Sensiz SAADET neye yarar?

Güncelleme:

Türk siyasetinde gelenlerin pek gitmeye niyetli olmadığını biliyoruz. Türk siyasetçisi iki konuya asla bulaşmaz. Birincisi istifa, ikincisi emeklilik!

Bakın milletvekillerine, parti başkanlarına hepsi aynı yüzler değiller mi? Kimisi her dönem farklı yerden kimisi hep aynı yerden seçilirler. Kimisinin partisi değişir ama seçilenler hep aynı yüzlerdir! Cumhuriyet döneminde siyaset sahnesinin başrol aktörlerinden bazılarına bir göz atalım!

Alparslan Türkeş, 1917 yılında doğdu. Albaydı fakat her Türk askeri gibi siyaset yapmaya meraklıydı. Meclise defalarca girdi. Başbakan yardımcılığı ve bakanlık yaptı. MHP Genel Başkanı olarak 1997 yılında hayatını kaybetti.

Süleyman Demirel 1924 doğumlu. İnşaat mühendisi. Yaklaşık 15 yıl başbakanlık, 5 yıl cumhurbaşkanlığı yaptı. Gel deseler yarın meydanlara iner.

Bülent Ecevit, 1925 doğumluydu. Gazeteciydi, yazardı, şairdi, bakandı, başbakandı. Özellikle son döneminde zor yürüyor ve zor konuşuyordu. 40 yıllık siyasetçi olarak siyaset sahnesinin tam ortasında 2006 yılında kaybetti hayatını.

Deniz Baykal 1938 doğumlu. Bakanlık, başbakan yardımcılığı ve 25 yıl CHP Genel Başkanlığı yaptı, kaset komplosuna kurban gitmeseydi belki hala genel başkan olarak devam ediyor olabilirdi!

Prof. Dr. Necmettin Erbakan, Makine Mühendisi. 1926 doğumlu. 1969 yılında meclise girdi. Milletvekili, Başbakan Yardımcısı ve Başbakan oldu. 2010 yılında, zor yürüyor, ayakta duramıyor,  iki kişi yardım etmese yürüyemiyor. Fakat şimdilerde oğlu ile birlikte Saadet Partisi yönetimini belirleme derdinde.

Bu koltuk ne cazibeli bir şeymiş?

Oturan kalkmak istemiyor!

Bu sorulara cevap aranıyor?

AKP hükümetinin devletin her alanında ciddi kadrolaşma çalışması olduğu biliniyor. Tüm resmi kadrolar bir yana eğitimdeki kadrolaşma bazı taşları yerinden oynatıyor. Yerinden oynayan taşlar çok can sıkacağa da benziyor. Türkiye’nin çoğu kentinde olduğu gibi Mersin’de de bir hareketlenme söz konusu! Mersin Nevit Kodallı Güzel Sanatlar Lisesi ile ilgili bazı iddialar e-postalarda dolaşıyor. Umarım bunlar sadece iddiadır!

1-Kız ve erkek yurtlarının girişleri aynı iken yeni yönetim girişleri ayırdı mı? Ayırdıysa neden?

2-Öğretmen ile öğrenci arasına 42 cm olarak bir konuşma mesafesi konmuş mudur?

3-Bireysel yapılan derslerin artık grup halinde yapıldığı doğru mu?

4-Müzik ders saatleri son sınıflarda azaltıldı mı?

 

 

Diğer Yazıları
Atatürk'ün koltuğu işgal edilmesin
Bu yazıyı yirmi yıl sonra hatırlayacaksınız
TİP’e bak!
Cumhuriyet sensin
Vicdanlar kanarsa insanlık yaşar