Başbakan Yıldırım'ın anısı güldürdü

Başbakan Yıldırım'ın anısı güldürdü

"Bağımsızlığın bedeli büyüktür" diyen Başbakan Yıldırım şehitliklerle ilgili yapılan düzenleme için şöyle konuştu: "Şehitlerin sınıfı olmaz. Şehitliklerde de yan ya huzur içerisinde yatmaya devam edecekler."

Başbakan Binali Yıldırım memleketi Erzincan'da  önce 19 Eylül Gaziler Günü için düzenlenen törene daha sonra ise eğitim öğretim yılının açılışı nedeniyle  düzenlen törene katıldı.

 Erzincan Belediyesi önündeki Atatürk Anıtı'nda düzenlenen 'Gaziler Günü' törenine Başbakan Binali Yıldırım, eşi Semiha Yıldırım, Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, Vali Ali Arslantaş, Milletvekilleri Ak Partili Sebahattin Karakelle, Serkan Bayram, Belediye Başkanı AK Partili Cemalettin Başsoy, Muharip Gaziler Erzincan Şube Başkan Yardımcısı Murat Dağaşan, kurum müdürleri, gaziler katıldı.  Törende konuşan Başbakan Binali Yıldırım, "Bu toprakları bize vatan yapan, kahramanca mücadele eden, geleceğimizi, istikbalimizi koruyan şehitlerimize, gazilerimize ne kadar şükretsek, onları baştacı etsek azdır" diedi.  "Şehitlerin sınıfı olmaz" diyen Yıldırım'ın açıklamalarının satır başları şöyle:
Nasip işidir. Şehit olmak ister, gazi olursunuz ama ikisi de birbirinden mukaddes bir vatan görevidir. Vatan görevini yapmış olmanın büyük ödülü bazen şehitlik, bazen gaziliktir. Gazilerimiz bizim baş tacımızdır. İnancımıza göre şehitlerimiz 'ölü değil' diridir. Onlar bizim gönlümüzün en müstensa yerinde yer almaktadır. Tarih boyunca bu toprakları bize vatan yapan gerek. Kafkas cephesinde, gerek Balkan'da, gerek Yemen'de gerek Anadolu'nun bir çok köşesinde kahramanca mücadele eden geleceğimizi, istikbalimizi koruyan ve bu toprakları bize emanet eden şehitlerimize, gazilerimize ne kadar şükretsek, ne keder baş tacı etsek azdır.Silahlı kuvvetlerimizin asker elbisesi içine bürünmüş alçak terör unsurları maalesef ülkemizde demokrasiyi yok etmek, millet iradesini sona erdirmek için başlattıkları kalkışmaya en sert cevabı milletin kendisi vermiştir. Tankın, topun, tüfeğin, uçağın karşısına göğsünü siper etmiş bu uğurda şehit, gazi olmuştur. Ama bu bayrağı hainlere teslim etmemiştir. Ay- yıldızlı bayrağı yere düşürmemiştir. Vatan toprağının her karış toprağını gözü gibi korumak için mücadele eden bölücü teröre karşı şehit ve gazilerimiz var. Hem FETÖ, hem bölücü teröre karşı fedakarca mücadele eden, hayatlarını ortaya koyan bütün güvenlik güçlerimize, askerimize polisimize, köy korucularımıza şükranlarımızı sunuyoruz. Bu uğurda şehit olan bütün kardeşlerimize Allah'tan rahmet diliyoruz. Gazilerimize hayırlı uzun ömür diliyoruz."

ARTIK YAN YANA OLACAKLAR

Türkiye Cumhuriyeti hükümeti olarak şehitlerin emanetine ve gazilere gözleri gibi bakmak, onları baş üstünde taşımanın önemine işaret eden Başbakan Binali Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü: "Bağımsızlığın bedeli büyüktür. Bazen can verirsiniz, bazen gazi olursunuz ama bu topraklara namert eli, ayağı değdirmezsiniz. İşte Türk milleti böyle bir millet. En zor şartlarda bile kendi geleceğini, istikbalini, kendi kaderini yüreğinden, bağrından çıkardığı aziz milletiyle teminat altına alan müstensa uluslardan bir tanesidir. Bir çok düzenleme yaptık. Şehit ve gazilerimizle ilgili ne yapsak azdır. Daha fazlasını yapacağız. En son yaptığımız düzenleme şehitlerimiz için.Herbiri için ayrı şehitlik hazırlanıyor. Polis için, asker için, siviller için ayrı şehitlikler.Şehitlikte sınıflama olmaz, bunu kaldırdık. Bütün şehitlerimiz omuz omuza çarpışarak şehadet şerbetini içiyorsa, şehitliklerde de yan yana huzur içinde yatmayla devam edecekler. Rabbim bu ülkeye kaşı kötü planlar içinde olanlara fırsat vermesin. Askerimiz, polisimiz, korucularımız ülkemizin bağımsızlığının geleceğinin teminatıdır. Gece gündüz demeden sınır boylarında yurdun her köşesinde milletimizin huzuru ve güvenliği için canla başla mücadele etmektedirler. Allah onların bu gayretlerinde yardımcısı olsun."

'15 TEMMUZ'DA TÜRK GENCİNİ GÖRDÜLER'

Başbakan Binali Yıldırım daha sonra yine Erzincan'da düzenlenen eğitim öğretim yılı açılış törenine katıldı. Törende konuşan  15 Temmuz'da Türk gencini gördüler. Tanka, tüfeğe kafa tuttu. Asker kılığındaki teröristlere bu ülkeyi, bayrağımızı teslim etmediler" dedi. Öğretmen başına düşen öğrenci sayısı 14 yıl öncesine göre yüzde yüz azaldığını belirten Yıldırım "Sevgili öğretmenler, sizlere özellikle bir şey  söylemek istiyorum. Bu ülkede, maalesef FETÖ terör örgütü mensupları birçok  kuruluşa sızıp, devleti yıkma çalışmalarını acımasız şekilde sürdürdüler ve 15  Temmuz'da da bunların foyaları meydana çıktı. Sizden önemli istirhamım, ne  FETÖ'cü, ne de bölücü akımlara öyle yahut böyle hizmet eden meslektaşlarınıza  asla müsamaha etmeyin, onları aranızda asla yaşatmayın" dedi.

BAŞBAKAN'IN ANISI GÜLDÜRDÜ

Konuşmasında bir anısını da anlatan Yıldırım şöyle devam etti: "Benim eşim de bir öğretmen. Bir gün hasta oldu okula gidemedi. İlla okula gideceğim dedi ben de senin yerine ben giderim dedim. Okula gittim. Birinci sınıfları okutacağım. İçeri bir girdim. Bir uğuldu, bir gürültü göz gözü görmüyor. Çocuklara bağıdım kimse dinlemiyor. Canım sıkıldı. Ordan çocuğun birini tutup elimle havaya kaldırdım. Herkes sustu. Sonra o yavruyu da oturrturdum yerine. Dersi zor bela bitirdik. Müdür bey dedi ki sağolasın ama ders boş geçse daha iyiydi deyip beni yolcu etti. Yani ders vermek o kadar kolay bir şey değil. Öğretmenlik mesleğinin ne kadar ulvi bir meslek olduğunu biliyorum. Sizlere bu fedakarca görevinizden dolayı teşekkür ediyorum.Bakanlar Kurulu'nda bir karar aldık. Bugüne kadar eğitime çok büyük bir yatırım yaptık. fatih projesi. Dünyada yok. Artık her okulda internet bağlantısı var. Eğitim ve öğretim artık tabletler üzerinde yapılıyor."