Çağımızın büyük sorunu ''stres'' !

Çağımızın büyük sorunu ''stres'' !

Stresten ve stresin neden olduğu olumsuz durumlardan korunmak için stresle baş etmeyi öğrenmek gerekiyor.

Stresi, günlük yaşamda karşılaşılan olayların, insan ilişkilerindeki baskı sonucu hissedilen sıkıntı ya da zorlanma durumu olarak ifade edebiliriz. Stres hem bedenen hem de ruhen kişiye birçok zarar vermektedir.  Stres kişide bağışıklık sistemini zayıflatmakta, yorgunluk ve halsizlik meydana getirmekte, neden olduğu sıkıntı sonucu sinirlilik yapabilmektedir. Yoğun stres başta mide ve sindirim sistemi rahatsızlıkları olmak üzere birçok hastalığa zemin hazırlamaktadır. Ayrıca, birçok hastalığın da etkisini artırmaktadır. 

Elazığ Halk Sağlığı Müdürü Uzm. Dr. İbrahim Halil AKKUŞ konu ile ilgili yaptığı açıklamasında” Günümüzde değişen yaşam alışkanlıklarıyla birlikte stres de birçok insan için tanıdık bir durum haline geldi. Stresi tamamen yok etmek mümkün değildir. Zaten bu istenen bir durum da değildir. Çünkü belli orandaki stresin yararları vardır. Olumlu stres düzeyi diyebileceğimiz bu düzeydeki stres kişiye enerji verir. Denetlenebilen ve yönetilebilen stres kişinin içindeki potansiyelin açığa çıkmasına yardımcı olur. Kişinin dikkatini ve performansını artırır. Bununla birlikte yoğun stresten ve stresin zararlı etkilerinden korunmak gerekir. Stres anında fazla enerji tüketildiğinden birey kendini güçsüz, yorgun ve endişe içinde hisseder. Daha sonraları kişi uyku problemi çekmeye başlar. Sinirli ve çabuk heyecanlanan biri olur. Konsantrasyon kaybı yaşar ve dikkatini toplayamaz. Daha önce yaptığı ve kolay olan işleri yaparken güçlük çeker. Yani kendi işini kendisi zorlaştırır. İş performansı olumsuz yönde etkilenir ve düşer. Madde bağımlılığı görülür ve içe kapanmaya başlar. Kendini rahat hissedemez. Panik ataklar ortaya çıkar. Ayrıca kalp hızı artar ve ateş görülür. Çarpıntı başlar. Baş ağrısı, nefes darlığı, hazımsızlık ve yutkunma zorluğu ortaya çıkar. Mide bulantısı ve iştah kaybı dolayısıyla da kilo kaybı ortaya çıkabilir. Uzun süreli ve ciddi boyutlardaki stres özellikle çocuklarda kişilik değişiklikleri ile birlikte intihar düşüncesi ve girişimine neden olabilir. Bu nedenle çocuklarımızın yaşamış olduğu stresin farkına varmalı ve çocuklarımıza bununla baş edebilmeleri için yardımcı olmalıyız. Yetişkinlerde ise sigara ve alkol kullanımı, fazla yemek yeme, görmezlikten gelme, başkalarını suçlama, duyguları bastırma, inkar etme, aşırı tepki verme, öfke nöbetleri gibi durumlar görülür. Stresle baş edebilmek için kişinin kendisinde stres oluşturan durumları tespit etmesi, stres yönetimi açısından önemli bir adımdır. Örneğin gürültü, önemli bir stres sebebidir. Bunun bilincinde olan biri gürültülü ortamlardan uzak durarak ya da bu mümkün olmuyorsa bulunduğu ortamları daha uygun hale getirerek stresi oluşturan bu durumdan en az düzeyde etkilenebilir.” ifadelerine yer verdi.

STRESLE BAŞ ETMEDE ETKİLİ OLMAYAN YÖNTEMLER

Madde Bağımlılığı

Birey stres veren durumla karşılaştığında sigara ya da alkole otomatik olarak yönelebilir.  Oysa alkol ve sigaranın sağlığa olan zararları, stresin ilk anda verdiği zararın çok üzerindedir. Uzun vadede fizyolojik ve psikolojik bağımlılığa yol açtığı için başlı başına bir stres faktörü olmaktadır.

Aşırı Yemek Yeme

Başlangıçta rahatlatıcı olmakla birlikte, bu tür bir davranış kendi başına ya da alınan kilolar nedeniyle ek bir stres kaynağı haline gelebilmektedir.

Kontrolsüz Alışveriş

Kendisine değer vermek, yenilik yapabilmek amacıyla başlanan alışveriş, kontrol edilemez boyuta gelirse, borçlanma nedeniyle birey bir süre sonra istek ve ihtiyaçlarını ertelemek durumuna gelerek daha yoğun stres yaşayabilir.

