Acı vatanda en acı kamp

Acı vatanda en acı kamp

Beşiktaş’ta 12 günlük kampın en başarılı ismi olarak öne çıkan Tolgay’ın sol diz çapraz bağlarının kopması pozitif havayı bir anda dağıttı.

Slaven Bilic’le yollarını ayırdıktan sonra yeni sezon için yeni teknik adamla, yeni bir sayfa açan Beşiktaş, iki etaplı kamp çalışmalarının birincisini Almanya’da gerçekleştirdi.

Bielefeld kentindeki Marienfeld bölgesinde konaklayan siyah-beyazlı futbolcular, Tolgay Arslan’ın sakatlığıyla moral açısından büyük bir çöküntü yaşadı. Kampın son gününe denk gelen bu şok sakatlıkla sarsılan futbolcular üç günlük arada kampın fiziksel ve mental tüm yorgunluğunu atmaya çalışacak. Tolgay’ın sakatlığına kadar neşe içinde geçen kampta, birçok olumlu ve olumsuz faktör öne çıktı. Kampa damgasını vuran isim ise hem son güne kadar ortaya koyduğu performansla hem de yaşadığı ağır sakatlıkla herkesi üzen Tolgay oldu.

EN ÇALIŞKAN CENK
Geçtiğimiz sezon Bilic kendisine yeteri kadar şans vermedi. Bu sene Şenol Güneş’e çok güveniyor. Cenk Tosun antrenmanlarda attığı gollerle, geçen seneki performansının daha da üstüne çıkacağını şimdiden gösterdi.

EN SESSİZ SOSA
Jose Sosa neredeyse taktik maçları dışında sessizliğini bozmadı. Herkes bu durumu Arjantin’den gelen transfer teklifine bağlasa da Sosa’nın genel yapısının böyle olduğu biliniyor. Beşiktaş ile ilk kez sezon öncesi kampı yapan Arjantinli, tekliflere rağmen formasına sahip çıkarak elinden geleni yapmaya çalıştı.

EN DİSİPLİNLİ BECK
Disiplin dediğimiz zaman akla hemen Almanlar gelir. Yeni transfer Andreas Beck’in antrenman saatinden 20 dakika önce sahada olması dikkatlerden kaçmadı. Böyle bir zorunluluk olmamasına rağmen, Alman oyuncunun hemen hemen her gün idmanlara erken başladığı görüldü.

EN İSTİKRARLI ATİBA
İyi ki Atiba ile sözleşme uzatılmış... Bu kalitede bir oyuncuyu bonservisi elinde olsa bile çok ucuza alamazsınız. Kanadalı ön libero ilerleyen yaşına rağmen formundan hiçbir şey kaybetmemiş.

İMZA VERMEZ

Malzemeci Süreyya Soner ile antrenmanları izlemeye gelen taraftarlar arasındaki dialoglar, futbolcuları bile güldürüyor.
Taraftarların yılların emekçisinden imza istemesi Süreyya’yı sürekli zor durumda bırakıyor. “Ben futbolcu değilim” diyerek işin içinden çıkmaya çalışan Süreyya Soner, bu nedenle kimseye imza vermiyor.

Kardeşi de sakatlandı

Sol diz çapraz bağları kopan ve yaklaşık 6 ay yeşil sahalardan uzak kalacağı açıklanan Tolgay Arslan’ın kardeşi Koray Arslan’ın da ağabeyi gibi ağır bir sakatlık geçirdiği ortaya çıktı. Fortuna Köln’ün alt yapısında oynayan Koray birkaç gün önce babası Erhan Arslan’la birlikte siyah-beyazlı takımın kampına ziyaret etmişti. Futbolcu olan iki oğlunun da peş peşe ağır sakatlıklar yaşaması baba Arslan’ı bir hayli üzdü.

Güneş parıldadı

Böylesine bir tecrübeyi kantara çıkarmak tabii ki işimiz değil ama gözlemlemek görevimiz. Şenol Güneş’in imkanı olsa kendinden 3-4 tane daha kopyalatırdı! Antrenmanlarda her yere yetişmeye çalışıyor. Genelde futbolcular için söylenir ama hoca deyim yerindeyse sahada basmadık yer bırakmıyor. Çalışma teknikleri futbolculara çok eğlenceli geliyor ki bunu Beck de söylemişti. Bana göre tek negatif yönü, futbolcularına taktik anlatırken, pozisyon almaları için onları iteklemesidir... Kötü niyetli bir hareket değil tabii ki ama o kareyi dondurduğunuzda ortaya Balotelli ile Mancini’nin o meşhur fotoğrafı çıkabilir.

 Golcü Tosic

Beşiktaş’ın yeni transferlerinden Tosic deyim yerindeyse takımın gol makinesi oldu. Kimi zaman sol bek kimi zaman da stoper oynayan başarılı oyuncu, uzaktan çektiği şutlarla, forvetlere adeta meydan okudu.

 Sorun çözüldü

Etki, tepkiyi doğurur... Bunu kampta çok net gördük. Taraftarlar neredeyse tüm antrenmanları seyretti. Ne bir gürültü ne bir kavga ne de bir taşkınlık oldu. İdmanların sonunda futbolcular hepsiyle fotoğraf çektirdi, imza dağıttı. Geçen sene taraftarlar idmanlara alınsaydı, belki Beşiktaş bu kampta hazırlık maçı da oynayabilirdi. 1000 kilometre yoldan gelen gurbetçilere antrenmanları açmak kampın en doğru hamlesiydi.

Milliyet