Prof. Dr. Ertuğrul Yaman:

Prof. Dr. Ertuğrul Yaman:

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğreitm Üyesi Prof.Dr. Ertuğrul Yaman’ın konuşmacı olarak katıldığı “Etkili İletişim ve İnsan İlişkileri” konulu konferansı yoğun

Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Konferans Salonunda düzenlenen ve Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğreitm Üyesi Prof.Dr. Ertuğrul Yaman’ın konuşmacı olarak katıldığı “Etkili İletişim ve İnsan İlişkileri” konulu konferansı yoğun ilgi gördü.

İletişimi, her insanı ilgilendiren bir konu olarak değerlendiren Prof.Dr. Ertuğrul Yaman, Türkiye’de ki en önemli sorumlardan bir tanesinin iletişimsizlik olduğunu aslında bunun bir sorun değil sonuç olduğunun altını çizdi..

Uzun yıllardan beri süre gelen yanlış uygulamaların sonuçlarını biz bugün karşımızda iletişimsizlik olarak bulduk diyen Prof.Dr. Ertuğrul Yaman, iletişimsizlik sorunun dört ortamda geliştiğini kaydetti.

Prof.Dr. Yaman, bireysel olarak kişilerin kendiyle barışık olmamasını en temel sorun olarak göstererek, "İnsanın kendisi içinde nasıl bir iletişim kurduğunun önemi çok büyüktür” dedi.

Aile içi sorun yaşayanların toplumda sağlıklı bir iletişim kurmasının mümkün olmadığını söyleyen Yaman, “Eşiyle, çocuklarıyla ve akrabalarıyla iyi geçinemeyen bir insanın topluma da çok faydalı olma gibi bir durumu yoktur. Çünkü aile, yuva huzurun ve mutluluğun kaynağıdır. Günümüzde Aile kavramının üzerinde durulmasa da 2,5 kişide oluşan aileler oluşturulmaya çalışılsa da ailenin önemi üzerine saatlerce konuşulabilinir. Özne ve yüklemi olan anne, baba ailede olmak zorunda zaten diğer buçukta çocuktur yarım çocuk. Çocuğun yarısı anne babaya ait diğer yarısı kreşlere ait, bakıcılara ait, anasınıfına ait, dolayısıyla bu gün ideaileze edilmeye çalışılan aile tipi 2,5 kişiden ibarettir. Bir araştırma yapılmış Türkiye’de ki anne, baba ve çocuklar arasındaki gündelik iletişim oranı 10 dakikaya düşmüş. Televizyon, cep telefonu ve bilgisayar için çağdaş zaman hırsızı değerlendirmesinde bulunan Yaman, bu durumun toplum için büyük bir tehdit olduğunu ifade etti ve “Aile içinde huzur, mutluluk yoksa toplumsal anlamda iyi bir iletişim kurulması mümkün değil“ diye konuştu.

Kurumsal iletişime de konuşmasında yer veren Yaman, “Kurumsal iletişim dediğimiz bir ortam var. Burada bir kurumun içerisindeyiz. Öğretim elemanları ile öğrenciler arasında yönetimle öğrenciler arasında ki iletişimin niteliği çok önemli Bir kurumda ya açık iletişim vardır ya da dedikodu vardı. Bu ikisi birbirinin alternatifidir. Ya her şeyi paylaşırsınız sorumluluk ve yetkilerinizde dahil, ya da arkanızdan dedikodu yaparlar. Bizim geleneksel anlayışımızda paylaşım yoktur, daha çok yetkilerin tekelde toplanılması geleneği vardır ve bu yanlıştır. Bu artık değişti dünyada üstelik yöneticilik değil liderlik önemlidi.” şeklinde konuştu.

Bir toplumda sağlıklı iletişimin sağlıklı olup olmadığını anlamak istiyorsanız trafiğine bakın diyen Yaman, “Bizim trafikteki sabırsızlığımız ortada. Bir huni gibi sırayla akması gereken trafiğin karmaşa içinde olması bunun bir göstergesidir. Toplumsal anlamda da iletişimimiz pek sağlıklı değil. Bütün bunlar bir sonuç. Biz bu sürecin sonuçlarını iletişimsizlik olarak yaşıyoruz” dedi.

PROF. DR. ERTUĞRUL YAMAN:

PROF. DR. ERTUĞRUL YAMAN:

PROF. DR. ERTUĞRUL YAMAN: