikkat etmelerini istiyoruz.

Sizlerin de yakından takip ettiği gibi yeni varyantlarla ortaya çıkan salgına karşı tedbirli olacağız.

 Kontrolü elden kaçırmadan vatandaşlarımızın sağlığını koruyacak, tedbirleri uygulayacağız.

Eğitimde normalleşme adımlarını attık. Üstesinden gelemeyeceğimiz bir sıkıntıyla karşılaşmadık.

SURİYE AÇIKLAMASI
Kabine toplantımızda sağlıktan eğitime, güvenlikten turizme kadar ülkemizi milletimizi yakından ilgilendiren pek çok hususla ilgili değerlendirmemizi yaptık. Suriye'den ülkemize yönelik saldırıların kaynağı mahiyetindeki kimi yerler konusunda artık tahammülümüz kalmamıştır. Polislerimize yönelik son saldırı artık bardağı taşırmıştır. En kısa sürede bu sorunların çözümü için gereken adımları atacacağız. Bugün vefat eden İsmet Uçma'ya da Allah'tan rahmet diliyorum.

GIDA KRİZİ
Çoğu ülke pahalılığın yanı sıra mal kıtlığı ile karşı karşıya. Türkiye'de altyapı sayesinde bu sorunlardan uzaktır ya da çok az miktarda karşılaşmaktadır.

 Ülkemizi yatırım, üretim, istihdam değeleri üzerinde büyütmeyi sürdüreceğiz. Tüm imkanlarımızı bu doğrultuda sefer etti. Neticisini de almaya başladık. Bundan sonra Türkiye ekonomik olarak daha da güçlenecektir.

Birileri Türkiye'ye siyassi konularda yapamadıkları diz çöktürme işini ekonomi üzerinden yapmaya çalışıyor.

İKLİM KRİZİ
Salgın dünyadaki eşitsizlikleri, haksızlıkları gün yüzüne çıkarmıştır. Küçük bir grubun çıkarları için sömürüye maruz bırakılan insanlığın tamamı bu çarpık sisteme itiraz ediyor.

Türkiye'nin cumhuriyet dönemindeki en iddialı demokratikleşme projesi 2023 vizyonumuz.

Elbette gönül bağına güvenerek sırt üstü yatmıyoruz. Ülkemizi güçlendirecek hizmetlerle, politikalarla hedefimize yürüyoruz. Artık hedeflerinin çoğuna ulaştığımız 2023 vizyonumuzu daha büyük adımlarla tahkim ettiğimiz bir döneme giriyoruz.

Bir yandan 2023 hedeflerimize yürürken; bir yandan da gençlere emanet edeceğimiz 2053 hedeflerimizi oluşturmaya başladık. Bunlardan biri Yeşil Kalkınma Devrimi.

Sorunun sebebi olan gelişmiş ülkeler sorumluluk alma da ayak direseler de bu konu herkesi ilgilendiriyor.

Paris İklim Anlaşması'nı yürürlüğe koyduk.

ÇEVRE VE ŞEHİRCİLİK BAKANLIĞI'NIN İSMİ DEĞİŞİYOR

Önümüzdeki dönem için yeşil kalkınma devrimini tüm çalışmaların merkezine yerleştirerek öncü ve etkin rol üstlenmekte kararlıyız. Hükümet olarak üzerime düşünleri yaptık, yapıyoruz. Yeşil Kalkınma devrimini de aynı samimiyetle milletimizin tavrına sunuyoruz. Her kesimden sürecin ülkemize külfetlerini asgari düzeyde tutacak bir yaklaşımla yürüteceğimiz bu tarihi projeye destek vermesini bekliyoruz. İklim değişikliği ve göç konusunda hayata geçirmeye planladığımız yeni yapısal düzenlemeleri sizlerle paylaşmak istiyorum. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın ismini Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı olarak değiştiriyoruz ve bünyesinde İklim Değişikliği ve Koordinasyon birimi kuruyoruz. Bir diğer kurumsal reformu da göç konusunda yapıyoruz. İçişleri Bakanlığımıza bağlı Göç idaresini  Göç İdaresi Başkanlığına yükseltiyoruz.

Türkiye'nin sanayi devrimini kaçırmasının, bilgi ve teknoloji devrinin gerisinde kalmasının nedeni, milletimizin geri kalması nedeni değildir. Tek parti faşizmi bu araçlardan biridir. Darbeler ve vesayet bu araçlardan biridir. Terör bu araçlardan biridir. Yaşadığımız her siyasi ve sosyal kaos beraberinde ekonomik kayıpları getirmiştir. 1960 darbesinden beri bu gerçeği sayısız örnekle görmek mümkündür.

Ülkemizi her türlü meselenin konuşulabildiği, hak, hukuk ve özgürlük temelli bir yönetime kavuşturduk.''