Gençler ve Eğitim!
NATO bankerleri Türkiye’nin en iyi ihraç kaynağı Ordusudur derlerdi!
Dilinizi “eşek arısı soksun”; demek ki sen Mehmetçiği hiç tanımamışsın! diyelim…
Ulusal bağımsızlık ve insanlık için adanmış bir Ordu’ya yaptıkları bu saygısızlığı kolonyalist kafalara iade ederek başlayalım:
Kuşkusuz bizim de en değerli kaynağımız Mehmetçiğimiz ve tümüyle gençlerimizdir. Gençlerimiz için de eğitim birincil ödevimizdir.
Gerçekten, Köy Enstitüleri, Halkevleri, Köy Okuma Odaları, Üniversiteler ile Cumhuriyet bu gerçeğin bilincinde olarak yapılanmış bu temelde de kadınlara da seçilme hakkını tanıyan ilerici bir devrim olarak belirmiştir.
Anayasalarımızda eğitim temel bir vatandaşlık hakkıdır. İlke olarak “parasız”, anlayış olarak “eşitlikçi”, uygulamada bilime dayanan, yurttaş katmanlarını zengin-fakir; köylü-kentli diye ayırmayan, ömür boyu kitlesel bir dava olarak betimlenmiştir “eğitim” sistemimiz…
Ne ki aradan geçen yıllarda, eğitim, yaz-boz tahtasına döndü.
Mesleki- Teknik eğitim, yaygın eğitim, akademik öğretim, kamucu eğitim irtifa kaybetti!
Sonuçta askerde olsun, hayatını kazanma çabası içinde bulunsun bizim en değerli varlığımız olan gençlerimiz; eğitim düzeninden mutsuz hale getirildi.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun ‘İstatistiklerle Gençlik 2024’ araştırmasına göre genç nüfus yıldan yıla azalırken ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin oranı artıyor.
Bu doğrultuda bir araştırma da geçenlerde yayınlanmış…
Yaşam Memnuniyeti Araştırması’nın sonuçlarının, gençlerin giderek daha mutsuz hale geldiklerini ortaya koyduğunu belirten Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etütleri Enstitüsü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Eryurt’a göre; “Kendini (eğitim ve gelecek beklentisi açısından) mutlu olarak ifade eden gençlerin (18-24 yaş grubu) oranı yüzde 54’ten 51,8’e düşmüş” durumda.
Öte yandan 15-24 yaş arası nüfus oranları Avrupa’da % 10 Türkiye’de ise % 15 dolayında seyretmekte olup; Türkiye’de genç nüfusun, 1950 yılında toplam nüfusun yüzde 20,8'ini oluşturduğu dikkate alındığında bizde göreli olarak genç nüfusta bir azalma da kaydediliyor. (Türkiye'nin toplam nüfusu 85 milyon 664 bin 944 kişi, bunun 12 milyon 763 bin 159’u genç).
Medyaya da yansıdığı gibi bizim gençlerimizin önemli bir kesimi “yurt dışı düşleri” kuruyorlar… Bunu nedenleri; iş kaygıları, geçinme zorlukları, kamu yönetiminin kimi uygulamalarından doğan hoşnutsuzluk olarak belirtilebilir…
Evet “en değerli varlıklarımız” gençlerimiz için, eşitlikçi, çağdaş, bilime dayalı, rekabete olanak tanıyan, onları bilgi ve beceri ile donatan, parasız, halkçı, kamucu, insancıl bir eğitim sistemini kurmak zorundayız.
Çünkü halen Dünya’nın en büyük eğitim ordusuna sahibiz!