Rodos'ta kış başkadır

Kış Rodos'a ulaştı.
Günler kısa ve geceler uzun.
Hava daha soğuk ve güneş daha soluk.
Deniz daha dalgalı ve bulutlar daha kara oldu.
Rodos şehri turistlerden boşaldı.
Oteller kapandı, mağazalar kepenk indirdi ve sokaklar boşaldı.
Sadece Rodoslular şehirde kaldı.
Plajlarda çakıl taşları ıslak ve parlaktı. Şemsiyeler toplandı ve şezlonglar bomboş artık.

Hırçın dalgalar kayalara çarpıyor , havada denizin kokusu var.
Eski şehrin sokaklarında evler karanlık ve dükkanlar kapalı.
Badem ağaçları ve gül
ağaçları çıplak ve Venedik binaları uyuyor gibi görünüyor.
Rodos kalesinden şövalyeler çıkacak gibi görünmüyor.
Kapılar kapali ve avlular boş.

Rodos kış aylarında farklı bir şehirdir.
Sakin ve huzurlu bir şehir.Telaşlı olmadan keşfedebileceğiniz bir şehir kış aylarında.
Çok daha iyi tanıyabileceğiniz bir şehir.

Bir gün, Atina'dan tatile gelen Helen adında genç bir kadın eski şehrin sokaklarında yürüyordu.
Helen bir arkeoloji öğrencisiydi ve eski yerleri keşfetmeyi severdi. Rodos'a vardığında şehrin güzelliğinden çok etkilendi.

Sokakta yürüdüğü gün Helen açık olan küçük bir dükkan gördü. Dükkan eski kitaplarla ve antikalarla doluydu , dükkana girdi ve kitaplara bakmaya başladı.
Raftan birinde  "Rodos Tarihi" başlıklı bir kitap buldu. Kitap eski ve karmaşıktı. Helen kitabı karıştırmaya başladı.
O sırada yanına dükkan sahibi yaşlı adam geldi . “Kızım vaktin varsa sana anlatayım Rodos’u” dedi ve başladı anlatmaya .

Yaşlı adam sanki antik Yunanlıların Rodos'u 4500 yıl önce kurduklarına tanık olmuş gibi anlatıyordu.
Şehri fetheden Romalılar’ın hikayelerini, Rodos Şövalyeleri'nin sadece 11 mil uzakta yerleşik olan Türklere karşı şehri yüzyıllarca nasıl savunduklarını detaylarıyla anlatıyordu .1550 yılında Kanuni Sultan Süleyman ile baslayan ve 400 yıl süren Osmanlı döneminde sanki Türklerle beraber yaşamıştı.

2300 yıl önce yapılan ,dünyanın 7 harikasından biri olan Rodos heykeli Kolossosun yapımında çalışmış gibi heyecanla anlatıyordu yaşlı adam.

Tapınak şövalyeleri ile beraber inşa edilen Rodos kalesi ve ortaçağdan kalan mahallesinde yaşamış kadar olmuştu bu güller adasında.

Rodos ‘un Yunan mitolojisinde Tlepolemus önderliğinde Truva Savaşına katıldığını bile iddia etmişti yaşlı kitapçı.

1900 lü yıllarda yaşanan savaşlar,barışlar..
Tarih günümüze gelene kadar Helen saatlerce dinledi yaşlı adamı .

Bambaşka bir Rodos'tu bildiklerinden öte, binlerce yıllık tarih ve kültür hazinesi bir Rodos ile tanışmıştı .

Yaşlı adama anlattıkları için çok teşekkür etti  çıktı ve yürümeye devam etti.
Şimdi çevresine farklı gözlerle bakıyordu. Rodos'un tarihini tuğlaların ve mermerlerin arkasında saklanmış olarak görüyordu.Her taşında tarihten bir hikaye yazılı olduğunun farkındaydı.

Helen Rodos'ta bütün gün yürüdü. Akşam olduğunda yorgun, biraz üşümüş  ama mutluydu. Asla unutamayacağı bir şehir tanımıştı.

Helen Atina'ya döndüğünde Rodos kalbinde kaldı. Şehri düşündüğünde tarihi bir film şeridi gibi gözlerinin önündeydi.Artık tek hedefi Rodos ‘ta yaşamaktı .

Belki bir gün surların arasından gönlünün şövalyesi de çıkıp gelecekti Rodos’ta.  

Vulis LENAKIS -Rodos
thrasivouloslenakis@gmail.com