İşkencehane otel oluyor !

İşkencehane otel oluyor !

Bir çok aydının işkenceye maruz kaldığı Sirkeci'deki Sansaryan Han otel oluyor.

 İhtilal dönemlerinde bodrum katında birçok aydının işkenceden geçtiği Sirkeci'deki Sansaryan Han'da ihale süreci bitti. Bina, 18 ay sonra otel olarak hizmete girecek

Bir dönemin işkencehanesi Sansaryan Han, beş yıldızlı otel oluyor. Ermeni Cemaati ile Vakıflar Genel Müdürlüğü arasında hukuk mücadelesine konu olan Sansaryan Han, geçen ay ihale usülüyle kiraya verilmişti. İhaleyi aylık 235 bin TL kira bedelini ödemeyi taahhüt eden Özgeylani İnşaat kazandı. İstanbul Vakıflar Birinci Bölge Müdürlüğü açılan ve kira bedeli 120 bin TL olarak belirlenen ihalede firma, bedelin yüzde 111 üzerine çıkarak ihaleyi kazandı. Kira oranı 4. yılda ise iki katına çıkacak. Özgeylani İnşaat yetkilileri, şartnamenin imzalanmasından sonra handa çalışmaların başlayacağını ve restorasyonun 18 ayda tamamlanarak, otel olarak hizmete açılacağını bildirdi. Türkiye Ermeni Patrikliği ise, yaklaşık 70 yıldır devlete ait olan Sansaryan Han'ın, cemaate ait olduğunu söylüyor. İstanbul Patrikliği'nin ihaleyle ilgili açtığı ve Sansaryan Han'ın üçüncü şahıslara devredilmemesi için mahkemeye yaptığı başvuru, reddedilmiş ve han üzerindeki Patrikhane'nin koydurttuğu tedbir kaldırılmıştı.

NAZIM, MİHRİ, RUHİ SU...
Gerçek ismi "Sanasaryan Han" ve Erzurumlu bir tüccar olan Sanasaryan'a ait olan İstanbul Sirkeci'deki bina; 1895 yılında mimar Hosep Aznavour tarafından biri bodrum kat olmak üzere atlı katlı kagir bir yapı olarak inşa edildi. 1915-1920 yılları arasında el konulan binanın sahipleri kayıp. Sansaryan Han'ın gelirleri 1920-28 yılları arasında Patrikhane'nin kullanımına sunuldu. Ancak 1928'de İstanbul Valiliği'nin bir kolu olan İdare-i Hususiye, hanın gelirlerine el koydu. Dönemin patriği Naroyan'ın açtığı dava, 1932 yılında Patriklik lehine sonuçlandı. Üç yıl daha gelirleri Patriklik aldı. 1935'teyse İdare-i Hususiye karşı dava açtı ve Sansaryan Han, devlete geçti. Bina uzun yıllar İstanbul Emniyet Müdürlüğü olarak kullanıldı. Bu binada Türkiye'nin sağcı ve solcu aydınları her ihtilal döneminde bodrum katındaki tabutlarda uzun yıllar işkence gördü. Binada işkence gören aydınlar arasında Nâzım Hikmet, Nihal Adsız, Cihan Alptekin, Vedat Türkali, Ece Ayhan, Attila İlhan, Mihri Belli, Ahmed Arif ve Ruhi Su en çok bilinenler. Dik bir tabuta benzeyen hücrelerinden ötürü binaya 'tabutluk' olarak adlandırıldı. Oturmanın mümkün olmadığı bu hücrelerde insanlar, günlerce ayakta tutulurdu. Daha sonra İstanbul Adliyesi'nin Hukuk Mahkemeleri olarak kullanılan bina, geçen ay Vakıflar Genel Müdürlüğü ihale usülüyle kiraya verildi. İhale duyurusu önce Resmi Gazete'de yayımlandı.