İçe Kapanma

Bazı bireyler strese tepki olarak, geri çekilip içe kapanabilir. Pasifleşerek sorunlarıyla yüzleşmekten kaçınabilir. Sorunlarını tümüyle yok sayarak, olayların dışına çıkabilir. Başlangıçta stres yaratıcı olaydan uzak kalsa bile sorun çözümlenmemiş olur.

Aşırı Tepki Gösterme

Küçük hayal kırıklıklarından ya da değişikliklerden olumsuz etkilenerek yoğun bir şekilde kaygı hissetme, öfke nöbetleri, kırıcı olma gibi davranışlar oluşabilir. Bu davranışın alışkanlık haline gelmesi bireyi yalnızlaştırarak strese daha yatkın hale getirebilir.

STRESLE BAŞ ETMEDE ETKİLİ YÖNTEMLERİ

Olumlu Düşünmek

Kendimize yaptığımız olumsuz düşünceler veya konuşmalar sürekli devam ettikçe olumlu hale dönüşmesi zorlaşır. Olumsuz düşüncelerimizin farkına varmak ve olumlu düşünmeye çalışmak hem stresi azaltmaya yardımcıdır hem de sağlıklı kararlar almamızı sağlar.

Aşırı Genellemelerden Kaçınma

Tek bir olaydan hareketle, bütüne yönelik olumsuz düşünceler geliştirilmemelidir. Sınavım kötü geçti, ben bu sene sınıfı geçemeyeceğim gibi. Oysa bu sınavım kötü geçti ama diğer sınavlara daha iyi hazırlanabilirim tarzı düşünce daha yapıcıdır. Kişinin kendi kendine yaptığı bu tarz olumsuz düşünceler zaman geçtikçe otomatikleşir ve olumlu bir içerikle kolaylıkla yer değiştirmez.

Başka Konulara Yoğunlaşmak

Yaşanan korku, tedirginlik, kızgınlık gibi duygular üzerine odaklanmak yerine, elde etmeyi istediğimiz sonuçlar üzerine yoğunlaşmalıyız. Yaşanan olumsuz olayları sürekli düşünmek stresi arttırarak daha olumsuz sonuçlara neden olur.

Paylaşmak

Stresli durumlar kişiler arası ilişkilerden dolayı meydana gelmişse sorunları bu kişilerle paylaşmalıyız. Sıkıntıları sürekli içimizde tutmak yerine paylaşmak çoğu zaman rahatlık verir. Ancak sorunu ifade etme şeklimiz çok önemlidir.”SEN”li cümleler yerine “BEN”li cümleler kullanmak olumlu sonuçlar almamızı sağlayacaktır.

Egzersiz ile Korunma

Doğru egzersiz birçok amaca birden hizmet edebilir. Kas gücünü artırabilir, kilo vermeye ve almamaya yardımcı olabilir, beden dokularının kolaylıkla oksijen almasını kolaylaştırarak bedenin genel fizyolojik koşullarını iyileştirebilir. Egzersiz, bedenin stresle oluşan hormonlardan arınmasına yardımcı olur.

Sosyal Etkinlikleri Geliştirme

Rutinler dışında farklı bir etkinliği denemek, yeni bir şeyler öğrenmeye çalışmak, zihni dinlendirmeye yardımcı olabilir. Eski bir arkadaşı aramak, konsere, sinemaya, tiyatroya gitmek, dergi ya da roman okumak gibi etkinlikler rutinlerin oluşturduğu stresten uzaklaşmak için yararlı olabilir.

Sağlıklı Beslenerek Korunma

Bol  bol  meyve ve sebze tüketmeli, az yağlı peynir, süt ve yoğurt tüketmeli, fazla tuz ve şekerden kaçınmalı, hazır gıdalardan uzak durmalıyız. Günün en önemli öğünü kahvaltıdır. Sabahları mutlaka kahvaltı yapılmalıdır. Akşam yemekleri az yenmeli ve geç saate bırakılmamalıdır. Kahve, çay gibi strese yol açan içecekler yerine bitkisel çayları tercih etmeliyiz.

Uykunuzun Düzenli Olmasına Özen Gösterin

Uykudan önce gerginliğe neden olabilecek durumlardan uzak durun. Odada uykuya dalmayı güçleştirecek fazla uyaran bulunmamasına özen gösterilmeli. Uyumadan önce (en az 2 saat) çay, kahve, alkol, sigara içmemeye özen gösterilmeli. Yatmadan önce yarım bardak ayran ya da süt içebilirsiniz. Daha kolay uykuya dalmanıza yardımcı olacaktır.

Leyditurk.com