Başka bir açıdan korona
Dünya, 2019 yılı Aralık ayında Çin’in Wuhan kentinde başlayan Korona virüs salgınıyla sallanıyor.
Son yılların en büyük krizi yaşanıyor.
Virüs, ulaşım özgürlüğünün etkisiyle dünyanın her yerinde kendini gösteriyor.
Zengin, fakir demeden herkese bulaşabiliyor.
Korku büyük.
Silahlara, paraya, ordulara, koca ülkelere hükmedenler virüse söz geçiremiyor, korumalar, zırhlı araçlar işe yaramıyor.
Ülkeler büyük bir testten geçiyor. Kuşkusuz Korona türü salgın hastalıklar ilk kez yaşanmıyor. Fakat endüstri 4.0’dan bahsedip, robotik kotlamayı eğitim sistemine sokan, sanayileşmede çıtayı bir adım ileri taşıyıp robotlara iş yaptıran insanoğlu zorlu bir sınavdan geçiyor.
Bazı ülkeler bu testten sınıfta kalmış görünüyor. Son yıllarda liberal ekonomik düzenin cilalanması ve beraberinde sosyal devlet düzeninden uzaklaşılması birçok sorunu ortaya çıkardı.
Tüm dünya’da sosyalistlerin, komünistlerin anlatamadığını bir virüs tek başına yaptı.
Ülkeler virüs ile başa çıkabilmek için sosyal devleti hatırladılar.
Hastaneler açılıyor, hastaneler ücretsiz yapılıyor, özel hastaneler kamulaştırılıyor, ilaçlar bedava olabiliyor. Bazı ülkeler aşı bulma yarışına girdiler ve silah sanayine yoğunlaşan bilim bulaşıcı hastalık olan Korona sayesinde sağlık sektörünü hatırladı. Robotik kodlama eğitimi alıp, bilgisayar programları yazan insanlar el yıkamanın önemini yeniden kavradı.
Dünya yeni model bir Sosyalizm yaşıyor.
Yakın geçmişe bakınca, bilim, eğitim ve sağlık gibi sektörlerin yozlaştırılıp, özelleştirilerek ticarileştirildiğine tanık olduk. Ve bunları üstün gelişmiş yetenek gibi sundular. Bir virüs geldi ve dünyanın liberal sisteminin aslında bir fiyasko olduğunu yüzümüze vurdu. Ölümcül virüs ile sağlık emekçilerine daha fazla önem verilmeye başlandı.
Farkında olmadan sistemler sınanıyor bu salgın ile. G8 ülkeleri panik içinde. Vakalar ve ölümler artıyor. Hepsi virüsün dağılmasını engelleyici tedbirler peşinde. Savaş ekonomisi ve emperyalist sömürü ile hayata tutunan gelişmiş ülkeler sarsılıyor.
Koronavirüs, insanların hurafelerden ve yalanlardan kurtulup gerçeklerle tanışmasına aracı oldu.
Birçok ülkede evde sağlık hizmetleri arttı.
Türkiye 65 yaş üstü insanlara kolonya dağıtıyor.
İtalya, Amerika, Japonya ve G.Kore’de seyahatler kısıtlandı.
Neredeyse tüm dünya’da insanlar evde çalışmaya başladılar.
Kapitalizmin yüreğine sıkılan bir kurşundan farksız bir durumdur bu!
Fransa’da çalışma saatleri azaltıldı.
İspanya’da özel hastaneler kamulaştırıldı.
Dünya’nın sanayi devi Çin’deki ucuz işçiliğin sömürüsüne dayalı üretim ekonomisi durakladı ve bazı bölgelerde bitme noktasına geldi. Ülkeler sağlığa, bilime ve eğitime daha çok destek olacaklardır.
Din üzerine yapılan siyasetin yerini akıl ve bilim alacaktır.
Zira (doğal olarak) din adamlarını bile doktorlar iyileştirmektedir.
Dini tesis, din adamı eğitimi elbette her toplum için önemlidir ama bu virüs de gösterdi ki; daha önemli olan sağlık kuruluşları ve sağlık malzemeleridir.
Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak!
Bu belli
ÖNEMLİ NOT:
Başta Sağlık Bakanlığı olmak üzere konunun uzmanı ve yetkili kurum ve kişilerin uyarılarının dikkate alınması bu aşamada çok önemli. İşi ve mecburiyeti olmayan insanlar dışarıya çıkmasın. Ülkelere hükmeden virüs, sıradan insana neden zarar vermesin?
Henüz öyle bir karar yok ama eğer gelirse, sokağa çıkma yasağı hiç kimseye korku vermesin. İki hafta sokağa çıkmayan insan ölmez tam tersi sokağa çıkan insan ölüyor.
Panik virüs kadar tehlikeli.
Sağduyulu olmalı ve açıklamaları dinlemeli, kurallara uyulmalı.
Hepsi bu!